Çanakkale Haber

Temel SAĞIROĞLU
Köşe Yazarı
Temel SAĞIROĞLU
 

AKILSIZ ZEKÂ-HER DAİM BAŞA BELA-

Zekâ insana özgü bir lüks değil..... ~Doğu Afrika'daki akbabalar lezzetli deve kuşu yumurtalarını taş bombardımanına tutarak kırıp yiyorlar. ~Tropikal bölgelerde yaşayan yeşil balıkçıllar solucan veya çalı yemişleriyle balık avlıyorlar.  ~Galler Ülkesindeki dağların karlı yamaçlarında kargalar kayarak eğleniyorlar.  ~Erkek çardak kuşu büyük bir ustalıkla çardak kuruyor ve bir boya bulamacı üreterek de üzerine sürüyor.  ~Japonya'daki kargaların ise kırılması için cevizleri yoldan geçen otomobillerin önlerine fırlatıyorlar. Hatta kargalar kırılmış cevizleri güvenli bir biçimde toplayabilmek için cevizleri bilinçli olarak yaya geçidine fırlatıyorlar.  ~Avustralya'daki bir orman yangınından sonra henüz kor halinde olan bir dal parçasıyla kuru otları tutuşturarak kemirgenleri ve sürüngenleri avlamaya çalışan siyah çaylaklar belgesel yapımcıları tarafından görüntülendi. ~Amerika Birleşik Devletlerinde Alex adındaki gri papağan Amerikalı bilim kadını Irene Pepperberg’in 27 yıllık araştırmaları sayesinde ünlendi. 100 İngilizce sözcüğü aşan bir kelime hazinesine sahip olan Alex, ne hakkında konuştuğunun da farkında gibi. Papağan, elli farklı objenin ismini söyleyerek rengine, malzemesine veya biçimine göre sınıflandırıyor. Daha büyük ve daha küçük veya benzer ve farklı gibi kategorileri bildiği gibi, altıya kadar da saymayı öğrenmiş. ***** İki ayaklı hayvanlara dikkat..... Umuyorum ki bundan böyle birisine "Kuş beyinli" derken iki kere düşünürsünüz. Çünkü Zooloji ya da hayvan bilmi kesin deliller ile  hayvanlarında belli bir zekâya sahip olduğunu ispatladı. Kısaca çevremizdeki iki veya Dört ayaklı hayvanlarda zekâ sorunu yok. Akıl, insanı hayvandan ayırt eden en önemli faktördür. Daha basit bir anlatımla hayvanlar yalan söyleyemez ama insanlar sık sık bu yola başvurur. İşte insandaki yalanla gerçeği, doğru ile yanlışı ayırabilme, bir konuda fikir yürütebilme, görüş belirtebilme yeteneği akıldır.  ***** Aklımızla alay etmeyin..... Zeki olduğumuz kesin. Ama ne kadar akıllıyız ? Nisan 2017 tarihinde bir referandum yapılacak. Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşları tercihini "HAYIR" veya Evet olarak beyan edecek. Sadece iki Seçenek var. "HAYIR"- Evet. Bu ülkenin Başbakanına göre; "HAYIR" Seçeneği sadece terörist ve vatan hainleri için.  Demek ki bu ülkede bir referandum değil, sayım yapılacak.  ***** Benzer durum..... Adolf Hitler'in şansölye olarak atanmasından iki ay sonra, 1933 Nisanında geçirilen yasa ile yönetimde temizlik başladı. Yasadaki "Ari Paragrafı", Yahudilerin toplumun çeşitli katmanlarından ayıklanmasını içeriyordu. Tüm kamu çalışanlarının "Ari" soyundan olduğunu belgelemesi gerekiyordu. Ama bu operasyon başarılı olmadı. Çünkü yeterince bilgi yoktu. 1939’da, Alman hükumeti Almanya’da yaşayan tüm kişileri kapsayan bir genel nüfus sayımı yaptı. Sayım memurları herkesin yaşını, cinsiyetini, ikametgahını, işini, dinini ve medeni durumunu kaydediyordu. Ancak ilk kez olarak büyük anneleri/büyük babaları tarafından insanların ırklarını da kaydetti. Bu bilgiler daha sonra binlerce görevli tarafından kodlanmış kartlara bastırıldı. Bu kartlar sıralanarak, modern bilgisayarların ilkel bir türü olan Hollerith makinesiyle sayıldı. Hollerith, Alman mühendis Herman Hollerith tarafından 1884’te icat edilmişti.  Sonuç….. Yahudileri belirleyen rozetler zorunlu kılındı. ll. Dünya savası sonunda Almanya'da 6 milyon Yahudi katledildi. ***** Rusya, Amerika ve Almanya Türkiye’yi uyardı..... Son günlerde liderler arasında yoğun bir telefon trafiği var. Alman şansölye Angela Dorothea Merkel program dışı bir şekilde  Türkiye ziyaretinde bulundu. ABD başkanı Donald Trump Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonla görüştükten sonra sürpriz bir şekilde Amerikan Merkezi Haber alma Teşkilatı (CIA) Başkanı Mike Pompeo yu Ankara’ya gönderdi. Herkes merak içinde.  Neler oluyor ?  Türkiye’yi kesin bir dille uyarıyorlar. Referandumda ucu ucuna çıkacak "HAYIR" veya Evet sonucundan sonra olası felaketlere karşı mevcut iktidarın dikkatini çekiyorlar. Kendi istihbarat teşkilatlarının Türkiye raporlarını saraya gösteriyorlar.  Bu referandumdan kazasız belasız çıkabilmenin 2 seçeneğini önümüze koyuyorlar. Bunu bizi sevdikleri veya iyliğimizi düşündükleri için de yapmıyorlar. 80 Milyon nüfusa sahip Türkiye Cumhuriyetinde çıkması çok muhtemel olan bir karışıklıkta, Avrupanın tüm dengelerini bozabilecek mülteci akınının önüne geçmek için yapıyorlar.  İkitidarın önüne konulan 2 seçenek 1. HAYIR yada Evet tercihi ℅ 60 gibi kesin bir orana ulaşılması durumunda halk tarafından kabul görülerek hazım edilir. 2. EVET tercihinin ℅50 nin altında olması halinde bu kez toplumsal barışı ancak iktidarın istifası sağlayabilir. ***** Ne olacak ? Hükümet normal şartlarda Evet tercihinin ℅60 gibi bir orana çıkmasını zaten beklemiyor. Başbakanın "HAYIR" tercihini kullanacak halkı terörist olarak ilan etme gafleti ve basitliğine düşmesi bu telaşın en somut delilidir.  İstifa etmeleri ise söz konusu bile değil. Bu şartlarda iktidardan çekilmeleri kendilerini ayakları ile yüce divana götürmelerinden farksız bir durumdur. Geriye kalan tek yol Seçim hilesidir. Muhalefetin bu konuda acilen önlem alması ve dünya kamuoyunun dikkatini buna çekmesi gerekmektedir. Dürüstlüğüne ve samimiyetine yürekten inandığım Türkiye Birlik Partisi Genel başkanı Sayın Hüseyin Ekici ve tüm Muhalefet liderlerini göreve davet ediyorum. Sevgi ve Saygılarımla  
Ekleme Tarihi: 09 Şubat 2017 - Perşembe
Temel SAĞIROĞLU

