Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

AKP’NİN ÇETELERİ VE 15 TEMMUZ

“Türkiye Cihad’ın ve IŞİD’in otoyolu oldu!” Yeni emekli olmuş değerli bir Büyükelçimiz söyledi; “Avrupa’da görev yapan yüzlerce yabancı Büyükelçiler arasında Türkiye’nin adı maalesef Cihad ve IŞİD otoyoludur!” Neden böyle diyorlar? Türkiye’de bizlerden saklanan gerçekler, yabancı Büyükelçiler ve o devletlerin istihbarat örgütleri tarafından belge-fotoğraf-film olarak biliniyor da ondan! Peki, bu örgütlerin AKP ile ne ilgisi var diye sorarsanız, ona da beraberce bakalım; IŞİD/DEAŞ; -Başbakan Davutoğlu, bunlar için “Öfkeli Sünni çocuklar” demedi mi? -Putin TV de sordu; Bunlara silahları kim veriyor? Silahları alıp, petrol bölgelerini işgal ediyorlar. Petrolü satıp yine silah alıyorlar! Bunlardan petrolü kim alıyor? Amerika, IŞİD petrolünü kimin damadının aldığını bilmiyor mu? -AKP Hükümetleri, IŞİD yöneticilerinin “Dernekler” kanalıyla İstanbul-Ankara-Gaziantep-Diyarbakır-Konya-Adıyaman-Bingöl ve Adapazarı’nda örgütlenip, Suriye’de savaşacak militan toplamalarına ve militanları otobüslerle sınırdan geçirmelerine izin vermedi mi? -Silahların tırlarla kimlere gittiğini bilmeyen var mı? FETÖ yani Gülen Cemaati Çetesi; AKP Hükümetlerinin, Gülen Cemaati Çetesini devletin içine soktuğunun yüzlerce kanıtı var, sadece ben bu konuda 15 Temmuzdan önce iki kitap yazdım ama size en önemlilerinden birkaç örnek verelim; -Eski Gen. Kur. Bşk. Hilmi Özkök 2004 yılındaki MGK toplantısında, FETÖ’nün tehlikesini anlattı. AKP Hükümeti, görmezden geldi! -MİT Müsteşarlığı iki kez rapor vererek, FETÖ’nün devletteki yapılanmasını AKP Hükümetine bildirdi. AKP Hükümeti raporları dikkate almadı. -Eski HSYK Başkan Vekili Ahmet Hamsici, Adalet Bakanı Müsteşarının Yargıtay seçimleri için kendisine “Cemaatle anlaşın” emrini verdiğini, görüşmeler sonucu 160 Yargıtay üyesinden 120 tanesinin Cemaate verildiğini açıkladı. -M. Eğ. Bakanlığı bünyesinden FETÖ’cü diye uzaklaştırılan 15.200 kişi, özellikle İl-İlçe M. Eğ. Müdürleri olmak üzere yöneticiler, AKP’li Bakanların haberi olmadan işe alınabilirler mi? -Eski İçişleri Bakanı, “Göreve geldiğim anda 81 İl Emniyet Müdürünün 74’ü FETÖ’cu idi” dedi! İl Emniyet Müdürleri, Cumhurbaşkanı-Başbakan-İçişleri Bakanının müşterek imzasıyla “Üçlü Kararname” denilen yolla atanırlar. Yani bu üç kişiden birinin istemediği kişi İl Emniyet Müdürü olamaz. Yeterince açık mı? Bizim menzilimiz aynı, denmedi mi? PKK Narko-Terör Örgütü; AKP’nin bu konudaki ihanete varan yanlışları ile kitap yazılabilir. Size tek delil sunacağım! -PKK’nın en güçlü koruyucusu ABD uşağı Barzani değil midir? -Barzani denen eşkıya, AKP Kongresinin “Onur Konuğu” değil mi? -Barzani “Türkiye’ye değil PKK’yı, Kürdün kedisini bile vermem” demedi mi? -PKK militanları, Barzani’nin topraklarından geçip bizim Askerimizi-Polisimizi öldürmüyor mu? -Kuzey Irak Petrolünü Barzani satmıyor mu? -Bu Petrolü Berat Albayrak’ın ortak olduğu şirket taşıyıp, kara ve deniz yoluyla satmıyor mu? 15 Kasım Kontrollü Darbe Girişimi; 21 Kasım 2016 tarihinde, bu konudaki görüşlerimi yazmıştım. Her türlü terör örgütü ve çetelerle içli-dışlı olan AKP’nin “Mağdur” rolünü oynadığı 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 4,5 ay geçti. Her gün yeni bir patlak, her gün ortaya çıkan bir delik, kafası biraz çalışan ve araştırmaya meraklı insanı tek noktaya doğru yönlendiriyor! 15 Temmuz, AKP-FETÖ ve FETÖ-CIA önderlerinin ilişkileri sonucu doğmuş bir piç’tir. Bu piç’in gerçek babasını belirlemek için MİT Müsteşarı-Genelkurmay Başkanı-Emniyet Genel Müdürünün sorgulanmaları gerekir… AKP’nin çetelerle iş birliğinin suç ortağı olan bu kişiler ve özellikle dönemin Vali’leri yargılandıkça bu gerçek net olarak görülecektir. Soru şudur; Nasıl oluyor da Cumhuriyet Savcıları, 15 Temmuz’u planlayan siyasileri ve üst düzey bürokratları görmezden gelip, öğretmenlerle-mübaşirlerle-memurlarla uğraşıyorlar? Nasıl, nasıl, nasıl? Bazı sözler vardır, bunlar cam kırıkları gibidirler. Konuşursanız diliniz, yutkunursanız boğazınız kan içinde kalır! Susar, kalırsınız! Fakat, gerçeklerin de bir müddet sonra ortaya çıkmak gibi bir inatları vardır. Yakında… Sağlık ve başarı dileklerimle 08 Aralık 2016 Rifat Serdaroğlu
Ekleme Tarihi: 08 Aralık 2016 - Perşembe
Rıfat SERDAROĞLU

