Çanakkale Haber

Olgun YÜKSEL
Köşe Yazarı
Olgun YÜKSEL
 

DNA’larımdaki Neandartel Genomlarımla Milliyetçiyim.

Ben her platform da ifade ettiğim gibi milliyetçiyim. Fakat bu milliyetçiliğimin ırkçılıkla ilgisi yoktur. Bu gün eğer ırkçılık üzerine kurgulanmış milliyetçiliği savunan birisi var ise İnsan türünün geçmişinden hiç haberi yok demektir. Çünkü her beyaz ırkın DNA’larında % 3-7 oranında neandartel türü insanlara ait genomlar mevcuttur. Bu bilimsel bir gerçekliktir. Bugün günümüz insan türünü ifade eden homosapiens insanların en ari ırkı zencilerdir. Bu da bilimsel bir gerçekliktir. Eğer ırkçı olmak gerekirse bunu yapmaya zencilerden daha fazla hak eden bir ırk yoktur. Halbuki onlar Dünya medeniyeti var olduğundan beri ırkçılığın en fazla çilesini çeken insanlardır. Benim milliyetçiliğim kültüreldir. Antik Çağın en fazla bilineni Mısır, Yunan ve Roma medeniyetleri ve kültürleridir. Halbuki dönemsel bakıldığında tarihin ve kültürlerin o dönem içinde karşılaştırılarak değerlendirildiğinde diğerleri arasında Türk Kültürünün çok kadim bir kültür olduğu hemen anlaşılır. Türk Kültüründe ensest ilişkiler, eş cinsel ilişkiler gibi bugün sapıklık olarak nitelendirilen kültürler asla mevcut değildir. Eğer bilmek isterseniz tarihin gelmiş geçmiş en büyük eş cinseli Büyük İskender’dir. En savaşçı eş cinseli Truva Savaşının Kahramanı Aşil’dir. (Akilleus). Bunlar sapkınmıydı? Bugünün penceresinden bakılacak olursa evet. Fakat o dönemin içinde yaşıyor olsaydık Anne ve Babanızın evli olması kadar normal bir olaydı. Bu durum onların kültürlerinde çok olağan bir durumdu. Dolayısıyla dini inançları da aynı şekildeydi. Onların inançlarına göre baş tanrı Zeus, kız kardeşi Hera ile evliydi. Zeus’un günümüzdeki akrabalık derecesine göre halası Leto ile ilişkisinden doğan oğlu Apollon hem kadınlardan hem de erkeklerden hoşlanan bi seksüel bir Tanrıydı. Bu ilişkiler zincirinin tamamını yazacak olsam yazı bitmez. O dönem içinde Türklere bakıldığında bu tür inançları görmek mümkün değildir. Yine kültürlerinde eşcinsellik ya da ensest ilişkilere rastlamak mümkün değildir. Genelde Şamanist kavimler ya da boylardan oluşan atalarımızın doğayla bütünlük gösteren bir inanç sistemine sahip oldukları ve temel ahlaki değerleri de günümüz insanlık değerleriyle örtüşür. Kadın erkek herkesin savaşçı olduğu kültürün devamıyız. Bu özelliğimiz kültürel DNA’larımızda gizlidir. Bu bağlamda milliyetçiliğimi tarihimizin bu değerleri üzerinden tanımlıyorum. Bu değerlerin merkezine asla dini inancımı koymam. Zira bu sadece beni ilgilendirir. Eğer dini inançlar ya da mezhepsel temel üzerinden milliyetçiliği tanımlamaya kalkacak olursanız faşizanlaşırsınız. Biraz Siyaset FETÖ dahil bu güne kadar hiçbir olay, Sedat PEKER videoları kadar muktedirlere darbe oluşturmamıştı. 2018 seçimlerinde AKP ve Tayyip Erdoğan için kendine has özel mitingler yapan Sedat Peker için İç İşleri Bakanı yani Peker’in deyimiyle dönüş bileti olan kişi bu adamla olan kirli ilişkilerine yönelik hiçbir yalanlama getirmez iken asla devlet diliyle ve bürokrasiyle bağdaşmayan bir üslup ile Muhalif olan herkesi , bilcümle vatan topraklarındaki vatandaşın yarısından fazlasının gönül verdiği Lider ve partilerin ne terör destekçiliği, ne FETÖ’cülüğü , ne PKK’lığı kaldı. Hatta bir sonraki twitinde Peker için eşinin iç çamaşırlarına sığınmakla itham etti. Bir kere belirtmeliyim ki bu üslup bizim kültürümüzün üslubu değildir. Bu iğrenç üslup için sadece ve en hafifi ile sapkın bir üslup diyebilirim. Bu kelimeler sokak kavgasında dahi kullanılmaz. İlk kez böyle bir cümle duydum. Yetmedi Habertürk TV programındaki söyleşisinde Sedat Peker videolarını izleyenler ile porno video izleyenleri aynı kefede değerlendirdi. Bu jargon, bu sokak ağzı değil bu şahsın temsil ettiği makamı, devletin hiçbir makamına yakışmıyor. Türk kültüründe böyle bir söylem ve yaklaşım yoktur. Tahminimce abbas yolculardan biridir fakat ne zaman olur bilemem. Bu ifşalardan sonra Soylu’nun siyasi tarihin derinliklerinde ki yeri hazırdır. Siyaset ayağının devlet mafya ilişkileri zaten sürekli bilinen bir konudur fakat Peker malumun ilanını birinci ağızdan bizzat kendisi üzerinden ifşa edince tepkiler çok farklı oldu. Video partileri daha ne kadar sürer ve kimleri hedef alır bilemiyorum. Anladığım kadarıyla en tepeye kadar uzanarak devam edeceğe benziyor. Yeni Türkiye safsatası da böylece