Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

KAMU DÜZENİ (İNTİZAM-I AMME)

        “Bir ülkede Kamu işlerinin en iyi biçimde yapılmasını, devletin içte ve dışta güven ve düzeni, bireyler arasındaki ilişkilerde dirliği sağlamaya yarayan kuralların tümüne Kamu Düzeni denir.” Türk Milletinin talihsizliği, Erdoğan anlayışındaki birinin Cumhurbaşkanı seçilmesidir! Daha büyük şanssızlığı ise, Erdoğan’ın Davutoğlu gibi birini Başbakan olarak atamasıdır! Türk Devlet yapısında, icranın yani yönetimin başı Başbakandır. Bakanların faaliyetlerinden, bürokrasinin eylemlerinden ve Kamu Düzeninin sağlanmasından Anayasaya, Yasalara ve Türk Milletine karşı o sorumludur. Kamu Düzenin sağlanamaması halinde, devletin çökeceği, sistemin işlemeyeceği tartışılmaz ve büyük bir kargaşa çıkacağı bir gerçektir. Bir parça sorumluluk bilinci taşıyan bir Başbakan, ülkenin herhangi bir köyünde veya mezrasında dahi Kamu Düzenini sağlayamıyorsa, derhal istifa etmelidir. Peki, Türkiye’nin tamamında “Kamu Düzeni” var mıdır? Beraberce bakalım; -Türkiye’yi tam 13 yıldır (Tüm Demokratik hayatımızın %20 si) tek başına AKP yönetiyor! -Türkiye’nin tamamında yaşayan vatandaşlarımızın “Can Güvenliği” var mı? Başbakan Davutoğlu, eşi ve çocukları özel otomobilleri ile korumasız olarak (Bizler gibi) Tunceli-Erzincan Devlet Yolunda seyahat edebilir mi? Ya da Diyarbakır, Mardin, Şırnak Hakkâri gibi illerimize bir gezi yapabilir mi? İstanbul’da bazı semtlerde tek başına dolaşıp, oralardaki camilerde yatsı namazı kılabilir mi? -Türkiye’nin tamamında vatandaşlar, sağlık hizmetini alabiliyorlar mı? Başbakan, Güneydoğu bölgemizde görevlendirilecek doktor bulabiliyor mu? Yoksa orada görevli doktorlarımız, can korkusuna bölgeden kaçıyorlar mı? Doktorlar, PKK Narko-Terör örgütü katilleri tarafından öldürülmüyor mu? -Çocuklarımız, Türkiye’nin tamamında eğitim alabiliyor mu? Özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde Öğretmenlerimizin can güvenliği sağlanıyor mu? Yoksa sahte evlilik yapma pahasına öğretmeler bölgeden kaçıyorlar mı? Okullar açık tutulabilecek mi? -“Komşularımızla sıfır sorun” politikasıyla başlayıp, sınırlarımızı beton duvarlarla çevirme noktasına kimler sayesinde ve nasıl geldik? Beton duvarlar can güvenliğimizi sağlayacak mı? -Doğu ve Güneydoğu’da yatırımlar tamamen durma noktasında! Esnaf, terör örgütü izin verdiğinde dükkânını açabildiği zaman siftah etmeden kapatır halde! Turizm durmuş, oteller bomboş! Bankalar yeni kredi vermiyor! Güneydoğu bölgemize gidecek Tırlara şoför bile bulunamıyor! -ABD, bölgedeki 900 personelini Türkiye’den çıkarma kararı aldı. Sizce neden? -Askerimizin kışlada, Polisimizin karakol ve zırhlı araçta dahi güvende olmadığı ve her gün şehitler verdiğimiz, sivillerin ve çocukların öldürüldüğü bir yerde, hangi geri zekâlı “Kamu Düzeninin” varlığından söz edebilir? Ülke bu haldeyken, hangi karaktere sahip biri, hiçbir şey olmamış gibi koltuğunda oturabilir? Nasıl biri, tüm bu felaketlerden tek başına sorumlu olduğu halde utanmadan, yüzü kızarmadan bu olayları görmezden gelebilir? Değerli Okurlar; Devlet Yönetecek kişide akıl, yürek, bilgi ve vatan sevgisi şarttır. Başka bir deyişle, uçurumun kenarında dans etmeye kalkan kişinin kanatları olması gerekir. Yoksa tepetaklak düşer! Devlet Adamı dediğiniz kişi, iktidarın gücüne kapılmaz. Kendisini her akşam sorgular. Başarılı olamadığı zaman ise, anında istifa eder ve köşesine çekilir. Gelişmiş demokrasilerde böyle olur. Fakat bizdeki siyasetçi takımının çoğunda “Salaklık Virüsü” vardır. Bu virüs tehlikelidir, çünkü hiçbir fiziksel temasa gerek kalmadan AIDS virüsünden daha hızlı yayılır. Ne yazık ki, bu virüs öldürücü değildir. Bu virüse kapılan yönetici tam bir salak olur ama yönettiği insanlar sürünürler. Benden söylemesi! Ne dersiniz, acaba bizde Kamu Düzeni var mı? Yoksa Kamuyu düzeltiyorlar mı? Sağlık ve başarı dileklerimle 05 Eylül 2015 Rifat Serdaroğlu
Ekleme Tarihi: 06 Eylül 2015 - Pazar
Rıfat SERDAROĞLU

KAMU DÜZENİ (İNTİZAM-I AMME)

 

 

 

 

“Bir ülkede Kamu işlerinin en iyi biçimde yapılmasını, devletin içte ve dışta güven ve düzeni, bireyler arasındaki ilişkilerde dirliği sağlamaya yarayan kuralların tümüne Kamu Düzeni denir.”