AKP’NİN ÇETELERİ VE 15 TEMMUZ

“Türkiye Cihad’ın ve IŞİD’in otoyolu oldu!” Yeni emekli olmuş değerli bir Büyükelçimiz söyledi; “Avrupa’da görev yapan yüzlerce yabancı Büyükelçiler arasında Türkiye’nin adı maalesef Cihad ve IŞİD otoyoludur!”

Neden böyle diyorlar? Türkiye’de bizlerden saklanan gerçekler, yabancı Büyükelçiler ve o devletlerin istihbarat örgütleri tarafından belge-fotoğraf-film olarak biliniyor da ondan!

Peki, bu örgütlerin AKP ile ne ilgisi var diye sorarsanız, ona da beraberce bakalım; IŞİD/DEAŞ; -Başbakan Davutoğlu, bunlar için “Öfkeli Sünni çocuklar” demedi mi? -Putin TV de sordu; Bunlara silahları kim veriyor? Silahları alıp, petrol bölgelerini işgal ediyorlar. Petrolü satıp yine silah alıyorlar! Bunlardan petrolü kim alıyor? Amerika, IŞİD petrolünü kimin damadının aldığını bilmiyor mu? -AKP Hükümetleri, IŞİD yöneticilerinin “Dernekler” kanalıyla İstanbul-Ankara-Gaziantep-Diyarbakır-Konya-Adıyaman-Bingöl ve Adapazarı’nda örgütlenip, Suriye’de savaşacak militan toplamalarına ve militanları otobüslerle sınırdan geçirmelerine izin vermedi mi? -Silahların tırlarla kimlere gittiğini bilmeyen var mı?

