Çanakkale Haber

Taner ARÇUKOĞLU
Köşe Yazarı
Taner ARÇUKOĞLU
 

Siyasi Ahlaksızlar...

Siyasetçiler, bir “ahlâk filozofu” veya bir “ahlâk vaizi” değildir; unutmamak gerekir ki onlar da bir insandır.Hataları, zayıflıkları, beklentileri tabi ki olacaktır ama onlarında akıllarından çıkarmamaları gereken bir gerçek ise ; siyasetçinin tek amacı ,ülkesi ve halkı  için faydalı olanı bulmaya ve yapmaya çalışarak  halkına hizmet etmektir.  Siyasal ahlâkı; diğer ahlâki değerlerden ayıran temel özellik, siyasi oluşum ve misyon üstlenmiş kişilerin, temsil ettiği topluluğun ahlâk yapısına uyumlu olduğu anlamına gelmesidir. Bu yüzden siyasi kişi ve öncülerin, toplumların takdirini kazanacak evrensel ahlâki kültüre sahip olmaları gibi bir zorunlulukları vardır. Siyasiler hem kendi  sıkıntılarını hem de toplumda mevcut olan sorunları,  evrensel ahlâk çerçevesine bağlı bilgi, kültür ve donanımla birlikte, iyi bir vicdan sahibi olmalarıyla aşmaları mümkündür.  Kültür seviyesi düşük, daha az gelişmiş toplumlarda, genelde siyaset yapan bir  düşüncenin ahlâksızlık yaptığının farkında olmadan yada bilerek  aynı siyasileri desteklemeyi sürdürmeleri, toplumun ahlâk niteliğini ciddi seviyede düşürmektedir.Bu nedenle toplum ve ülkeyi yöneten ya da yönetmeye aday olan siyasilerin, hem toplumun temsiliyeti açısından, hem de genel ahlâk kuralları gereği evrensel ahlak felsefesine inanıp, bu kültüre göre hareket etmeleri gerekir. Bunun yerine megolaman bir anlayışla kendi dini, inanç, ırk yerel değerlerinin ve düşünce yapısının herkesten üstün olduğuna inanıp, bunu topluma empoze etmeye çalışan siyasetçiler siyasal olarak en ahlâksız kişilerdir. Siyasi ahlâksızlıkların en çok yaşandığı düşünce yapılarıysa din, ırk ve maddi varlıklara tapınan, herşeyi kendine hak gören, temsil ettiği halkın dan da üstün olduğunu düşünen karaktere sahip siyasi oluşum ve bireylerde görülen bir durumdur. Yani, herşeyi kendisine bağlayan otoriter yada tek adam olma hegomanyası olmayan, yani, ben bilmiyordum diyerek  kişisel ve siyasi sorumluluğa sahip olmadığı için araştırma, sorgulama, evrensel hukuk, ahlak, halkın menfaati gibi şeyleri düşünmeyen,  yani , kişisel hırsları ve ülke menfaatini birbirine karıştırmayan, kendi ideolojisine  ulaşmak için halkı ve ülkeyi maceradan maceraya sürüklemeyen, yani sadece kendi dini, kendi bilgisi, kendi yakını yada yandaşını doğru hak görmeyen kişi, Yani kişisel  çekişme içine girmeden dedikodu ötesine geçmeyen sözlere araştırmadan toplum önüne çıkıp  bir değerlendirme yapmadan önce ağzından çıkana dikkat eden, yani  soran sorgulayan olmalı '' bin düşünüp, bir söz etmeli.'' Yani  emeğe saygı duyan  insan emek ve değerini tüketmeyen değerlere sahip olabilmeli... Unutmamalı ki o bu milletin temsilcisi... . Ülkemizin siyasi geçmişine bakınca daha çok yazabiliriz.Halk unutuyor denilse de bu sözü çok doğru bulmuyorum.Bu halk herşeyi gayet iyi hatırlar ama sadece günü gelince cevabını verir. Dedik ya siyasetçilerde bir insan ve kendini eğitebilen, yeniliğe gelişime açık araştıran ,sorgulayan siyasetçilerde,  toplumsal ve kültürel geriliğin farkında olup, bunun aşılması için gerekli yeniliklerin yapılmasına inanıp, çağdaş eğitim ve demokratik toplumsal sözleşmeleri yapan siyasilerin, siyasal ahlâksızlığa düştükleri ise nadir olarak görülür. Bu bakımdan siyasal kişilerin düşünce yapılarındaki mantalite aynı zamanda toplumların ahlâk niteliklerini belirlemektedir.  