Değerli Okuyucularım, Yargı Paketi meclise geldi. (1) Adalet bakanı, barolara, üniversitelere ve hukukla ilgili diğer kurumlara davetiye göndermiş. (2) Gelin hep birlikte yargı konusundaki yasayı hazırlayalım. Baro başkanları yanaşmamış. Muhalefet bu konuda bir proje hazırlamamış. Muhalefetin ve baro başkanlarının bağırmalarını, çağırmalarını ABD duymuş ama hükümet duymamış… Hükümetin duymadığı, halkın anlayamadığı muhalefetin projelerine bakalım: - Hazırlanan yargı yasası, adil değilmiş, - Sarayın emriyle hazırlanan yasa, yasa değilmiş, - Erdoğan, bütün kurumları kendine bağlamış, - Herkes Erdoğan’dan korkuyormuş, - Hep Erdoğan’ın dediği oluyormuş, - Erdoğan diktatörmüş, - Erdoğan, yargıyı denetim altına almış, - Erdoğan, konuşanları hapse attırıyormuş, - Bakanlar, atanmış bürokratlardır, yanlışları söyleyemiyorlarmış, - Erdoğan sağlık bilim kurulu kararlarının aksine karar veriyormuş, sağlık bakanı çok kızıyormuş… Açık oturumlarda ve televizyon programlarında anlatılan muhalefetin projeleri bunlarmış. Peki, halkın görmek istediği projeler nelerdir? Bu projelerin içinde dünyadaki tarım politikalarının Türkiye’ye uyarlanması konusunda bir gayret yoktur. Bu projelerin içinde Korona Virüsten sonra toprak reformunu dile getirmek yoktur. Bu projelerin içinde halkın ekonomisi bozuldu. Bozulan ekonominin düzelmesi konusunda planlı ve programlı çalışma yoktur. Bu projelerin içinde dünyadaki hayvancılık konusundaki politikaların incelenip meclise taşınması konusunda örnek bir proje yoktur. Bu projelerin içinde hazine arazlılarını, tarım alanına dönüştürecek bir yol haritası yoktur. Muhalefet, bu gibi konular hakkında ciddi bir hazırlık yapmadığı için iktidar da yaptıklarına veya yapamadıklarına kılıf uydurmayı maharet kabul ediyor. Bir örnek verelim: Anne-Baba, çocuklarına namaz kılmayı hatırlatmazsa çocuklarda namaz kılmamayı meşru kabul etmeye başlar. Muhalefet, halkın avukatıdır. Dört yıllığına muhalefet halkın avukatlığını üstlendi. Muhalefet avukatlığı doğru yaparsa halk, iktidarı cezalandırır. Bu konuda kimsenin kuşkusu olmasın… İktidar cephesine bakalım: Herkese davetiye göndermiş. Muhalefete, gelin birlikte yargı yasasını hazırlayalım demiş. (3) Evet, baroların ve muhalefetin bağırmalarını, çağırmalarını duymayan hükümet, yasayı hazırlamış. Barolar, hükümete ültimatom tarzında bir haber göndermiş. Ne imiş bu önemli haber? - Hükümet, yasayı geri çeksin. Uzlaşmaya hazırız… - Hükümet, yasayı geri çekmez ise şöyle yaparız, böyle yaparız… Bir vatandaş olarak barolar birliğine soruyorum: - Mademki uzlaşmayı biliyordun, yasanın hazırlanma safhasında neden katkı sunmadın? Bu sorunun cevabını millet vermeyecek, baro başkanları verecek. Ama baroların niyeti üzüm yemek değil, derdi bağcıyı dövmektir. Yani iktidarı oyalamak… Gelelim muhalefete: Hükümet yargı paketini hazırladı, meclise sundu. Bu konuda muhalefetin bir çalışması yoktur veya var ise kamuoyuna açıklamadı… Muhalefeti, beklemek zorundayız ama muhalefetin yargı konusundaki projesini de görmek isteriz. İktidarın hazırladığı yasayı muhalefet görüşmek için meclise giderken bagajında neler olduğunu bizimle önceden paylaşması gerekir. Bu konuda muhalefetin mutfağında neler piştiğinin tadına bakmak isteriz. Çünkü iktidarın hazırladığı yargı paketi yasası ile muhalefetin hazırladığı yargı paketi yasasını karşılaştırmak istiyoruz. Şimdi birileri diyecek ki bu adam iktidara toz kondurtmuyor hep muhalefete yükleniyor. Benim öyle bir derdim yoktur. Sadece muhalefetin, Erdoğan’a yönelik “diktatör” yakıştırması konusunda haklı olup olmadığını anlamak istiyorum. Bir de muhalefete yol gösteriyorum: Aslında haddime değil muhalefete yol göstermek ama vekilim olduğu için bir “sır” vermek istiyorum: Hani oyumu almak için bana soruyordu ya bende bundan cesaret alarak muhalefetin proje hazırlayıp hazırlamadığını sormak hakkımdır diye düşünüyorum. Sayın Muhalefet, eğer iktidar olacaksan; - Projen nerede? - Halkın dertleri konusunda mutfağında ne pişiriyorsun? - Vekil olarak beni adam yerine koymuyorsan o zaman bilgeliğini göster… Bazen aklıma geliyor; acaba muhalefet, iktidar olmak istemiyor mu? Muhalefete soralım: Şimdi proje hazırlamayacaksın. Davete cevap vermeyeceksin. Halkın karşısına çıkıp ey halk bu konuda ben böyle bir proje hazırladım. Halkımla paylaşıyorum demeyeceksin. Katkıda bulunmayacaksın veya katkıda bulunmamak için mazeret uyduracaksın daha sonra da bu yasa “sarayın yasasıdır” diyeceksin veya “sarayın yargısıdır” diyeceksin… Eeee muhalefet, sen hiç alternatif getirmezsen, iktidarın hazırladığı yasa olduğu gibi geçer. O zaman da sarayın yasasıdır demeğe hakkın yoktur. Bırakalım bu lafları da asıl konuya dönelim. Sayın Muhalefet, iktidar olmak istiyor musun? Cevabın, evet ise; Projelerin nerede? Selam ve saygılarımla…