çöktü. Yeni Türkiye’de erkler el değiştirdi. Figüranlar aynı. 90’lardan farkı yok. Olan Yüce Milletimize oluyor. Türkiye’nin her tarafından 3-5’er intihar haberleri geliyor! Farkındamısınız? Sadece Ordu’da son hafta içinde 5 intihar olayı haberini öğrendim. Çanakkale’de 3 intihar olayını öğrendim. Muktedirlerin küçük ortağı vaktiyle benimde desteklediğim genel başkanı iktidarın ve muktedirlerin aleyhine olan her olayı, ifşayı doğrudan vatan hainliğiyle, teröristlik ile, dış güçlerin maşalığıyla vs. itham ediyor. Adam hem kendini ihbar ediyor hem de bunları ihbar ediyor. Savcılar nerede? Anladığımız kadarıyla savcılar bu işlere bakmıyor, onlar Cumhurbaşkanı’na hakaret edenleri kovalıyor bir de bildiğiniz adi suç ihbar ve şikayetlerine soruşturma açıyorlar. Adalet olmayan ülke çökmeye mahkumdur. Otokratik, diktatoryal tüm rejimlerin adaleti diktatörlere göre kurgulanır, sonrada o kurgu kendi içini yemeye başlar. Bu kadar ifşa dan sonra bu adaletsizlik halk nezdinde sürdürülebilir değildir. Bunun yansımaları sandığa elbette olacaktır, ancak çok ağır bir dönemden geçen milletimizin sabır taşlarının bir bir yok olduğunu umarım görüyorlardır. Her şey bir kıvılcıma bakar. Bu sefer karşılarında karınları tok göstericiler olmaz. Gerçekten karnı aç, gözü dönmüş insanların şirazeden çıkması halinden bahsediyoruz. İnsanlar bu dönemde ekmek istiyor, ekmeğine saldıranlara karşıda adalet istiyor. Kafanızı zevk uykusundan kaldırın ve uyanın! Tüm Dünya’ya maskara olduk! Biz bunlardan bahsederken muktedirin tek derdi onu bir sonraki seçime katılmasını sağlayacak anayasa değişikliğinden ibaret. Bu aynı zamanda gelecek nesillere bırakılacak en büyük miras imiş? breh breh breh. Tüm idiaların üzerine gidilecek ve iftiralar açığa çıkarılacakmış. Üzerine gitme nedeni iddiaların gerçek olma ihtimali değil, iftira olduğunun ortaya çıkarılması amaçlanıyor. Aslında tek amaçları Sedat Peker denilen adamın bir şekilde susması ve iddialarının da bir şekilde unutulmasıdır. Netice de Hakim olan çoktan kararını vermiş. Tabiki araştırmayacaksınız. Eğer işinize gelen bulgular var ise onların üzerine gideceğinizden hiç şüphem yok. İYİ Parti İYİ Parti Genel Başkanı ve ekibi her şeye rağmen 2 senedir sahadalar. Esnaf, çiftçi, zanaatkar herkesin konuşmasını sağlayıp videolarını sosyal medya da yayınlıyorlar. Onlara dokunuyorlar. Elbette bu dokunuşlar etkisini göstermeye başladı. Anket oranları değişmeye başladıkça Meral AKŞENER’e yönelik tacizler, saldırılar daha da artmaya başladı. Bundan sonraki süreçte daha da artması beklenmelidir. Hele ki küçük ortak ağzını bozmasa bari. Pandemi Küresel sermaye elitleri artık kendilerini çok fazla belirgin bir şekilde projeleriyle kendilerini göstermeye başladılar. Örneğin Bil Gates’in yüz binlerce dekar tarım arazilerini satın alması ve bunu Dünya’nın her tarafında yapıyor olması endişe verici olmaya başladı. Artık her taşın altından o çıkıyor. Pandemi; bir proje’nin hayata geçirilmesi için yaratılan gerçek kaos ortamıdır. 3. Dünya savaşının şimdilik, farklı bir boyutudur. Yeni proje, ÇİN’in pilot bölge olarak uygulanma şeklidir. Detaylara girmeyeceğim. Neler olacağını anlayabilmek için ÇİN’i takip etmenizi öneririm. Tüm Dünya’ya dayatılmak istenen Çin modelidir. Başarılı olabilirlermi? Bilmiyorum. Henüz bilen de yoktur. Güçlü Ulus devletleri için tehlikeli sürecin içine girildi. Türkiye de dahil kritik aşamaya gelindiğini tahmin ediyorum. Eğer Pandemi tedbirleri adı altında insanların üzerine gidilmeye devam edilirse sonucun nereye kadar gidebileceğini kestiremiyorum. Ocak ayında başlayan aşılama süreci bir türlü sağlıklı yürütülemedi. Bakan beyin beyanına göre günde bir milyon aşı yapma yeteneğimiz vardı. 120 gündür 28 milyon aşı yapılabildi. Herkes aşı olmak ve normal hayatına geçmek isterken aşı olmadığı gibi her tarafta kolluk kuvvetleri maarifetiyle insanlar taciz ve cezalarla karşılaşıyor. Bir şekilde otokratik rejimin temelleri atılıyor ve insanların bu sisteme alışması için zorlama uygulamalarla dayatılıyor. Komünist sistemler için eylemler yapan insanlar öldüren radikal solcuların nasıl bir rejimi vaat ettiklerini merak edenler için buyurun tepe tepe kullanın. Mülkiyet hakkınız da gittimi işlem tamamlanmış demektir. Zaten küresel sermaye elitlerinin kurmak istediği yeni Dünya düzeni tam da budur. Sağlıkla kalınız.
Ekleme Tarihi: 26 Mayıs 2021 - Çarşamba
Olgun YÜKSEL

