ÇANAKKALE'ye Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun geleceği gün, sağlık çalışanları tüm Türkiye'de olduğu gibi iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Eyleme destek veren Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Bakan Müezzinoğlu'nu sağlık çalışanlarının sorunlarını anlamaktan, kavramaktan uzak olmakla eleştirdi.   Sağlıkçılar, ek ödemelerin emekliliğe yansıması, fiili hizmet zammı, çalışanlara yönelik şiddetin ve itibarsızlaştırmanın son bulması, esnek çalışma şartlarını gerekçe göstererek tüm Çanakkale'de de bir günlük iş bırakma eylemine gitti. Çanakkale Devlet Hastanesi önünde toplanarak, Cumhuriyet Meydanı'na yürüyen beyaz önlüklüler, bugün (Cuma) 16.00 sıralarında Çanakkale'ye gelmesi beklenen Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'na çağrıda bulunarak isteklerini iletti.   Çanakkale Tabip Odası Genel Sekreteri İlhan Pirinççiler burada yaptığı konuşmasında, "Bakanlığa çağrımızdır, aile hekimlerine ve tüm birinci basamak çalışanlarına başta cumartesi günleri çalışma olmak üzere her türlü esnek ve angarya çalışma şekillerini zorlamayınız. Ocak ayı başından beri her Cumartesi günü olduğu gibi, 14 Mart'ta da aile hekimlerinin ve Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının nöbet direnişinin süreceğini buradan bir kez daha hatırlatıyoruz. Acil servislerdeki ve 112 ambulans hizmetlerindeki aşırı talebi ve kötü, yanlış kullanımı önleyecek tedbirleri bir an önce alınız. Tüm bunları yaparken, başta Türk Tabipler Birliği olmak üzere sağlık alanındaki tüm meslek örgütleri, sendikalar, dernekler ile birlikte hareket ediniz" dedi.   BAKAN MÜEZZİNOĞLU'NA YÜKLENDİ   Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk da adına sendika deyip de sağlık çalışanlarının problemlerinin gündeme geldiği bir eyleme katılmayanları şiddetle kınadığını belirtip, "Hangi sendikanın, derneğin üyesi olursa olsun birlik ve beraberlik önemli bir görüntüdür. Birilerini ürkütecek, belki de kendine getirecek bir görüntüdür. Bu birlikteliğin bu kalabalıkların her alanda arttırılması lazım. Basın açıklamasıyla sağlık çalışanlarının problemleri tek tek anlatıldı. İyi hizmet zammından maaşa, can güvenliğine, döner sermayelerin emekliliğe yansımamasına kadar onlarca problem var. Ama öyle bir bakan var ki, nasıl bir bakanlık yapıyor? Kimleri yönetiyor, yönettiği insanların problemleri nelerdir, bunlar neden bugün alanlara çıkıyor, eylem yapıyor, bunu dahi anlamaktan, kavramaktan uzak bir sağlık bakanı maalesef bu ülkeyi yönetiyor. Sağlık, paralı hale getiriliyor. Bütün vatandaşlarımız açısından sağlık neredeyse özelleştirilmek üzere. Vatandaşlarımızın da bu kurulan tezgahı, tuzağı çok iyi görebilmesi değerlendirebilmesi lazım. Dün, hiç para ödemeden gidilen özel hastanelere, bugün çok ciddi katkı payları ödeyerek gidebilir hale geldik. İlaca, muayeneye katkı payı veriyoruz. Bunlar daha da arttırılabilir mevzuata göre. Bunlar, hani o 'garip, guraba' denilen bütün vatandaşlarımızı ilgilendiren bir durumdur. Bu sebeple sağlık çalışanlarının haklı feryadını, taleplerini cesurca ortaya koyan bütün sendikalarımızı, derneklerimizi, sivil toplum örgütlerimizi Türkiye Kamu-Sen adına tebrik ediyorum" diye konuştu.