Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

HEPİNİZ AYNI MISINIZ?

Hırsızı, yanlışı, kötüyü savunmak zordur! Haysiyetine düşkün kişiler için ise imkansızdır… İzninizle bir anımı sizlerle paylaşmak isterim! DYP Genel Başkanlığına, biri hariç çoğu rahmete kavuşmuş parti büyüklerinin tavsiyeleri ve teşkilatlarımızın isteği ile Tansu Çiller’i seçtik. Çiller, DYP iktidarda olduğu için aynı anda Başbakan da oldu! Profesör, ekonomist, güzel bir kadın, dünyayı biliyor! Türkiye’nin içte ve dışta imajı güçlenir diye düşündük. Medyanın tamamına yakını ve kamuoyunun çoğunluğu bu seçimi destekledi! Fakat, tanıdıkça, hakkındaki gerçekleri öğrendikçe yanıldığımızı anladık. Amerika’daki malvarlığı, Kuşadası’nda yanında çalışan kadının üstüne tapusu çıkarılan çiftlik vs. Her gittiğimiz yerde, vatandaşlar tarafından sorulara muhatap oluyor, cevap vermekte zorlanıyorduk. Çiller’e; “Sayın Başbakan, bu iş böyle gitmez. Bizim işimiz, sizin malvarlığınızı savunmak, anlatmak değildir. Mutlaka bir çözüm bulun! ( O günkü sevgili basınımız, şimdiki gibi yolsuzlukları kapatmakla değil, araştırıp kamuoyuna duyurmakla görevli idi) O dönem, Özer Uçuran Çiller’in özel bir ekibi vardı; Meral Akşener, Aytun Çıray, Tolga Atik gibiler bu ekipte idiler. Meral Akşener, Çiller’in emriyle “Zübeyde Hanım Şehit Yakınları Derneği” Başkanı yapılmıştı. (İsme bakar mısınız? Hem Atatürk hem annesi hem de şehitler, mal varlığını örtmek için kullanılıyordu!) Akşener, kamuoyuna yaptığı açıklamada “Çiller’in, ABD’deki mal varlığını bu derneğe bağışlayacağını açıkladı!” Tabii ki bu bağış yapılmadı. Mal varlığını aklamak için Erbakan’ı Başbakan yapmak isteyince, parti içinde yoğun mücadele verdik ama sonuç değişmeyince de YANLIŞI SAVUNMAK YERİNE, kurduğumuz partiden ayrıldık ve o Refahyol Hükümetini başlarına yıktık. Şimdi Çiller, Erdoğan’ın yanında ve emrinde! Ne ilginç bir birliktelik değil mi? Şu an TBMM’de AKP ve MHP milletvekilleri içinde kendi Genel Başkanlarının, Bakanlarının, bürokratlarının yanlışlarını, yolsuzluklarını yüzlerine karşı söyleyecek bir kişi bile yok! Halbuki, AKP-MHP Milletvekilleri içinde namuslu, dürüst, namazında niyazında, düzgün o kadar çok kişi var ki! Ama hiçbirinin insan içine çıkacak yüzü yok. Susarak kafalarını kuma gömerek, işlenen suçları, günahları, yenen kul haklarını görmezden gelerek, akılları sıra kurtulacaklarını zannediyorlar! Eyy AKP-MHP Milletvekilleri; Çoğunuzun ihale, avanta, rüşvet, yolsuzluk gibi hastalıkları yok! Niçin ve kimin uğruna, hem bu dünyanızı hem de ahiretinizi yakıyorsunuz? Bakan veletleri yatak odalarında milyonlarca avro bulundursunlar diye mi? Bakanlarınız, koluna 700 bin avroluk saat taksınlar diye mi? Yöneticilerinizin Malta- Hollanda’da milyonlarca avroluk filoları olsun diye mi? Partinize sonradan gelen, döneklerin Bakan olması için mi? Dini istismar eden Cübbeli gibilerin zengin olması için mi? Bu mu sizin davanız? Bu mu sizin Müslümanlığınız! Bu mu sizin Milliyetçiliğiniz? Eyy AKP-MHP Milletvekilleri; İstanbul’da İmamoğlu’na yapılan hak gaspını içinize sindirebiliyor musunuz? Bazı Yargıçları belediye şirketlerinde çalıştırmayı, onların adaleti çarpıtmalarını, sonunda sizlerin de parçası olduğunuz iktidarın mili iradeye ihanet etmesini, mafya bozuntularının devreye girip insanları çocukları ile korkutmalarını kabulleniyor musunuz? İçinizden bir kişi bile yok mu? Türk Milletine doğruları anlatacak bir kişi bile yok mu? Partileriniz, sizin ahlak anlayışınızdan, namusunuzdan, adalet anlayışınızdan ve inancınızdan daha önemli mi? Partiler din değildir ki, değiştirilemez olsun! Bakın, Erdoğan bile Saadet Partisini beğenmeyip değiştirdi. Gömleği attı! Yalana, haksızlığa ve hırsızlığa ses çıkarmıyorsanız, neden ibadet ediyorsunuz? Allah’ı kandıracağınızı mı zannediyorsunuz? Hepiniz aynısınız, hepiniz ama hepiniz… Not; Mayıs ayı sonuna kadar, 10 İl’e gideceğim. Çoban Ateşi iyice harladı. Örgütlenmeye hız vermemiz gerekiyor. Haziran ayında da İstanbul’da olacağız. Kurtdereli gibi hem rakibimizi hem de hakemi yere yapıştırmamız gerek. Yazılar aksayacak. Kusura bakmayın, zaman buldukça yazar, görüşürüz… Sağlık ve başarı dileklerimle 11 Mayıs 2019 Rifat Serdaroğlu
Ekleme Tarihi: 09 Mayıs 2019 - Perşembe
Rıfat SERDAROĞLU