DNA’larımdaki Neandartel Genomlarımla Milliyetçiyim.

Ben her platform da ifade ettiğim gibi milliyetçiyim. Fakat bu milliyetçiliğimin ırkçılıkla ilgisi yoktur. Bu gün eğer ırkçılık üzerine kurgulanmış milliyetçiliği savunan birisi var ise İnsan türünün geçmişinden hiç haberi yok demektir. Çünkü her beyaz ırkın DNA’larında % 3-7 oranında neandartel türü insanlara ait genomlar mevcuttur. Bu bilimsel bir gerçekliktir. Bugün günümüz insan türünü ifade eden homosapiens insanların en ari ırkı zencilerdir. Bu da bilimsel bir gerçekliktir. Eğer ırkçı olmak gerekirse bunu yapmaya zencilerden daha fazla hak eden bir ırk yoktur. Halbuki onlar Dünya medeniyeti var olduğundan beri ırkçılığın en fazla çilesini çeken insanlardır. Benim milliyetçiliğim kültüreldir. Antik Çağın en fazla bilineni Mısır, Yunan ve Roma medeniyetleri ve kültürleridir. Halbuki dönemsel bakıldığında tarihin ve kültürlerin o dönem içinde karşılaştırılarak değerlendirildiğinde diğerleri arasında Türk Kültürünün çok kadim bir kültür olduğu hemen anlaşılır. Türk Kültüründe ensest ilişkiler, eş cinsel ilişkiler gibi bugün sapıklık olarak nitelendirilen kültürler asla mevcut değildir. Eğer bilmek isterseniz tarihin gelmiş geçmiş en büyük eş cinseli Büyük İskender’dir. En savaşçı eş cinseli Truva Savaşının Kahramanı Aşil’dir. (Akilleus). Bunlar sapkınmıydı? Bugünün penceresinden bakılacak olursa evet. Fakat o dönemin içinde yaşıyor olsaydık Anne ve Babanızın evli olması kadar normal bir olaydı. Bu durum onların kültürlerinde çok olağan bir durumdu. Dolayısıyla dini inançları da aynı şekildeydi. Onların inançlarına göre baş tanrı Zeus, kız kardeşi Hera ile evliydi. Zeus’un günümüzdeki akrabalık derecesine göre halası Leto ile ilişkisinden doğan oğlu Apollon hem kadınlardan hem de erkeklerden hoşlanan bi seksüel bir Tanrıydı. Bu ilişkiler zincirinin tamamını yazacak olsam yazı bitmez. O dönem içinde Türklere bakıldığında bu tür inançları görmek mümkün değildir. Yine kültürlerinde eşcinsellik ya da ensest ilişkilere rastlamak mümkün değildir. Genelde Şamanist kavimler ya da boylardan oluşan atalarımızın doğayla bütünlük gösteren bir inanç sistemine sahip oldukları ve temel ahlaki değerleri de günümüz insanlık değerleriyle örtüşür. Kadın erkek herkesin savaşçı olduğu kültürün devamıyız. Bu özelliğimiz kültürel DNA’larımızda gizlidir. Bu bağlamda milliyetçiliğimi tarihimizin bu değerleri üzerinden tanımlıyorum. Bu değerlerin merkezine asla dini inancımı koymam. Zira bu sadece beni ilgilendirir. Eğer dini inançlar ya da mezhepsel temel üzerinden milliyetçiliği tanımlamaya kalkacak olursanız faşizanlaşırsınız.

