Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

SARAY YÖNETİMİ DÖVİZ VE FAİZİN TÜM YÜKÜNÜ, MİLLETİN SIRTINA BİNDİRDİ…

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün akşam açıkladığı faize kur garantisi, piyasalarda tüm dengeleri alt üst etti. İstikrarsız bir şekilde yükselen döviz kuru, bu kez yine öngörülmeyen bir şekilde düşüşe geçti.  Döviz kurlarında ve piyasalarda fiyatların ani bir şekilde yükselmesi de, ani bir şekilde düşmesi de istikrarsızlık göstergesidir ve sağlıklı değildir. Dövizde son 4 ayda yaşanan spekülatif yükselişin normal şartlarda faiz artışı ve bütçeden tasarruflarla engellenmesi gerekirken, Saray Yönetimi, faize kur garantisi vererek üstü kapalı faiz artırımı yaptı. Bu kur garantisinin bütün yükü ve riskleri Hazine’nin üstüne yıkıldı. Alınan bu karar, Türk Milletinin tamamına üç haneli enflasyon olarak yansıyacaktır. Hazinenin, dolayısı ile Türk milletinin sırtındaki, kur garantili, otoyollar, köprüler, havaalanları, şehir hastanelere, şimdi de kur garantili faiz yükü binmiştir. Faiz, borç alanla borç veren arasındaki bir fiyattır. Başka bir ifade ile,  mevduat sahibi ile banka arasında ve kredi alanla banka arasındaki fiyattır. Şimdi devlet mevduat sahibine diyor ki, “Sen paranı Türk Lirası ile bankaya yatır. Faiz ne kadar düşük olursa olsun fark etmez, dönem sonunda döviz kuru ne kadar arttıysa, aradaki farkı ben vereceğim” diyor.  Faizi ödemesi gereken bankalar ve kredi kullanan işadamları yerine, bu parayı Hazine’ye ve Türk Milletine ödetiyor. Bir taraftan “Eyyy TÜSİAD biz sizin cibilliyetinizi…” derken, diğer taraftan bankalar ve kredi kullanan işadamlarının üzerindeki tüm riskleri milletin sırtına yükledi. Belli ki, döviz kurundaki büyük artışlar dış borcu bulunan bankalar ve özel sektörü uçurumun kenarına getirmiş. Şimdi bankalar ve dış borcu bulunan özel sektör şirketleri kurtarılmaya çalışılıyor. Bedeli de Türk Hazinesinin iflası olarak ödenecek.  Bir de şunu hatırlatalım. Saray yönetimi ve yandaşları, bundan iki gün öncesine kadar “Kuru bilinçli olarak yükseltiyoruz. İhracata dayalı yerli ve milli Türk modeli uygulayacağız” derken ani bir U dönüşü çektiler. Hiçbir dayanağı olmayan yüksek kura dayalı Türk Modeli hayallerinin ömrü nasıl kısa olduysa, bu modelin ömrü de o kadar kısa olacaktır. Bu modelde ısrar edilirse neler olacağını özetleyelim. Bankalar mevduata düşük faiz verecek. Aratan kur farkını Hazine bütçede olmayan para ile karşılamaya çalışacak. Ya bugünden çok daha yüksek faizle borçlanarak ve bu borcu Türk Milletinden toplayacağı vergilerle ödeyecek. Ya da dönüp Merkez Bankasına para bas bana ver diyecek. Bunların her ikisi de üç haneli enflasyon demektir.  AKP iktidarının ekonomide teknik olarak alacağı hiçbir önlem kalmamıştır. Biran önce bırakıp gitmelidirler. Bu kısa dönemde yapılması gereken şey ise faizi yükseltip bütçe harcamalarını kısıp piyasaların sakinleşmesini sağlamaktır. Ama Saray iktidarından bunu beklemek boş bir hayaldir.                                                                     Çare Türk Milletinin ayağa kalkmasıdır.                                                                                                                    DOĞRU PARTİ BAŞKANLIK DİVANI
Ekleme Tarihi: 21 Aralık 2021 - Salı
Rıfat SERDAROĞLU

