Çanakkale Haber

Süleyman IŞIK
Köşe Yazarı
Süleyman IŞIK
 

Bitkisel çay (ÖYKÜ)

Bitkisel çay Bir aile şirketinde çalıştığım dönemler. Kalite furyasının ortalığı kasıp kavurduğu günler. Patronu belge almaya ikna etmişiz. Kalite bölümünün başına da genç bir mühendis kızımızı koymuşuz. Adı Aylin. Kızcağız işinde titiz. Ama trend konularda müthiş takıntılı. Örneğin yediği her şeyde katkı maddesi var mı, organik mi bakılacak, yemekten sonra vicdanını rahatlatmak için mutlaka diyet kola içilecek, tüm eşyalar feng shui’ye göre yerleştirilecek falan filan. Patron ise zırt pırt hatalı üretimi bahane edip bantı durdurduğu için Aylin’e bir türlü ısınamadı. Dahası, her şeyine sinir vaziyette. Kalite denetimi öncesi toplantıdayız. Patron, elinde telefon kimin ne içeceğini sordu. Herkes sıradan söyledi: ‘Çay, çay, çay, çay’. Sıra bizim kaliteci kıza gelince ‘Bitkisel çay var mı acabaaa?’ diye tercihini belirtti. Patron önce kafasını sallayıp cık cık yaptı, sonra da patladı: ‘Aylin hanım Aylin hanım… Sizin çay bitkisel de bizimki hayvansal mı? O da çay bu da çay. Ne var yani ayrımcılık yapmasan’. Ortalık buz kesmişti. Sonuçta denetim bitti, Aylin hanım da gitti… Politika ve çay Madem çaydan söz ettik, devam edelim. Yine denetim var. Ne zaman yumurta kapıya dayansa o zaman harekete geçtiğimizden son bir haftayı harıl harıl çalışarak geçirmiştik. Kağıtlara vizyon, misyon, değerlerimiz, kalite politikamız vs. kağıtlara yazılıp dağıtılmış, ezberletilmişti herkese. Her zaman inanmışımdır müfettiş ya da denetçilerin kendilerine özgü bir şansı olduğuna. O gün de öyle oldu. Herkese dağıtırken bir kişiyi unutmuştuk: Hanife hanım. Denetim günü denetçiyle yönetim toplantısı öncesinde çaylarımızı söylemek için çaycımız Hanife hanımı odaya buyur edip siparişimizi verdik. Hanife Hanım tam dönüp kapıya yönelmişken denetçi seslendi: ‘Kızım gel bakalım buraya ve şirketin kalite politikasını anlat bize’. Hanife hanım ürkek adımlarla geri gelip ‘Beyim’ dedi. ‘Benim politikayla molitikayla işim olmaz. Ama isterseniz çay nasıl yapılır onu anlatayım’. Denetçi ısrarlı. ‘Anlat bakalım sizin şu çay politikasını madem…’ deyince Hanife hanım çay pişirme prosesini kendince tanımlayıp ‘Şimdi çaylarınızı getireyim beyim’ deyip odadan çıktı. Mahcubiyetten gülümseyemedik bile.
Ekleme Tarihi: 18 Kasım 2020 - Çarşamba
Süleyman IŞIK

Bitkisel çay (ÖYKÜ)

Bitkisel çay

Bir aile şirketinde çalıştığım dönemler. Kalite furyasının ortalığı kasıp kavurduğu günler. Patronu belge almaya ikna etmişiz. Kalite bölümünün başına da genç bir mühendis kızımızı koymuşuz. Adı Aylin.

Kızcağız işinde titiz. Ama trend konularda müthiş takıntılı. Örneğin yediği her şeyde katkı maddesi var mı, organik mi bakılacak, yemekten sonra vicdanını rahatlatmak için mutlaka diyet kola içilecek, tüm eşyalar feng shui’ye göre yerleştirilecek falan filan.

Patron ise zırt pırt hatalı üretimi bahane edip bantı durdurduğu için Aylin’e bir türlü ısınamadı. Dahası, her şeyine sinir vaziyette.

Kalite denetimi öncesi toplantıdayız. Patron, elinde telefon kimin ne içeceğini sordu. Herkes sıradan söyledi: ‘Çay, çay, çay, çay’. Sıra bizim kaliteci kıza gelince ‘Bitkisel çay var mı acabaaa?’ diye tercihini belirtti.

Patron önce kafasını sallayıp cık cık yaptı, sonra da patladı: ‘Aylin hanım Aylin hanım… Sizin çay bitkisel de bizimki hayvansal mı? O da çay bu da çay. Ne var yani ayrımcılık yapmasan’.

Ortalık buz kesmişti. Sonuçta denetim bitti, Aylin hanım da gitti…

Politika ve çay

Madem çaydan söz ettik, devam edelim. Yine denetim var. Ne zaman yumurta kapıya dayansa o zaman harekete geçtiğimizden son bir haftayı harıl harıl çalışarak geçirmiştik. Kağıtlara vizyon, misyon, değerlerimiz, kalite politikamız vs. kağıtlara yazılıp dağıtılmış, ezberletilmişti herkese.

Her zaman inanmışımdır müfettiş ya da denetçilerin kendilerine özgü bir şansı olduğuna. O gün de öyle oldu. Herkese dağıtırken bir kişiyi unutmuştuk: Hanife hanım. Denetim günü denetçiyle yönetim toplantısı öncesinde çaylarımızı söylemek için çaycımız Hanife hanımı odaya buyur edip siparişimizi verdik. Hanife Hanım tam dönüp kapıya yönelmişken denetçi seslendi: ‘Kızım gel bakalım buraya ve şirketin kalite politikasını anlat bize’. Hanife hanım ürkek adımlarla geri gelip ‘Beyim’ dedi. ‘Benim politikayla molitikayla işim olmaz. Ama isterseniz çay nasıl yapılır onu anlatayım’. Denetçi ısrarlı. ‘Anlat bakalım sizin şu çay politikasını madem…’ deyince Hanife hanım çay pişirme prosesini kendince tanımlayıp ‘Şimdi çaylarınızı getireyim beyim’ deyip odadan çıktı.

Mahcubiyetten gülümseyemedik bile.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.