Ahlâk olgusu; dünyanın her yerinde insanların yaşadığı sosyal koşullar içerisinde düşünerek var ettikleri yaşam değerleridir. Bu bakımdan her sosyal toplum kendi doğal özgünlüğü içerisinde bir ahlâk anlayışı icat emiştir. Onun içindir ki, ahlâk her zaman görecelilik taşımaktadır. Yine de ahlâk; her ne kadar kişi ve toplumdan topluma görecelilik taşısa da, evrensel olarak herkesin kabul edip uyması gereken bir tanımının olduğu akıllardan çıkarılmaması gerekir. Ve evrensel Ahlâk kuralını şu şekilde özetlemek mümkündür. Evrensel Ahlâk Kuralı; kişi, grup, toplum ve ülke olarak hangi koşullarda olunursa olunsun, siyasi, dini, maddi ve kültürel olarak her türlü haksızlık, ukalalık ve kompleksten uzak; çevre ve dünya toplumlarıyla ortaklaşacak düşüncelere sahip olmak demektir. İçerdiği önemli noktalarsa şöyledir. Uzak ya da yakın, birlikte veya ayrı şekilde yaşayan insan topluluklarına karşı dışlayıcı, aşağılamak, hakir görmek, kendi düşüncesini hak ve üstün, diğerini kötü olarak niteleyen tüm siyasi anlayışlardan uzak durmakla, ancak evrensel ortak ahlâka sahip olunabilinir. Bunun yerine sürekli kendi değerlerinin her herkesten üstün olduğunu düşünerek direkt ve dolaylı olarak bunun uygulanmasına çalışmak, o toplum ve siyasilerin en büyük ahlâksızlık yaptığı anlamına gelir.  Gerçek evrensel ahlâka inanmış siyasiler ise, dünyadaki tüm farlılıkların insanlık için bir değeri olduğunu düşünür. En ufak bir üstünlük farkı gözetmeden herkese saygı duyup, dünya uluslarıyla insancıl barışı temin etmek için ortak evrensel ahlâk felsefesine inanarak siyaset yürütür. Asırlar boyu çatışarak yaşayan bu egoist bencil ahlâki yapının önüne geçmek için, evrensel hukuk ve evrensel ahlak kurallarını çekincesiz ve ön şartsız kabul edip uygulamakla mümkündür.  Unutulmamalıdır ki ;  siyasal ahlâk ve ahlâksızlığın sadece bireylerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda toplumu şekillendirdiği için, siyasilerin her türlü olumsuzluk ve ahlâksızlıkları sonunda halka mal olup, toplum ahlâken niteliksizleşmektedir. Birey ve toplumlar; siyasilerin bu ahlâksızlıklarına ortak olmamak veya bundan kendilerini korumaları için, bilinçli ve duyarlı olmaları şattır. Demokratik hak dediğiğimiz seçme hakkını, sorgulama ve bilgi isteme,  ve şikayet etme, eylemler ve yasal örgütlenmelerle sesini dururmaları tepkilerini göstermeleri gerekir.Sessiz kalmak ya da küçük çıkar hesapları yaparak siyasilerin arkasından alkış tutmak, siyasilerin tüm ahlâksızlıklarını onaylamak anlamına geldiği için, bu tür toplumlarında  iyi bir ahlâka sahip olduğunu asla iddia edemeyiz.... 
Ekleme Tarihi: 03 Temmuz 2019 - Çarşamba
Taner ARÇUKOĞLU

Siyasi Ahlaksızlar...

