Kanla kazandık masada veriyoruz

Kıbrıs Barış Harekatı ile 40 yıl önce barış ve huzur getirdiğimiz Kıbrıs, yeniden uluslararası güçlerin eline geçmek üzere... “Ayşe tatile çıksın” parolasıyla başlatılan harekatta soydaşlarımızı gözü dönmüş Rum çetelerinin vahşetinden kurtarmıştık. Asker ve mücahit olmak üzere toplam bin 672 şehit vererek kazandığımız Kıbrıs’ın üzerinden hiçbir zaman ‘kem gözler’ eksik olmadı. Kıbrıs Türk’ünün tekrar esir alınması anlamı taşıyan “Annan Planı” ile KKTC’nin Rumlara bağlanması girişimi, yine Rumların daha fazla taviz talebiyle reddedilmesinin ardından yeni çalışmalar başlatılmıştı. Bu çerçevede özellikle AB’nin baskısı ile Türkiye, Kıbrıs’ta görüşmelerin önünü açan hamlelerde bulunmuştu.    ABD yön belirliyor Kıbırıs ve civarında doğal gaz yataklarının ortaya çıkarılmasının ardından ABD hükümeti devreye girdi. Artarda Kıbrıs’a bürokrat gönderen ABD’nin son olarak başkan yardımcısı Ada’da görüşmelerde bulunmuştu. Geçen mayıs ayında Kıbrıs’ı ziyaret eden ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Kıbrıs sorunu için siyasi eşitliğe dayalı iki bölgeli, iki toplumlu federasyon temelinde bir çözüm bulunabileceği konusunda iyimser olduğunu söylemişti. Filadelfiya’daki Rum Ortodoks Kilisesi cemaatinin bir etkinliğinde bin 500 kişi karşısında konuşan Biden, iki bölgeli iki toplumlu federasyondan Türkiye için de “önemli faydalar” bulunduğunu da belirtmişti. Bu gelişmeler yaşanırken, ABD’nin Avrupa ve NATO’dan Sorumlu Müsteşar Yardımcısı James J. Townsend ve Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya Bürosu Dışişleri Bakan Yardımcısı Amanda Sloat Rum tarafıyla görüşmek üzere Ada’ya gitmişti. ABD’li 2 müsteşarın, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis ve Savunma Bakanı Hristoforos Fokaidis’le görüştüğü ortaya çıkmıştı.    Hedef doğal gaz Rum Fileleftheros gazetesinin o dönemdeki haberine göre, ABD’nin bölgeye gösterdiği ilginin asıl nedeni ‘doğal gaz’. Gazete haberinde, “ABD’nin bölgede istikrarsızlık eğilimlerini caydıracak iyi bir ortam yaratılması çabalarının ötesinde, büyük resimde doğal gaz konusu görünüyor. ABD’nin bölgeye ve Kıbrıs’a ilgisinin artma nedeni de budur” diye yazdı. Bu gelişmeler yaşanırken KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile Kıbrıs Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, Türkiye ile ABD ve AB’den gelen baskılar üzerine müzakere masasına oturtuldu. Bu çerçevede  Derviş Eroğlu, Nikos Anastasiadis’a 5 adımlık yol haritası verdi. Rum Kesimi’nin Eroğlu ile Anastasiadis’ın 24 Temmuz’da yapacakları görüşmede bu konudaki cevabını vereceği bildirildi. Salim Yavaşoğlu     Ayşe’nin tatile çıkışının üzerinden 40 yıl geçti “Ayşe tatile çıktı” parolasıyla başlatılan ve adadaki Türklerin uğradığı baskı ve zulmü ortadan kaldırmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerince gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı 40’ıncı yılında. Adada akan kanı durduran harekat, TSK’nın zorlu şartlarda gerçekleştirdiği önemli bir başarı olarak da dikkat çekiyor. 21 Aralık 1963’te ’Kanlı Noel’olayı gerçekleşti. Olaylarda toplam 364 Kıbrıs Türkü ile 174 Kıbrıs Rum’u hayatını kaybetti. İlk gün 30 toplamda 103 Türk köyü basıldı. Larnaka ve Tuzla bölgesinde Türk evlerine ateş açıldı. 15 Temmuz 1974’te Yunanistan’da gerçekleşen darbe sonrasında cuntanın desteklediği EOKA’nın Makarios’a darbe yapma planları açığa çıktı. Cunta, Kıbrıs Muhafız Birliği’nden adanın kontrolünü Yunan Subaylara bırakmasını isteyip, Başkanlık sarayını basınca Makarios kaçtı. EOKA’nın liderlerinden Nikos Sampson’un geçici hükümetin başına getirilmesi ve Kıbrıs Helen Devleti’nin kurulduğunu açıklaması bardağı taşıran son cümle oldu.    Harekat başlıyor Başbakan Bülent Ecevit ortak müdahale şartlarını görüşmek için Londra’ya giderken, yardımcısı Necmettin Erbakan da TBMM’den savaş açma yetkisini çıkardı. 20 Temmuz sabahı Türkiye hava ve deniz çıkarmalarıyla barış harekatı resmen başlamış oldu. Türkiye çatışmalarda büyük üstünlük sağlayarak, Girne-Lefkoşa hattını ele geçirdi ve operasyon başarıya ulaştı. Bu başarı sonucunda hem Yunanistan’daki cunta, hem de Nikos Sampson görevi bıraktı. EOKA dağıldı. 22 Temmuz 1974 tarihinde, BM Güvenlik Konseyi’nin 353. kararı dahilinde ateşkes ilan edildi. Ancak Rumlar ateşkesi ihlal etti. 13 Ağustos günü Ecevit’in ünlü “Ayşe tatile çıksın” talimatıyla TSK tekrar ilerlemeye başladı. Başkent Lefkoşa, Lefke ve Magosa alındı. Böylece bugünkü KKTC’nin sınırları çizilmiş oldu... Harekât sonrasında TSK 498 şehit, bin 200 gazi verdi. Genel olarak ise adadaki şehit sayısı bin 672 olarak açıklandı. Rum ve Yunanlılar ise 4 bin zayiat verdi. Salim Yavaşoğlu