HEPİNİZ AYNI MISINIZ?

Hırsızı, yanlışı, kötüyü savunmak zordur! Haysiyetine düşkün kişiler için ise imkansızdır…

İzninizle bir anımı sizlerle paylaşmak isterim! DYP Genel Başkanlığına, biri hariç çoğu rahmete kavuşmuş parti büyüklerinin tavsiyeleri ve teşkilatlarımızın isteği ile Tansu Çiller’i seçtik. Çiller, DYP iktidarda olduğu için aynı anda Başbakan da oldu! Profesör, ekonomist, güzel bir kadın, dünyayı biliyor! Türkiye’nin içte ve dışta imajı güçlenir diye düşündük. Medyanın tamamına yakını ve kamuoyunun çoğunluğu bu seçimi destekledi! Fakat, tanıdıkça, hakkındaki gerçekleri öğrendikçe yanıldığımızı anladık. Amerika’daki malvarlığı, Kuşadası’nda yanında çalışan kadının üstüne tapusu çıkarılan çiftlik vs.

Her gittiğimiz yerde, vatandaşlar tarafından sorulara muhatap oluyor, cevap vermekte zorlanıyorduk. Çiller’e; “Sayın Başbakan, bu iş böyle gitmez. Bizim işimiz, sizin malvarlığınızı savunmak, anlatmak değildir. Mutlaka bir çözüm bulun! ( O günkü sevgili basınımız, şimdiki gibi yolsuzlukları kapatmakla değil, araştırıp kamuoyuna duyurmakla görevli idi)

