Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

İSTİKŞAFİ OY SAYIMI!

(İstikşafi; Yoklama, Keşfetme, Araştırma) Biz bu filmi daha önce defalarca gördük. Böyle muhalefet partileri oldukça, daha çok görürüz… 7 Haziran 2015’te Genel Seçimler yapıldı. AKP, ilk defa “Tek Başına” iktidar olamadı. Erdoğan, düşündü-düşündü ve seçimlerden tam 32 gün sonra (Otuz iki gün) yani, 9 Temmuz 2015’te AKP Genel Başkanı Davutoğlu’nu hükümeti kurmakla görevlendirdi! 32 gün sonra görevi alan Davutoğlu, “Arkadaşlar, ben biraz Bosna-Hersek civarında dolaşıp kafamı dağıtayım, dönünce hükümet işine bakarız” dedi. Dolaştı, gezdi geldi! Sonra lütfetti, “İstikşafi Görüşmelere” başladı. AKP ve CHP yetkilileri defalarca toplandılar, dağıldılar. Yattılar kalktılar, yine yattılar kalktılar! AKP beşiği salladı, muhalefet horul-horul uyudu! Sonuç; Yasal süre bitti, erken seçime gidildi! AKP-YSK-AA tezgahı kuruldu ve AKP yine tek başına iktidar oldu! Cumhuriyet rejimini sona erdirecek, referandum yapıldı! Erdoğan, henüz YSK referandum sonuçlarını açıklamadan konuştu; “Atı olan Üsküdar’ı geçti” dedi. Muhalefet Partileri sandık sonuçlarını gösteren ıslak imzalı tutanakları yine ve yeniden bir türlü toplayamadı! Hala horul-horul uyuyorlardı! Tek Adam rejimi resmen başladı. Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı; Artık sistem oturmuştu! AKP-YSK-AA ortaklığı tıkır-tıkır çalışıyordu! CHP Cumhurbaşkanı Adayı İnce; “Hiç meraklanmayın. Oyunuza sahip çıkacağız. YSK’da bir yanlışlık olursa, oraya 50 bin Avukat ile geleceğim” dedi. İYİ Parti Cumhurbaşkanı Adayı Akşener; “Rahat olun. YSK’nın önüne otururum. Oradan beni jiletle kazıyamazlar” dedi. (Bu ikili henüz, seçim kampanyaları için kendilerine Türk Milleti tarafından bağışlanan milyonların hesabını vermediler!) YSK, henüz seçim sonuçlarını açıklamadan, AA’nın verileriyle Erdoğan’ın kazandığı açıklandı! İnce ve 50 bin Avukat, buhar olup kayboldular. Elinde jiletle YSK’nın önüne gelen AKP’li bir imam, üşümesin diye yerden kazımak için Akşener’i aradı, bulamadı. O da kaybolmuştu! Sıra geldi 31 Mart Yerel Seçimlerine; AKP için İstanbul bir yana, tüm Türkiye bir yana idi! Kazanmak için tüm hazırlıklarını yaptılar! İstanbul bırakılamazdı. Kurmayı düşündükleri Federe İslam Devletinin Başkenti İstanbul olacaktı. İstanbul kaybedilirse, 25 senelik imparatorluk yerle bir olurdu! Halifelik yolu tükenir, Yüce Divan yolu görünürdü! Fakat, iki kişiyi hesaplayamadılar; CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu ve CHP Adayı Ekrem İmamoğlu’nu! Bu ikili, genel merkezlerinin hiçbir iş yapamayacağını çok iyi biliyorlardı. Canan Başkan, örgütünü ayaklandırdı. Ekrem Başkan, duruşuyla-üslubuyla-direnciyle gönülleri kazandığı gibi, gençlerden oluşan gönüllüler ordusu kurdu. Sandıklara ve ıslak tutanaklara sahip çıktılar. Çalıştılar ve kazandılar, analarının ak sütü gibi helal olarak İstanbul’u AKP’nin elinden koparıp aldılar. AKP, ilk