Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

YANLIŞ YERE TAKMIŞSIN BE KARDEŞİM!

ABD, 2002 yılı Kasım ayında Siyasal İslamcılara, “Ilımlı İslam” maskesi verdi! Oval Ofiste parti kurma iznini alan Siyasal İslamcılar, maskeyi takınca Ulus Devletlerin yıkılmasını, devletin ekonomiye hiçbir katkısının olmamasını, Türk Ordusunu güçsüzleştirmeyi, CIA elemanı FETÖ ile işbirliğini, en stratejik tesislerimizin bile özelleştirilmesini, sanayide ve tarımda üretimi durdurmayı, istihdam yaratmak yerine ithalat ekonomisini ve parayı betona gömmeyi kabul etmiş oldular. Siyasal İslamcılar, gömleklerini çıkartıp, demokrat desenli, özgürlükçü iplikle dokunmuş AB’ci ve İsrail’ci terzilerin diktiği Ilımlı İslam gömleği giydiler ve ABD’nin kendilerine verdiği maskenin kopyasını da Türk Milletine dağıttılar. Dağıttılar dağıtmasına da, maskelerin ağız ve burnu kapatacak şekilde takılmasını öğütlemek yerine, uyku maskesi gibi gözlerinin üzerine takmalarını söylediler. Böylelikle Türk Milleti hiçbir şeyi göremeyecek, “Kör Dilenci” gibi dolaşacak ve kendisine ne söylenirse ona inanacak, ne verilirse onunla yetinecekti. Aynı maskelerin kalitelilerinden, kendilerini muhalefet partisi zannedenlere de taktılar, onlarınki yalnızca ağızlarını kapatmak içindi! Salıları hariç. Yıllar, gerçekleri göremeden, söylenenlere inanarak geldi, geçti. “Bunlar Müslüman çocuklardır, çalmazlar. Çalsalar bile İslam Devleti için Besmele ile çalarlar” veya “Evet çalıyorlar ama çalışıyorlar” gibi, namuslu hiçbir kimsenin kabul edemeyeceği, rezilliğin propaganda olarak kullanılması sonucu, ciddi hiçbir itirazla karşılaşmadılar. Türk Demokrasi tarihinin en uzun dönemi olan 18 yıl, tek başına iktidar yönetiminde yaşandı. Çoban Ateşi Hareketi öncüleri olarak, baktık ki, bizler müdahale etmesek bu uyuma hali devam edecek! Tüm ülkede “Maskeni Düzgün Tak Be Kardeşim” kampanyası başlattık. İnsanlar maskelerini düzgün takınca, gözleri açıldı! Bir baktılar ki kıçlarında donları bile kalmamış. Cumhuriyetin tüm eserleri satılmış. Herkes boğazına kadar borçlanmış. Kasamız tam takır, borcumuz dört kat artmış. Türk Ordusunun Atatürkçü Komutanları gitmiş yerlerine yobaz dostu komutanlar gelmiş, Bankalarımız yabancıların olmuş, Askeri tesisler Araplara, varlıklarımız damada, vakıflarımız oğlana verilmiş. Türk Milleti fakirleşmiş ama yönetenler dünyanın en zengin kişileri arasına girmişler! Maskeyi doğru yere takınca, insanlar gördükleri rezillikler karşısında dillerini yutmaya kalktılar ama hemen yetiştik ve “Aman diliniz yutup susmayın, aksine daha fazla konuşun. Konuştukça açılırsınız” dedik. İnsanlar bizi dinledi ve konuşmaya başladı. İnsanlarımız konuşmaya başlayınca, bizler de yeni yeni olaylara şahit olduk! Örneğin, yönetenlerimizin yurtdışında milyarlarca dolar servetleri varmış! Malta ve MAN Adalarında milyonlarca avroları, onlarca gemi filoları varmış! Türk Hazinesi, ailenin bankamatiği olmuş! En önemlisi, yönetenlerin çok beceriksiz, yeteneksiz olduklarını gördüler. Maske dağıtımını bile ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Türk Milletinin Belediyelere bağış yapmasını engellediler. Fakir insanlarımıza ücretsiz yemek dağıtan Aşevlerinin paralarına el koydular. Sokağa çıkma yasağının vatandaşlara zamanında duyurulmasını bile beceremediler. Türk Milleti tüm bunları görünce iyice uyandı ve bir daha hem uyumamaya, uyku sırasında dahi tek gözlerini açık tutmaya, hem de maskelerini düzgün takmaya karar verdi. Bundan böyle, hiçbir çakal Türk Milletini kandıramaz. Çünkü Çoban Ateşi var. Türk Milletine düşman olanlar iyi bilmeli ki Çoban Ateşi hiç sönmeyecek… Sağlık ve başarı dileklerimle 12 Nisan 2020 Rifat Serdaroğlu
Ekleme Tarihi: 09 Nisan 2020 - Perşembe
Rıfat SERDAROĞLU

YANLIŞ YERE TAKMIŞSIN BE KARDEŞİM!

