Klima Bakımı Konfor Değil, Yasal Sorumluluk ve Sağlık Güvencesidir

Yaz aylarında artan sıcaklıklarla birlikte klima kullanımı hızla artarken, uzmanlar klima bakımının sadece bir konfor meselesi değil, aynı zamanda halk sağlığı ve iş güvenliği açısından ciddi sonuçlar doğurabilecek bir sorumluluk alanı olduğunu vurguluyor. Üsküdar Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Sertaç Temur, klima sistemlerinin düzenli bakımının hem sağlık hem de hukuki açıdan zorunlu olduğunu belirterek işverenleri uyardı. Klimalar doğru temizlenmezse risk oluşturuyor Dr. Temur’a göre klima filtreleri zamanla toz, bakteri, mantar, virüs ve polen gibi zararlı partikülleri biriktiriyor. Bu durum yalnızca baş ağrısı, göz yanması, halsizlik gibi semptomlara yol açmakla kalmıyor; aynı zamanda lejyonella gibi ciddi enfeksiyon hastalıklarına da neden olabiliyor. “Bakımı yapılmamış bir klima, fark edilmeyen ama uzun vadede etkili bir tehdit haline gelebilir” diyen Temur, bu sistemlerin hijyenik koşullarda çalışmasının sadece cihaz verimliliği için değil, insan sağlığı için de elzem olduğunu vurguladı. İşyeri klimaları için yasal zorunluluklar var Temur, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve ona bağlı yönetmeliklerin işverenlere bu konuda ciddi yükümlülükler getirdiğine dikkat çekerek, “İşyerindeki havalandırma ve klima sistemlerinin periyodik kontrolü zorunludur. Bu kontrollerin yetkili kişilerce yapılması, kayıt altına alınması ve ortamın hava kalitesi parametrelerinin — karbondioksit, sıcaklık, nem oranı gibi — düzenli olarak ölçülmesi gerekir” diye konuştu. Sıcak ortam verimi düşürüyor, iş kazaları artıyor Bakımı ihmal edilen klimalar ortam sıcaklığını yeterince düşüremediğinde, çalışanlar sıcak stresi ve dikkat dağınıklığı yaşayabiliyor. Bu durum verim düşüklüğü kadar iş kazası risklerini de artırıyor. Dr. Temur, “Çalışma alanlarında konfor şartları yalnızca çalışan memnuniyeti değil, aynı zamanda güvenliği de doğrudan etkiler” dedi. Bakım yapan personel de risk altında Klima temizliği sırasında kullanılan kimyasallar ve ortaya çıkan partiküller bakım yapan çalışanlar için de ciddi bir risk oluşturuyor. Bu nedenle FFP2 ya da FFP3 maskeler, kimyasala dayanıklı eldivenler, gözlük ve antistatik tulum gibi koruyucu ekipmanların kullanılması gerektiğini belirten Dr. Temur, kişisel koruyucu donanımların eksiksiz sağlanmasının işverenin görevi olduğunu hatırlattı. Araç klimaları da tehlike saçabilir Sadece işyerleri ve evler değil, araç içi klima sistemleri de potansiyel risk taşıyor. Yazın sıcak havalarda aracın içinde biriken kimyasallar, klimayla birlikte zehirli gazlara dönüşebilir. Bu nedenle Dr. Temur, “Araca bindiğinizde ilk iş klimayı açmak değil, camları açarak içeriği havalandırmak olmalıdır” uyarısında bulundu. Özetle: Bakım ertelenmemeli Dr. Sertaç Temur’un vurguladığı gibi; klima sistemleri periyodik olarak temizlenmeli, filtreler düzenli aralıklarla kontrol edilmeli, ortam hava kalitesi ölçülmeli ve bakım yapan personelin sağlığı da gözetilmelidir. Aksi halde hem çalışanların sağlığı riske atılır hem de işveren ağır hukuki yükümlülüklerle karşı karşıya kalabilir.