Biraz Siyaset

FETÖ dahil bu güne kadar hiçbir olay, Sedat PEKER videoları kadar muktedirlere darbe oluşturmamıştı. 2018 seçimlerinde AKP ve Tayyip Erdoğan için kendine has özel mitingler yapan Sedat Peker için İç İşleri Bakanı yani Peker’in deyimiyle dönüş bileti olan kişi bu adamla olan kirli ilişkilerine yönelik hiçbir yalanlama getirmez iken asla devlet diliyle ve bürokrasiyle bağdaşmayan bir üslup ile Muhalif olan herkesi , bilcümle vatan topraklarındaki vatandaşın yarısından fazlasının gönül verdiği Lider ve partilerin ne terör destekçiliği, ne FETÖ’cülüğü , ne PKK’lığı kaldı. Hatta bir sonraki twitinde Peker için eşinin iç çamaşırlarına sığınmakla itham etti. Bir kere belirtmeliyim ki bu üslup bizim kültürümüzün üslubu değildir. Bu iğrenç üslup için sadece ve en hafifi ile sapkın bir üslup diyebilirim. Bu kelimeler sokak kavgasında dahi kullanılmaz. İlk kez böyle bir cümle duydum. Yetmedi Habertürk TV programındaki söyleşisinde Sedat Peker videolarını izleyenler ile porno video izleyenleri aynı kefede değerlendirdi. Bu jargon, bu sokak ağzı değil bu şahsın temsil ettiği makamı, devletin hiçbir makamına yakışmıyor. Türk kültüründe böyle bir söylem ve yaklaşım yoktur. Tahminimce abbas yolculardan biridir fakat ne zaman olur bilemem. Bu ifşalardan sonra Soylu’nun siyasi tarihin derinliklerinde ki yeri hazırdır. Siyaset ayağının devlet mafya ilişkileri zaten sürekli bilinen bir konudur fakat Peker malumun ilanını birinci ağızdan bizzat kendisi üzerinden ifşa edince tepkiler çok farklı