şaşkınlığın ardından yine YSK ile ayak oyunlarına başladı. İstikşafi görüşmelerin yerini, İstikşafi oy sayımı yeniden başlamıştı! Şimdi, İstanbullu seçmenin sandıkta vermediğini, sahtecilikle masada almak zamanıydı. AKP’nin İstanbul’u vermemek için neler yapacağını, tehditten oy çalmaya- yalan söylemekten para dağıtmaya kadar kirli işlere bulaşabileceğini, mafya bozuntularının sözlerinden anlıyoruz! (Reyiz emrederse evden çıkar ve ortalığı kana bularız) Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Akşener; İkinizi de çok iyi tanıyorum. Biriniz siyasete ellerimde doğdu! İkiniz de “Danimarka tipi” siyasetçilersiniz. Siyaset dilinde buna “El Arabası” tipi siyasetçi denir. Yani kendiliğinizden hareket edemezsiniz. Sizleri harekete geçirme işini üstlenip, ikinizi de göreve davet ediyorum. Bırakın birbirinizi ziyaret edip, şov yapmayı! İş yapın İş… Bu günden itibaren, MAZBATAYI ALANA KADAR, İstanbul İl Seçim Kurulunun ve YSK denen binanın önünde, tüm Milletvekillerinizle birlikte OTURMA EYLEMİNE başlayın. İstanbullunun mazbatasını almadan da kalkmayın! Korkuyorsanız, yüreğiniz yetmiyorsa bize söylemekten çekinmeyin. Çoban Ateşi Hareketi gönüllüleri olarak on binlerce kişi ile biz oraya geliriz ve Türk Milletinin iradesine sahip çıkarız. Bıktık artık sizin uyuşukluğunuzdan, ödlekliğinizden! Haydi, doğru YSK’nın önüne, MİLLİ İRADE NÖBETİNE… Sağlık ve başarı dileklerimle 13 Nisan 2019 Rifat Serdaroğlu
Ekleme Tarihi: 10 Nisan 2019 - Çarşamba
Rıfat SERDAROĞLU

İSTİKŞAFİ OY SAYIMI!

(İstikşafi; Yoklama, Keşfetme, Araştırma) Biz bu filmi daha önce defalarca gördük. Böyle muhalefet partileri oldukça, daha çok görürüz… 7 Haziran 2015’te Genel Seçimler yapıldı. AKP, ilk defa “Tek Başına” iktidar olamadı. Erdoğan, düşündü-düşündü ve seçimlerden tam 32 gün sonra (Otuz iki gün) yani, 9 Temmuz 2015’te AKP Genel Başkanı Davutoğlu’nu hükümeti kurmakla görevlendirdi! 32 gün sonra görevi alan Davutoğlu, “Arkadaşlar, ben biraz Bosna-Hersek civarında dolaşıp kafamı dağıtayım, dönünce hükümet işine bakarız” dedi. Dolaştı, gezdi geldi! Sonra lütfetti, “İstikşafi Görüşmelere” başladı. AKP ve CHP yetkilileri defalarca toplandılar, dağıldılar. Yattılar kalktılar, yine yattılar kalktılar! AKP beşiği salladı, muhalefet horul-horul uyudu! Sonuç; Yasal süre bitti, erken seçime gidildi! AKP-YSK-AA tezgahı kuruldu ve AKP yine tek başına iktidar oldu! Cumhuriyet rejimini sona erdirecek, referandum yapıldı! Erdoğan, henüz YSK referandum sonuçlarını açıklamadan konuştu; “Atı olan Üsküdar’ı geçti” dedi. Muhalefet Partileri sandık sonuçlarını gösteren ıslak imzalı tutanakları yine ve yeniden bir türlü toplayamadı! Hala horul-horul uyuyorlardı! Tek Adam rejimi resmen başladı. Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı; Artık sistem oturmuştu! AKP-YSK-AA ortaklığı tıkır-tıkır çalışıyordu! CHP Cumhurbaşkanı Adayı İnce; “Hiç meraklanmayın. Oyunuza sahip çıkacağız. YSK’da bir yanlışlık olursa, oraya 50 bin Avukat ile geleceğim” dedi. İYİ Parti Cumhurbaşkanı Adayı Akşener; “Rahat olun. YSK’nın önüne otururum. Oradan beni jiletle kazıyamazlar” dedi. (Bu ikili henüz, seçim kampanyaları için kendilerine Türk Milleti tarafından bağışlanan milyonların hesabını vermediler!) YSK, henüz seçim sonuçlarını açıklamadan, AA’nın verileriyle Erdoğan’ın kazandığı açıklandı! İnce ve 50 bin Avukat, buhar olup kayboldular. Elinde jiletle YSK’nın önüne gelen AKP’li bir imam, üşümesin diye yerden kazımak için Akşener’i aradı, bulamadı. O da kaybolmuştu! Sıra geldi 31 Mart Yerel Seçimlerine; AKP için İstanbul bir yana, tüm Türkiye bir yana idi! Kazanmak için tüm hazırlıklarını yaptılar! İstanbul bırakılamazdı. Kurmayı düşündükleri Federe İslam Devletinin Başkenti İstanbul olacaktı. İstanbul kaybedilirse, 25 senelik imparatorluk yerle bir olurdu! Halifelik yolu tükenir, Yüce Divan yolu görünürdü! Fakat, iki kişiyi hesaplayamadılar; CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu ve CHP Adayı Ekrem İmamoğlu’nu! Bu ikili, genel merkezlerinin hiçbir iş yapamayacağını çok iyi biliyorlardı. Canan Başkan, örgütünü ayaklandırdı. Ekrem Başkan, duruşuyla-üslubuyla-direnciyle gönülleri kazandığı gibi, gençlerden oluşan gönüllüler ordusu kurdu. Sandıklara ve ıslak tutanaklara sahip çıktılar. Çalıştılar ve kazandılar, analarının ak sütü gibi helal olarak İstanbul’u AKP’nin elinden koparıp aldılar. AKP, ilk şaşkınlığın ardından yine YSK ile ayak oyunlarına başladı. İstikşafi görüşmelerin yerini, İstikşafi oy sayımı yeniden başlamıştı! Şimdi, İstanbullu seçmenin sandıkta vermediğini, sahtecilikle masada almak zamanıydı. AKP’nin İstanbul’u vermemek için neler yapacağını, tehditten oy çalmaya- yalan söylemekten para dağıtmaya kadar kirli işlere bulaşabileceğini, mafya bozuntularının sözlerinden anlıyoruz! (Reyiz emrederse evden çıkar ve ortalığı kana bularız) Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Akşener; İkinizi de çok iyi tanıyorum. Biriniz siyasete ellerimde doğdu! İkiniz de “Danimarka tipi” siyasetçilersiniz. Siyaset dilinde buna “El Arabası” tipi siyasetçi denir. Yani kendiliğinizden hareket edemezsiniz. Sizleri harekete geçirme işini üstlenip, ikinizi de göreve davet ediyorum. Bırakın birbirinizi ziyaret edip, şov yapmayı! İş yapın İş… Bu günden itibaren, MAZBATAYI ALANA KADAR, İstanbul İl Seçim Kurulunun ve YSK denen binanın önünde, tüm Milletvekillerinizle birlikte OTURMA EYLEMİNE başlayın. İstanbullunun mazbatasını almadan da kalkmayın! Korkuyorsanız, yüreğiniz yetmiyorsa bize söylemekten çekinmeyin. Çoban Ateşi Hareketi gönüllüleri olarak on binlerce kişi ile biz oraya geliriz ve Türk Milletinin iradesine sahip çıkarız. Bıktık artık sizin uyuşukluğunuzdan, ödlekliğinizden! Haydi, doğru YSK’nın önüne, MİLLİ İRADE NÖBETİNE… Sağlık ve başarı dileklerimle 13 Nisan 2019 Rifat Serdaroğlu
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.