Kadına, Çocuğa, Hayvana Şiddet Devletin Müdahalesini Bekliyor..
Kadına, Çocuğa, Hayvana Şiddet Devletin Müdahalesini Bekliyor..
Koruyamadığınız her kadın, müdahale etmediğiniz her çocuk ve göz yumduğunuz her hayvana şiddet vakası, geleceğin toplumsal felaketidir.”
Koruyamadığınız her kadın, müdahale etmediğiniz her çocuk ve göz yumduğunuz her hayvana şiddet vakası, geleceğin toplumsal felaketidir.”
“Koruyamadığınız her kadın, müdahale etmediğiniz her çocuk ve göz yumduğunuz her hayvana şiddet vakası, geleceğin toplumsal felaketidir.”
Bu toplumda şiddet yalnızca bir elin yumruğu, bir sözün yarası değil; yaygınlaşan bir kültür, bulaşıcı bir hastalık hâline geldi.
Evde eşine bağıran, sokakta hayvana tekme atan, okulda arkadaşını aşağılayan çocuk…
Hepsi aynı karanlığın parçaları.
Ama biz yıllardır ne yapıyoruz?
Kadını sığınma evine, çocuğu yurda, öğrenciyi başka sınıfa koyuyoruz.
Fail ise yerli yerinde. Hatta zamanla meşrulaştırılmış hâlde…
Oysa gerçeği artık haykırmak gerek:
Faili değiştirmeden hiçbir şeyi değiştiremeyiz.
Somut ve Sistemli Çözüm Önerileri
1. Şiddet Uygulayan Erkekler İçin Devlet Destekli Rehabilitasyon Merkezleri
Ailesine sistematik şiddet uygulayan, ekonomik baskı yapan, alkol ya da madde bağımlısı olan erkekler, mahkeme ve sosyal hizmet kararlarıyla kapalı rehabilitasyon merkezlerine alınmalıdır.
Bu merkezler cezaevi değil, bilim temelli dönüşüm alanları olmalıdır: öfke kontrolü, psikoterapi, bağımlılık tedavisi, empati ve sorumluluk eğitimi gibi çalışmalar yapılmalıdır.
Tedavi süresi sabit değil, bireyin gerçekten değiştiğine bilim kurulu (psikolog, sosyolog, psikiyatrist) kanaat getirene kadar devam etmelidir.
2. Uyuşturucu Kullananlar ve Ticareti Yapanlar da Bu Sürece Dahil Edilmeli
Madde bağımlılığı, yalnızca bireysel bir sorun değil, toplumsal şiddetin en tehlikeli tetikleyicilerindendir.
Bağımlı bireyler ve uyuşturucu ticareti ile ilişkilendirilen şiddet failleri de rehabilitasyon sürecine dahil edilmeli, bu kişiler sadece ceza ile değil, zorunlu dönüşüm süreciyle kontrol altına alınmalıdır.
3. Akran Zorbalığı Yapan Öğrenciler İçin Ayrı Merkezler
Okullarda arkadaşlarına fiziksel, psikolojik ve dijital şiddet uygulayan çocuklar da pedagojik destekle yapılandırılmış rehabilitasyon merkezlerine yönlendirilmelidir.
Bu çocuklar toplumdan dışlanmak yerine; empati, iletişim ve duygusal farkındalık üzerine yapılandırılmış sosyal programlara alınmalıdır.
Süreç aileyle birlikte yürütülmelidir.
4. Hayvana Şiddet Uygulayan Bireyler de Takip Altına Alınmalı
Hayvana eziyet eden, zarar veren, tekmeleyen bireyler şiddetin ilk evresindedir.
Bu kişiler mutlaka psikolojik değerlendirmeye tabi tutulmalı ve gerekirse erken müdahale kapsamında rehabilitasyon merkezlerine yönlendirilmelidir.
Çünkü unutmamalıyız:
“Hayvana kıyan el, bir gün insana da uzanır.”
5. Devlet, Ailenin Tüm Sosyal Sorumluluğunu Üstlenmelidir
Fail rehabilitasyondayken kadın ve çocuklar yalnız bırakılmamalıdır.
Devlet, kira, gıda, eğitim, sağlık ve danışmanlık hizmetlerini karşılamalıdır.
Bu destek belirli bir süre değil, failin dönüşümü onaylanana kadar devam etmelidir.
Bilimsel Gözlem ve Toplumsal İrade Şart
Hiç kimse sadece zamanla iyileşmez.
Şiddeti alışkanlık hâline getirmiş biri; uzman gözetimi, tedavi, sosyal destek olmadan değişemez.
Bunu belirleyecek olan da failin “değiştim” demesi değil; bilimsel kurulun “artık güvenli” demesidir.
Devletin Yeni Sorumluluğu: Faili Dönüştürmek
Devlet artık sadece sığınak, sadece uzaklaştırma değil; kararlı ve dönüştürücü bir sistem kurmak zorundadır.
Kadını korumak için, çocuğu yaşatmak için, hayvanı kurtarmak için önce faili sistemden izole edip dönüştürmelidir.
Son Söz
Kadına bağıran, çocuğu susturan, hayvana tekme atan...
Hepsi aynı karanlığın farklı gölgeleridir.
Bu gölgeleri dağıtmanın yolu mağduru değil; faili dönüştürmektir.
Çünkü görmezden geldiğiniz her hayvana şiddet,
Susarak izlediğiniz her zorba çocuk,
Koruyamadığınız her kadın…
Günün sonunda aynı trajedinin farklı perdeleridir.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.