oldu. Video partileri daha ne kadar sürer ve kimleri hedef alır bilemiyorum. Anladığım kadarıyla en tepeye kadar uzanarak devam edeceğe benziyor. Yeni Türkiye safsatası da böylece çöktü. Yeni Türkiye’de erkler el değiştirdi. Figüranlar aynı. 90’lardan farkı yok. Olan Yüce Milletimize oluyor. Türkiye’nin her tarafından 3-5’er intihar haberleri geliyor! Farkındamısınız? Sadece Ordu’da son hafta içinde 5 intihar olayı haberini öğrendim. Çanakkale’de 3 intihar olayını öğrendim. Muktedirlerin küçük ortağı vaktiyle benimde desteklediğim genel başkanı iktidarın ve muktedirlerin aleyhine olan her olayı, ifşayı doğrudan vatan hainliğiyle, teröristlik ile, dış güçlerin maşalığıyla vs. itham ediyor. Adam hem kendini ihbar ediyor hem de bunları ihbar ediyor. Savcılar nerede? Anladığımız kadarıyla savcılar bu işlere bakmıyor, onlar Cumhurbaşkanı’na hakaret edenleri kovalıyor bir de bildiğiniz adi suç ihbar ve şikayetlerine soruşturma açıyorlar. Adalet olmayan ülke çökmeye mahkumdur. Otokratik, diktatoryal tüm rejimlerin adaleti diktatörlere göre kurgulanır, sonrada o kurgu kendi içini yemeye başlar. Bu kadar ifşa dan sonra bu adaletsizlik halk nezdinde sürdürülebilir değildir. Bunun yansımaları sandığa elbette olacaktır, ancak çok ağır bir dönemden geçen milletimizin sabır taşlarının bir bir yok olduğunu umarım görüyorlardır. Her şey bir kıvılcıma bakar. Bu sefer karşılarında karınları tok göstericiler olmaz. Gerçekten karnı aç, gözü dönmüş insanların şirazeden çıkması halinden bahsediyoruz. İnsanlar bu dönemde ekmek istiyor, ekmeğine saldıranlara karşıda adalet istiyor. Kafanızı zevk uykusundan kaldırın ve uyanın! Tüm Dünya’ya maskara olduk! Biz bunlardan bahsederken muktedirin tek derdi onu bir sonraki seçime katılmasını sağlayacak anayasa değişikliğinden ibaret. Bu aynı zamanda gelecek nesillere bırakılacak en büyük miras imiş? breh breh breh. Tüm idiaların üzerine gidilecek ve iftiralar açığa çıkarılacakmış. Üzerine gitme nedeni iddiaların gerçek olma ihtimali değil, iftira olduğunun ortaya çıkarılması amaçlanıyor. Aslında tek amaçları Sedat Peker denilen adamın bir şekilde susması ve iddialarının da bir şekilde unutulmasıdır. Netice de Hakim olan çoktan kararını vermiş. Tabiki araştırmayacaksınız. Eğer işinize gelen bulgular var ise onların üzerine gideceğinizden hiç şüphem yok.

İYİ Parti

İYİ Parti Genel Başkanı ve ekibi her şeye rağmen 2 senedir sahadalar. Esnaf, çiftçi, zanaatkar herkesin konuşmasını sağlayıp videolarını sosyal medya da yayınlıyorlar. Onlara dokunuyorlar. Elbette bu dokunuşlar etkisini göstermeye başladı. Anket oranları değişmeye başladıkça Meral AKŞENER’e yönelik tacizler, saldırılar daha da artmaya başladı. Bundan sonraki süreçte daha da artması beklenmelidir. Hele ki küçük ortak ağzını bozmasa bari.

Pandemi

Küresel sermaye elitleri artık kendilerini çok fazla belirgin bir şekilde projeleriyle kendilerini göstermeye başladılar. Örneğin Bil Gates’in yüz binlerce dekar tarım arazilerini satın alması ve bunu Dünya’nın her tarafında yapıyor olması endişe verici olmaya başladı. Artık her taşın altından o çıkıyor. Pandemi; bir proje’nin hayata geçirilmesi için yaratılan gerçek kaos ortamıdır. 3. Dünya savaşının şimdilik, farklı bir boyutudur. Yeni proje, ÇİN’in pilot bölge olarak uygulanma şeklidir. Detaylara girmeyeceğim. Neler olacağını anlayabilmek için ÇİN’i takip etmenizi öneririm. Tüm Dünya’ya dayatılmak istenen Çin modelidir. Başarılı olabilirlermi? Bilmiyorum. Henüz bilen de yoktur. Güçlü Ulus devletleri için tehlikeli sürecin içine girildi. Türkiye de dahil kritik aşamaya gelindiğini tahmin ediyorum. Eğer Pandemi tedbirleri adı altında insanların üzerine gidilmeye devam edilirse sonucun nereye kadar gidebileceğini kestiremiyorum. Ocak ayında başlayan aşılama süreci bir türlü sağlıklı yürütülemedi. Bakan beyin beyanına göre günde bir milyon aşı yapma yeteneğimiz vardı. 120 gündür

28 milyon aşı yapılabildi. Herkes aşı olmak ve normal hayatına geçmek isterken aşı olmadığı gibi her tarafta kolluk kuvvetleri maarifetiyle insanlar taciz ve cezalarla karşılaşıyor. Bir şekilde otokratik rejimin temelleri atılıyor ve insanların bu sisteme alışması için zorlama uygulamalarla dayatılıyor. Komünist sistemler için eylemler yapan insanlar öldüren radikal solcuların nasıl bir rejimi vaat ettiklerini merak edenler için buyurun tepe tepe kullanın. Mülkiyet hakkınız da gittimi işlem tamamlanmış demektir. Zaten küresel sermaye elitlerinin kurmak istediği yeni Dünya düzeni tam da budur. Sağlıkla kalınız.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.