Siyasetçiler, bir “ahlâk filozofu” veya bir “ahlâk vaizi” değildir; unutmamak gerekir ki onlar da bir insandır.Hataları, zayıflıkları, beklentileri tabi ki olacaktır ama onlarında akıllarından çıkarmamaları gereken bir gerçek ise ; siyasetçinin tek amacı ,ülkesi ve halkı  için faydalı olanı bulmaya ve yapmaya çalışarak  halkına hizmet etmektir. 

Siyasal ahlâkı; diğer ahlâki değerlerden ayıran temel özellik, siyasi oluşum ve misyon üstlenmiş kişilerin, temsil ettiği topluluğun ahlâk yapısına uyumlu olduğu anlamına gelmesidir. Bu yüzden siyasi kişi ve öncülerin, toplumların takdirini kazanacak evrensel ahlâki kültüre sahip olmaları gibi bir zorunlulukları vardır.
Siyasiler hem kendi  sıkıntılarını hem de toplumda mevcut olan sorunları,  evrensel ahlâk çerçevesine bağlı bilgi, kültür ve donanımla birlikte, iyi bir vicdan sahibi olmalarıyla aşmaları mümkündür. 

Kültür seviyesi düşük, daha az gelişmiş toplumlarda, genelde siyaset yapan bir  düşüncenin ahlâksızlık yaptığının farkında olmadan yada bilerek  aynı siyasileri desteklemeyi sürdürmeleri, toplumun ahlâk niteliğini ciddi seviyede düşürmektedir.Bu nedenle toplum ve ülkeyi yöneten ya da yönetmeye aday olan siyasilerin, hem toplumun temsiliyeti açısından, hem de genel ahlâk kuralları gereği evrensel ahlak felsefesine inanıp, bu kültüre göre hareket etmeleri gerekir.
Bunun yerine megolaman bir anlayışla kendi dini, inanç, ırk yerel değerlerinin ve düşünce yapısının herkesten üstün olduğuna inanıp, bunu topluma empoze etmeye çalışan siyasetçiler siyasal olarak en ahlâksız kişilerdir.
Siyasi ahlâksızlıkların en çok yaşandığı düşünce yapılarıysa din, ırk ve maddi varlıklara tapınan, herşeyi kendine hak gören, temsil ettiği halkın dan da üstün olduğunu düşünen karaktere sahip siyasi oluşum ve bireylerde görülen bir durumdur.
Yani,
herşeyi kendisine bağlayan otoriter yada tek adam olma hegomanyası olmayan,
yani, ben bilmiyordum diyerek  kişisel ve siyasi sorumluluğa sahip olmadığı için araştırma, sorgulama, evrensel hukuk, ahlak, halkın menfaati gibi şeyleri düşünmeyen, 
yani , kişisel hırsları ve ülke menfaatini birbirine karıştırmayan, kendi ideolojisine  ulaşmak için halkı ve ülkeyi maceradan maceraya sürüklemeyen,
yani sadece kendi dini, kendi bilgisi, kendi yakını yada yandaşını doğru hak görmeyen kişi,
Yani kişisel  çekişme içine girmeden dedikodu ötesine geçmeyen sözlere araştırmadan toplum önüne çıkıp  bir değerlendirme yapmadan önce ağzından çıkana dikkat eden, yani  soran sorgulayan olmalı '' bin düşünüp, bir söz etmeli.''
Yani  emeğe saygı duyan  insan emek ve değerini tüketmeyen değerlere sahip olabilmeli...
Unutmamalı ki o bu milletin temsilcisi...
.
Ülkemizin siyasi geçmişine bakınca daha çok yazabiliriz.Halk unutuyor denilse de bu sözü çok doğru bulmuyorum.Bu halk herşeyi gayet iyi hatırlar ama sadece günü gelince cevabını verir.
Dedik ya siyasetçilerde bir insan ve kendini eğitebilen, yeniliğe gelişime açık araştıran ,sorgulayan siyasetçilerde,  toplumsal ve kültürel geriliğin farkında olup, bunun aşılması için gerekli yeniliklerin yapılmasına inanıp, çağdaş eğitim ve demokratik toplumsal sözleşmeleri yapan siyasilerin, siyasal ahlâksızlığa düştükleri ise nadir olarak görülür.
Bu bakımdan siyasal kişilerin düşünce yapılarındaki mantalite aynı zamanda toplumların ahlâk niteliklerini belirlemektedir. 