Türk Milletinin talihsizliği, Erdoğan anlayışındaki birinin Cumhurbaşkanı seçilmesidir! Daha büyük şanssızlığı ise, Erdoğan’ın Davutoğlu gibi birini Başbakan olarak atamasıdır!

Türk Devlet yapısında, icranın yani yönetimin başı Başbakandır.
Bakanların faaliyetlerinden, bürokrasinin eylemlerinden ve Kamu Düzeninin sağlanmasından Anayasaya, Yasalara ve Türk Milletine karşı o sorumludur.

Kamu Düzenin sağlanamaması halinde, devletin çökeceği, sistemin işlemeyeceği tartışılmaz ve büyük bir kargaşa çıkacağı bir gerçektir. Bir parça sorumluluk bilinci taşıyan bir Başbakan, ülkenin herhangi bir köyünde veya mezrasında dahi Kamu Düzenini sağlayamıyorsa, derhal istifa etmelidir.

Peki, Türkiye’nin tamamında “Kamu Düzeni” var mıdır? Beraberce bakalım;
-Türkiye’yi tam 13 yıldır (Tüm Demokratik hayatımızın %20 si) tek başına AKP yönetiyor!

-Türkiye’nin tamamında yaşayan vatandaşlarımızın “Can Güvenliği” var mı? Başbakan Davutoğlu, eşi ve çocukları özel otomobilleri ile korumasız olarak (Bizler gibi) Tunceli-Erzincan Devlet Yolunda seyahat edebilir mi?
Ya da Diyarbakır, Mardin, Şırnak Hakkâri gibi illerimize bir gezi yapabilir mi?
İstanbul’da bazı semtlerde tek başına dolaşıp, oralardaki camilerde yatsı namazı kılabilir mi?

-Türkiye’nin tamamında vatandaşlar, sağlık hizmetini alabiliyorlar mı? Başbakan, Güneydoğu bölgemizde görevlendirilecek doktor bulabiliyor mu? Yoksa orada görevli doktorlarımız, can korkusuna bölgeden kaçıyorlar mı? Doktorlar, PKK Narko-Terör örgütü katilleri tarafından öldürülmüyor mu?

-Çocuklarımız, Türkiye’nin tamamında eğitim alabiliyor mu? Özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde Öğretmenlerimizin can güvenliği sağlanıyor mu? Yoksa sahte evlilik yapma pahasına öğretmeler bölgeden kaçıyorlar mı?
Okullar açık tutulabilecek mi?

-“Komşularımızla sıfır sorun” politikasıyla başlayıp, sınırlarımızı beton duvarlarla çevirme noktasına kimler sayesinde ve nasıl geldik? Beton duvarlar can güvenliğimizi sağlayacak mı?

-Doğu ve Güneydoğu’da yatırımlar tamamen durma noktasında! Esnaf, terör örgütü izin verdiğinde dükkânını açabildiği zaman siftah etmeden kapatır halde! Turizm durmuş, oteller bomboş! Bankalar yeni kredi vermiyor!
Güneydoğu bölgemize gidecek Tırlara şoför bile bulunamıyor!

-ABD, bölgedeki 900 personelini Türkiye’den çıkarma kararı aldı. Sizce neden?

-Askerimizin kışlada, Polisimizin karakol ve zırhlı araçta dahi güvende olmadığı ve her gün şehitler verdiğimiz, sivillerin ve çocukların öldürüldüğü bir yerde, hangi geri zekâlı “Kamu Düzeninin” varlığından söz edebilir?

Ülke bu haldeyken, hangi karaktere sahip biri, hiçbir şey olmamış gibi koltuğunda oturabilir?
Nasıl biri, tüm bu felaketlerden tek başına sorumlu olduğu halde utanmadan, yüzü kızarmadan bu olayları görmezden gelebilir?

Değerli Okurlar;
Devlet Yönetecek kişide akıl, yürek, bilgi ve vatan sevgisi şarttır. Başka bir deyişle, uçurumun kenarında dans etmeye kalkan kişinin kanatları olması gerekir. Yoksa tepetaklak düşer!
Devlet Adamı dediğiniz kişi, iktidarın gücüne kapılmaz. Kendisini her akşam sorgular. Başarılı olamadığı zaman ise, anında istifa eder ve köşesine çekilir. Gelişmiş demokrasilerde böyle olur.
Fakat bizdeki siyasetçi takımının çoğunda “Salaklık Virüsü” vardır. Bu virüs tehlikelidir, çünkü hiçbir fiziksel temasa gerek kalmadan AIDS virüsünden daha hızlı yayılır. Ne yazık ki, bu virüs öldürücü değildir. Bu virüse kapılan yönetici tam bir salak olur ama yönettiği insanlar sürünürler. Benden söylemesi!
Ne dersiniz, acaba bizde Kamu Düzeni var mı? Yoksa Kamuyu düzeltiyorlar mı?

Sağlık ve başarı dileklerimle 05 Eylül 2015
Rifat Serdaroğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.