AKILSIZ ZEKÂ-HER DAİM BAŞA BELA-

Zekâ insana özgü bir lüks değil.....
~Doğu Afrika'daki akbabalar lezzetli deve kuşu yumurtalarını taş bombardımanına tutarak kırıp yiyorlar.
~Tropikal bölgelerde yaşayan yeşil balıkçıllar solucan veya çalı yemişleriyle balık avlıyorlar. 
~Galler Ülkesindeki dağların karlı yamaçlarında kargalar kayarak eğleniyorlar. 
~Erkek çardak kuşu büyük bir ustalıkla çardak kuruyor ve bir boya bulamacı üreterek de üzerine sürüyor. 
~Japonya'daki kargaların ise kırılması için cevizleri yoldan geçen otomobillerin önlerine fırlatıyorlar. Hatta kargalar kırılmış cevizleri güvenli bir biçimde toplayabilmek için cevizleri bilinçli olarak yaya geçidine fırlatıyorlar. 
~Avustralya'daki bir orman yangınından sonra henüz kor halinde olan bir dal parçasıyla kuru otları tutuşturarak kemirgenleri ve sürüngenleri avlamaya çalışan siyah çaylaklar belgesel yapımcıları tarafından görüntülendi.
~Amerika Birleşik Devletlerinde Alex adındaki gri papağan Amerikalı bilim kadını Irene Pepperberg’in 27 yıllık araştırmaları sayesinde ünlendi. 100 İngilizce sözcüğü aşan bir kelime hazinesine sahip olan Alex, ne hakkında konuştuğunun da farkında gibi. Papağan, elli farklı objenin ismini söyleyerek rengine, malzemesine veya biçimine göre sınıflandırıyor. Daha büyük ve daha küçük veya benzer ve farklı gibi kategorileri bildiği gibi, altıya kadar da saymayı öğrenmiş.
*****
İki ayaklı hayvanlara dikkat.....
Umuyorum ki bundan böyle birisine "Kuş beyinli" derken iki kere düşünürsünüz. Çünkü Zooloji ya da hayvan bilmi kesin deliller ile 
hayvanlarında belli bir zekâya sahip olduğunu ispatladı. Kısaca çevremizdeki iki veya Dört ayaklı hayvanlarda zekâ sorunu yok.
Akıl, insanı hayvandan ayırt eden en önemli faktördür. Daha basit bir anlatımla hayvanlar yalan söyleyemez ama insanlar sık sık bu yola başvurur. İşte insandaki yalanla gerçeği, doğru ile yanlışı ayırabilme, bir konuda fikir yürütebilme, görüş belirtebilme yeteneği akıldır. 
*****
Aklımızla alay etmeyin.....
Zeki olduğumuz kesin. Ama ne kadar akıllıyız ?
Nisan 2017 tarihinde bir referandum yapılacak. Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşları tercihini "HAYIR" veya Evet olarak beyan edecek. Sadece iki Seçenek var. "HAYIR"- Evet.
Bu ülkenin Başbakanına göre;
"HAYIR" Seçeneği sadece terörist ve vatan hainleri için. 
Demek ki bu ülkede bir referandum değil, sayım yapılacak. 
*****
Benzer durum.....
Adolf Hitler'in şansölye olarak atanmasından iki ay sonra, 1933 Nisanında geçirilen yasa ile yönetimde temizlik başladı. Yasadaki "Ari Paragrafı", Yahudilerin toplumun çeşitli katmanlarından ayıklanmasını içeriyordu. Tüm kamu çalışanlarının "Ari" soyundan olduğunu belgelemesi gerekiyordu. Ama bu operasyon başarılı olmadı. Çünkü yeterince bilgi yoktu. 1939’da, Alman hükumeti Almanya’da yaşayan tüm kişileri kapsayan bir genel nüfus sayımı yaptı. Sayım memurları herkesin yaşını, cinsiyetini, ikametgahını, işini, dinini ve medeni durumunu kaydediyordu. Ancak ilk kez olarak büyük anneleri/büyük babaları tarafından insanların ırklarını da kaydetti. Bu bilgiler daha sonra binlerce görevli tarafından kodlanmış kartlara bastırıldı.
Bu kartlar sıralanarak, modern bilgisayarların ilkel bir türü olan Hollerith makinesiyle sayıldı. Hollerith, Alman mühendis Herman Hollerith tarafından 1884’te icat edilmişti. 
Sonuç…..