Ahlâk olgusu; dünyanın her yerinde insanların yaşadığı sosyal koşullar içerisinde düşünerek var ettikleri yaşam değerleridir. Bu bakımdan her sosyal toplum kendi doğal özgünlüğü içerisinde bir ahlâk anlayışı icat emiştir. Onun içindir ki, ahlâk her zaman görecelilik taşımaktadır.
Yine de ahlâk; her ne kadar kişi ve toplumdan topluma görecelilik taşısa da, evrensel olarak herkesin kabul edip uyması gereken bir tanımının olduğu akıllardan çıkarılmaması gerekir. Ve evrensel Ahlâk kuralını şu şekilde özetlemek mümkündür.
Evrensel Ahlâk Kuralı; kişi, grup, toplum ve ülke olarak hangi koşullarda olunursa olunsun, siyasi, dini, maddi ve kültürel olarak her türlü haksızlık, ukalalık ve kompleksten uzak; çevre ve dünya toplumlarıyla ortaklaşacak düşüncelere sahip olmak demektir. İçerdiği önemli noktalarsa şöyledir.
Uzak ya da yakın, birlikte veya ayrı şekilde yaşayan insan topluluklarına karşı dışlayıcı, aşağılamak, hakir görmek, kendi düşüncesini hak ve üstün, diğerini kötü olarak niteleyen tüm siyasi anlayışlardan uzak durmakla, ancak evrensel ortak ahlâka sahip olunabilinir.
Bunun yerine sürekli kendi değerlerinin her herkesten üstün olduğunu düşünerek direkt ve dolaylı olarak bunun uygulanmasına çalışmak, o toplum ve siyasilerin en büyük ahlâksızlık yaptığı anlamına gelir. 

Gerçek evrensel ahlâka inanmış siyasiler ise, dünyadaki tüm farlılıkların insanlık için bir değeri olduğunu düşünür. En ufak bir üstünlük farkı gözetmeden herkese saygı duyup, dünya uluslarıyla insancıl barışı temin etmek için ortak evrensel ahlâk felsefesine inanarak siyaset yürütür.

Asırlar boyu çatışarak yaşayan bu egoist bencil ahlâki yapının önüne geçmek için, evrensel hukuk ve evrensel ahlak kurallarını çekincesiz ve ön şartsız kabul edip uygulamakla mümkündür. 

Unutulmamalıdır ki ;  siyasal ahlâk ve ahlâksızlığın sadece bireylerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda toplumu şekillendirdiği için, siyasilerin her türlü olumsuzluk ve ahlâksızlıkları sonunda halka mal olup, toplum ahlâken niteliksizleşmektedir.
Birey ve toplumlar; siyasilerin bu ahlâksızlıklarına ortak olmamak veya bundan kendilerini korumaları için, bilinçli ve duyarlı olmaları şattır. Demokratik hak dediğiğimiz seçme hakkını, sorgulama ve bilgi isteme,  ve şikayet etme, eylemler ve yasal örgütlenmelerle sesini dururmaları tepkilerini göstermeleri gerekir.Sessiz kalmak ya da küçük çıkar hesapları yaparak siyasilerin arkasından alkış tutmak, siyasilerin tüm ahlâksızlıklarını onaylamak anlamına geldiği için, bu tür toplumlarında  iyi bir ahlâka sahip olduğunu asla iddia edemeyiz.... 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.