ABD, 2002 yılı Kasım ayında Siyasal İslamcılara, “Ilımlı İslam” maskesi verdi! Oval Ofiste parti kurma iznini alan Siyasal İslamcılar, maskeyi takınca Ulus Devletlerin yıkılmasını, devletin ekonomiye hiçbir katkısının olmamasını, Türk Ordusunu güçsüzleştirmeyi, CIA elemanı FETÖ ile işbirliğini, en stratejik tesislerimizin bile özelleştirilmesini, sanayide ve tarımda üretimi durdurmayı, istihdam yaratmak yerine ithalat ekonomisini ve parayı betona gömmeyi kabul etmiş oldular.

Siyasal İslamcılar, gömleklerini çıkartıp, demokrat desenli, özgürlükçü iplikle dokunmuş AB’ci ve İsrail’ci terzilerin diktiği Ilımlı İslam gömleği giydiler ve ABD’nin kendilerine verdiği maskenin kopyasını da Türk Milletine dağıttılar.

Dağıttılar dağıtmasına da, maskelerin ağız ve burnu kapatacak şekilde takılmasını öğütlemek yerine, uyku maskesi gibi gözlerinin üzerine takmalarını söylediler. Böylelikle Türk Milleti hiçbir şeyi göremeyecek, “Kör Dilenci” gibi dolaşacak ve kendisine ne söylenirse ona inanacak, ne verilirse onunla yetinecekti. Aynı maskelerin kalitelilerinden, kendilerini muhalefet partisi zannedenlere de taktılar, onlarınki yalnızca ağızlarını kapatmak içindi! Salıları hariç.

Yıllar, gerçekleri göremeden, söylenenlere inanarak geldi, geçti. “Bunlar Müslüman çocuklardır, çalmazlar. Çalsalar bile İslam Devleti için Besmele ile çalarlar” veya “Evet çalıyorlar ama çalışıyorlar” gibi, namuslu hiçbir kimsenin kabul edemeyeceği, rezilliğin propaganda olarak kullanılması sonucu, ciddi hiçbir itirazla karşılaşmadılar. Türk Demokrasi tarihinin en uzun dönemi olan 18 yıl, tek başına iktidar yönetiminde yaşandı.

Çoban Ateşi Hareketi öncüleri olarak, baktık ki, bizler müdahale etmesek bu uyuma hali devam edecek! Tüm ülkede “Maskeni Düzgün Tak Be Kardeşim” kampanyası başlattık. İnsanlar maskelerini düzgün takınca, gözleri açıldı! Bir baktılar ki kıçlarında donları bile kalmamış. Cumhuriyetin tüm eserleri satılmış. Herkes boğazına kadar borçlanmış. Kasamız tam takır, borcumuz dört kat artmış. Türk Ordusunun Atatürkçü Komutanları gitmiş yerlerine yobaz dostu komutanlar gelmiş, Bankalarımız yabancıların olmuş, Askeri tesisler Araplara, varlıklarımız damada, vakıflarımız oğlana verilmiş. Türk Milleti fakirleşmiş ama yönetenler dünyanın en zengin kişileri arasına girmişler!

Maskeyi doğru yere takınca, insanlar gördükleri rezillikler karşısında dillerini yutmaya kalktılar ama hemen yetiştik ve “Aman diliniz yutup susmayın, aksine daha fazla konuşun. Konuştukça açılırsınız” dedik. İnsanlar bizi dinledi ve konuşmaya başladı.

İnsanlarımız konuşmaya başlayınca, bizler de yeni yeni olaylara şahit olduk! Örneğin, yönetenlerimizin yurtdışında milyarlarca dolar servetleri varmış! Malta ve MAN Adalarında milyonlarca avroları, onlarca gemi filoları varmış! Türk Hazinesi, ailenin bankamatiği olmuş!

En önemlisi, yönetenlerin çok beceriksiz, yeteneksiz olduklarını gördüler. Maske dağıtımını bile ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Türk Milletinin Belediyelere bağış yapmasını engellediler. Fakir insanlarımıza ücretsiz yemek dağıtan Aşevlerinin paralarına el koydular. Sokağa çıkma yasağının vatandaşlara zamanında duyurulmasını bile beceremediler.

Türk Milleti tüm bunları görünce iyice uyandı ve bir daha hem uyumamaya, uyku sırasında dahi tek gözlerini açık tutmaya, hem de maskelerini düzgün takmaya karar verdi.

Bundan böyle, hiçbir çakal Türk Milletini kandıramaz. Çünkü Çoban Ateşi var. Türk Milletine düşman olanlar iyi bilmeli ki Çoban Ateşi hiç sönmeyecek…

Sağlık ve başarı dileklerimle 12 Nisan 2020 Rifat Serdaroğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.