Yahudileri belirleyen rozetler zorunlu kılındı.
ll. Dünya savası sonunda Almanya'da 6 milyon Yahudi katledildi.
*****
Rusya, Amerika ve Almanya Türkiye’yi uyardı.....
Son günlerde liderler arasında yoğun bir telefon trafiği var. Alman şansölye Angela Dorothea Merkel program dışı bir şekilde  Türkiye ziyaretinde bulundu. ABD başkanı Donald Trump Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonla görüştükten sonra sürpriz bir şekilde Amerikan Merkezi Haber alma Teşkilatı (CIA) Başkanı Mike Pompeo yu Ankara’ya gönderdi. Herkes merak içinde. 
Neler oluyor ? 
Türkiye’yi kesin bir dille uyarıyorlar. Referandumda ucu ucuna çıkacak "HAYIR" veya Evet sonucundan sonra olası felaketlere karşı mevcut iktidarın dikkatini çekiyorlar. Kendi istihbarat teşkilatlarının Türkiye raporlarını saraya gösteriyorlar.  Bu referandumdan kazasız belasız çıkabilmenin 2 seçeneğini önümüze koyuyorlar. Bunu bizi sevdikleri veya iyliğimizi düşündükleri için de yapmıyorlar. 80 Milyon nüfusa sahip Türkiye Cumhuriyetinde çıkması çok muhtemel olan bir karışıklıkta, Avrupanın tüm dengelerini bozabilecek mülteci akınının önüne geçmek için yapıyorlar. 
İkitidarın önüne konulan 2 seçenek
1. HAYIR yada Evet tercihi ℅ 60 gibi kesin bir orana ulaşılması durumunda halk tarafından kabul görülerek hazım edilir.
2. EVET tercihinin ℅50 nin altında olması halinde bu kez toplumsal barışı ancak iktidarın istifası sağlayabilir.
*****
Ne olacak ?
Hükümet normal şartlarda Evet tercihinin ℅60 gibi bir orana çıkmasını zaten beklemiyor. Başbakanın "HAYIR" tercihini kullanacak halkı terörist olarak ilan etme gafleti ve basitliğine düşmesi bu telaşın en somut delilidir. 
İstifa etmeleri ise söz konusu bile değil. Bu şartlarda iktidardan çekilmeleri kendilerini ayakları ile yüce divana götürmelerinden farksız bir durumdur.
Geriye kalan tek yol
Seçim hilesidir. Muhalefetin bu konuda acilen önlem alması ve dünya kamuoyunun dikkatini buna çekmesi gerekmektedir. Dürüstlüğüne ve samimiyetine yürekten inandığım Türkiye Birlik Partisi Genel başkanı Sayın Hüseyin Ekici ve tüm Muhalefet liderlerini göreve davet ediyorum.

Sevgi ve Saygılarımla

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

11
Mayıs
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.