O dönem, Özer Uçuran Çiller’in özel bir ekibi vardı; Meral Akşener, Aytun Çıray, Tolga Atik gibiler bu ekipte idiler. Meral Akşener, Çiller’in emriyle “Zübeyde Hanım Şehit Yakınları Derneği” Başkanı yapılmıştı. (İsme bakar mısınız? Hem Atatürk hem annesi hem de şehitler, mal varlığını örtmek için kullanılıyordu!) Akşener, kamuoyuna yaptığı açıklamada “Çiller’in, ABD’deki mal varlığını bu derneğe bağışlayacağını açıkladı!” Tabii ki bu bağış yapılmadı. Mal varlığını aklamak için Erbakan’ı Başbakan yapmak isteyince, parti içinde yoğun mücadele verdik ama sonuç değişmeyince de YANLIŞI SAVUNMAK YERİNE, kurduğumuz partiden ayrıldık ve o Refahyol Hükümetini başlarına yıktık. Şimdi Çiller, Erdoğan’ın yanında ve emrinde! Ne ilginç bir birliktelik değil mi?

Şu an TBMM’de AKP ve MHP milletvekilleri içinde kendi Genel Başkanlarının, Bakanlarının, bürokratlarının yanlışlarını, yolsuzluklarını yüzlerine karşı söyleyecek bir kişi bile yok! Halbuki, AKP-MHP Milletvekilleri içinde namuslu, dürüst, namazında niyazında, düzgün o kadar çok kişi var ki! Ama hiçbirinin insan içine çıkacak yüzü yok.

Susarak kafalarını kuma gömerek, işlenen suçları, günahları, yenen kul haklarını görmezden gelerek, akılları sıra kurtulacaklarını zannediyorlar!

Eyy AKP-MHP Milletvekilleri; Çoğunuzun ihale, avanta, rüşvet, yolsuzluk gibi hastalıkları yok! Niçin ve kimin uğruna, hem bu dünyanızı hem de ahiretinizi yakıyorsunuz? Bakan veletleri yatak odalarında milyonlarca avro bulundursunlar diye mi? Bakanlarınız, koluna 700 bin avroluk saat taksınlar diye mi? Yöneticilerinizin Malta- Hollanda’da milyonlarca avroluk filoları olsun diye mi? Partinize sonradan gelen, döneklerin Bakan olması için mi? Dini istismar eden Cübbeli gibilerin zengin olması için mi? Bu mu sizin davanız? Bu mu sizin Müslümanlığınız! Bu mu sizin Milliyetçiliğiniz?

Eyy AKP-MHP Milletvekilleri; İstanbul’da İmamoğlu’na yapılan hak gaspını içinize sindirebiliyor musunuz? Bazı Yargıçları belediye şirketlerinde çalıştırmayı, onların adaleti çarpıtmalarını, sonunda sizlerin de parçası olduğunuz iktidarın mili iradeye ihanet etmesini, mafya bozuntularının devreye girip insanları çocukları ile korkutmalarını kabulleniyor musunuz?

İçinizden bir kişi bile yok mu? Türk Milletine doğruları anlatacak bir kişi bile yok mu? Partileriniz, sizin ahlak anlayışınızdan, namusunuzdan, adalet anlayışınızdan ve inancınızdan daha önemli mi? Partiler din değildir ki, değiştirilemez olsun! Bakın, Erdoğan bile Saadet Partisini beğenmeyip değiştirdi. Gömleği attı! Yalana, haksızlığa ve hırsızlığa ses çıkarmıyorsanız, neden ibadet ediyorsunuz? Allah’ı kandıracağınızı mı zannediyorsunuz? Hepiniz aynısınız, hepiniz ama hepiniz…

Not; Mayıs ayı sonuna kadar, 10 İl’e gideceğim. Çoban Ateşi iyice harladı. Örgütlenmeye hız vermemiz gerekiyor. Haziran ayında da İstanbul’da olacağız. Kurtdereli gibi hem rakibimizi hem de hakemi yere yapıştırmamız gerek. Yazılar aksayacak. Kusura bakmayın, zaman buldukça yazar, görüşürüz…

Sağlık ve başarı dileklerimle 11 Mayıs 2019 Rifat Serdaroğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.