Gözlükten kurtulmak isteyenlere 5 modern yöntem: Kalıcı çözümler mümkün mü?

Gözlük kullanmaktan yorulan, denize girince hiçbir şey görememekten şikâyet eden ya da yağmurlu havalarda buğulanan camlardan bıkanların sayısı her geçen gün artıyor. Özellikle aktif yaşam süren gençler ve estetik kaygısı taşıyan bireyler, gözlük yerine kalıcı ve konforlu çözümler arayışında. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Demir, kişiye özel yaklaşımların önemine vurgu yaparak, gözlükten kurtulma sürecinde en uygun yöntemin ancak detaylı bir muayene ile belirlenebileceğini söyledi. Dr. Demir, en güncel 5 tedavi yöntemini ve hibrit yaklaşımları şöyle özetledi: 1. Lazer Göz Ameliyatları (LASIK, PRK, SMILE) Gözün saydam tabakası olan korneaya şekil verilerek görme kusuru ortadan kaldırılıyor. Neştersiz, dikişsiz ve damlayla uyuşturularak uygulanan bu yöntem, 18 yaşını geçmiş ve son 1 yıldır numarası sabit olan kişiler için ideal. Ancak keratokonus, göz kuruluğu ve göz tansiyonu olanlarda önerilmiyor. 2. Göz İçi Kontakt Lensler (ICL – Fakik Lens) Lazer için uygun olmayan, korneası ince ya da yüksek numaralı gözlük kullanan bireyler için çözüm. Göz içine kişiye özel üretilmiş bir lens yerleştiriliyor. Görünmez, rahatsız etmez ve net görüş sağlar. Göz içi yapısı dar olan ya da göz tansiyonu riski taşıyanlarda tercih edilmez. 3. Akıllı Mercek (Trifokal – Edof Lens) Özellikle 45 yaş üstü bireylerde hem uzak hem yakın görmeyi sağlayan bir çözüm. Kataraktı başlamış veya lazer için geç kalmış hastalar için uygulanır. Kişinin yaşam tarzı, mesleği ve görsel ihtiyaçları doğrultusunda kişiye özel mercek seçimi yapılır. Diyabetik retina sorunu olanlar için önerilmez. 4. Monovizyon Lazer (Tek Göz Yakına Ayar) 40-50 yaş aralığında olan, okuma gözlüğünden kurtulmak isteyen kişiler için bir göz uzak, diğer göz yakın görüşe ayarlanır. Beyin bu dengeye zamanla uyum sağlar. Ancak herkeste işe yaramayabilir; işlem öncesinde deneme lensi ile test yapılması önemlidir. 5. Hibrit Yaklaşımlar (Kombine Yöntemler) Tek başına yeterli olmayan durumlarda lazer, lens ve diğer teknikler bir arada uygulanabiliyor. Dr. Demir bu konuda, “Her hastanın göz yapısı ve ihtiyacı farklıdır. Kombine yaklaşımlarda sabır, iyi planlama ve doktor takibi başarıyı getirir.” ifadelerini kullanıyor. Dr. Demir’in Uyarısı: Her tedavi yöntemi avantaj taşısa da, herkes için uygun olmayabilir. Bu nedenle bu yola çıkarken mutlaka yetkin bir göz doktoruna başvurulmalı ve kişiye özel detaylı muayene yapılmalıdır. Görüş kalitesini artırmak isterken göz sağlığını tehlikeye atmamak için uzman önerileri dışına çıkılmamalıdır.