SARAY YÖNETİMİ DÖVİZ VE FAİZİN TÜM YÜKÜNÜ, MİLLETİN SIRTINA BİNDİRDİ…

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün akşam açıkladığı faize kur garantisi, piyasalarda tüm dengeleri alt üst etti. İstikrarsız bir şekilde yükselen döviz kuru, bu kez yine öngörülmeyen bir şekilde düşüşe geçti. 
Döviz kurlarında ve piyasalarda fiyatların ani bir şekilde yükselmesi de, ani bir şekilde düşmesi de istikrarsızlık göstergesidir ve sağlıklı değildir. Dövizde son 4 ayda yaşanan spekülatif yükselişin normal şartlarda faiz artışı ve bütçeden tasarruflarla engellenmesi gerekirken, Saray Yönetimi, faize kur garantisi vererek üstü kapalı faiz artırımı yaptı. Bu kur garantisinin bütün yükü ve riskleri Hazine’nin üstüne yıkıldı. Alınan bu karar, Türk Milletinin tamamına üç haneli enflasyon olarak yansıyacaktır.
Hazinenin, dolayısı ile Türk milletinin sırtındaki, kur garantili, otoyollar, köprüler, havaalanları, şehir hastanelere, şimdi de kur garantili faiz yükü binmiştir.
Faiz, borç alanla borç veren arasındaki bir fiyattır. Başka bir ifade ile,  mevduat sahibi ile banka arasında ve kredi alanla banka arasındaki fiyattır. Şimdi devlet mevduat sahibine diyor ki, “Sen paranı Türk Lirası ile bankaya yatır. Faiz ne kadar düşük olursa olsun fark etmez, dönem sonunda döviz kuru ne kadar arttıysa, aradaki farkı ben vereceğim” diyor.  Faizi ödemesi gereken bankalar ve kredi kullanan işadamları yerine, bu parayı Hazine’ye ve Türk Milletine ödetiyor.
Bir taraftan “Eyyy TÜSİAD biz sizin cibilliyetinizi…” derken, diğer taraftan bankalar ve kredi kullanan işadamlarının üzerindeki tüm riskleri milletin sırtına yükledi. Belli ki, döviz kurundaki büyük artışlar dış borcu bulunan bankalar ve özel sektörü uçurumun kenarına getirmiş. Şimdi bankalar ve dış borcu bulunan özel sektör şirketleri kurtarılmaya çalışılıyor. Bedeli de Türk Hazinesinin iflası olarak ödenecek. 
Bir de şunu hatırlatalım. Saray yönetimi ve yandaşları, bundan iki gün öncesine kadar “Kuru bilinçli olarak yükseltiyoruz. İhracata dayalı yerli ve milli Türk modeli uygulayacağız” derken ani bir U dönüşü çektiler. Hiçbir dayanağı olmayan yüksek kura dayalı Türk Modeli hayallerinin ömrü nasıl kısa olduysa, bu modelin ömrü de o kadar kısa olacaktır.
Bu modelde ısrar edilirse neler olacağını özetleyelim. Bankalar mevduata düşük faiz verecek. Aratan kur farkını Hazine bütçede olmayan para ile karşılamaya çalışacak. Ya bugünden çok daha yüksek faizle borçlanarak ve bu borcu Türk Milletinden toplayacağı vergilerle ödeyecek. Ya da dönüp Merkez Bankasına para bas bana ver diyecek. Bunların her ikisi de üç haneli enflasyon demektir. 
AKP iktidarının ekonomide teknik olarak alacağı hiçbir önlem kalmamıştır. Biran önce bırakıp gitmelidirler. Bu kısa dönemde yapılması gereken şey ise faizi yükseltip bütçe harcamalarını kısıp piyasaların sakinleşmesini sağlamaktır. Ama Saray iktidarından bunu beklemek boş bir hayaldir.                                                                     Çare Türk Milletinin ayağa kalkmasıdır.                                                                                                                   

DOĞRU PARTİ BAŞKANLIK DİVANI

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.