FETÖ yani Gülen Cemaati Çetesi; AKP Hükümetlerinin, Gülen Cemaati Çetesini devletin içine soktuğunun yüzlerce kanıtı var, sadece ben bu konuda 15 Temmuzdan önce iki kitap yazdım ama size en önemlilerinden birkaç örnek verelim; -Eski Gen. Kur. Bşk. Hilmi Özkök 2004 yılındaki MGK toplantısında, FETÖ’nün tehlikesini anlattı. AKP Hükümeti, görmezden geldi!

-MİT Müsteşarlığı iki kez rapor vererek, FETÖ’nün devletteki yapılanmasını AKP Hükümetine bildirdi. AKP Hükümeti raporları dikkate almadı. -Eski HSYK Başkan Vekili Ahmet Hamsici, Adalet Bakanı Müsteşarının Yargıtay seçimleri için kendisine “Cemaatle anlaşın” emrini verdiğini, görüşmeler sonucu 160 Yargıtay üyesinden 120 tanesinin Cemaate verildiğini açıkladı. -M. Eğ. Bakanlığı bünyesinden FETÖ’cü diye uzaklaştırılan 15.200 kişi, özellikle İl-İlçe M. Eğ. Müdürleri olmak üzere yöneticiler, AKP’li Bakanların haberi olmadan işe alınabilirler mi? -Eski İçişleri Bakanı, “Göreve geldiğim anda 81 İl Emniyet Müdürünün 74’ü FETÖ’cu idi” dedi! İl Emniyet Müdürleri, Cumhurbaşkanı-Başbakan-İçişleri Bakanının müşterek imzasıyla “Üçlü Kararname” denilen yolla atanırlar. Yani bu üç kişiden birinin istemediği kişi İl Emniyet Müdürü olamaz. Yeterince açık mı? Bizim menzilimiz aynı, denmedi mi?

PKK Narko-Terör Örgütü; AKP’nin bu konudaki ihanete varan yanlışları ile kitap yazılabilir. Size tek delil sunacağım! -PKK’nın en güçlü koruyucusu ABD uşağı Barzani değil midir? -Barzani denen eşkıya, AKP Kongresinin “Onur Konuğu” değil mi? -Barzani “Türkiye’ye değil PKK’yı, Kürdün kedisini bile vermem” demedi mi? -PKK militanları, Barzani’nin topraklarından geçip bizim Askerimizi-Polisimizi öldürmüyor mu? -Kuzey Irak Petrolünü Barzani satmıyor mu? -Bu Petrolü Berat Albayrak’ın ortak olduğu şirket taşıyıp, kara ve deniz yoluyla satmıyor mu?

15 Kasım Kontrollü Darbe Girişimi; 21 Kasım 2016 tarihinde, bu konudaki görüşlerimi yazmıştım.

Her türlü terör örgütü ve çetelerle içli-dışlı olan AKP’nin “Mağdur” rolünü oynadığı 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 4,5 ay geçti. Her gün yeni bir patlak, her gün ortaya çıkan bir delik, kafası biraz çalışan ve araştırmaya meraklı insanı tek noktaya doğru yönlendiriyor! 15 Temmuz, AKP-FETÖ ve FETÖ-CIA önderlerinin ilişkileri sonucu doğmuş bir piç’tir. Bu piç’in gerçek babasını belirlemek için MİT Müsteşarı-Genelkurmay Başkanı-Emniyet Genel Müdürünün sorgulanmaları gerekir…

AKP’nin çetelerle iş birliğinin suç ortağı olan bu kişiler ve özellikle dönemin Vali’leri yargılandıkça bu gerçek net olarak görülecektir.

Soru şudur; Nasıl oluyor da Cumhuriyet Savcıları, 15 Temmuz’u planlayan siyasileri ve üst düzey bürokratları görmezden gelip, öğretmenlerle-mübaşirlerle-memurlarla uğraşıyorlar? Nasıl, nasıl, nasıl?

Bazı sözler vardır, bunlar cam kırıkları gibidirler. Konuşursanız diliniz, yutkunursanız boğazınız kan içinde kalır! Susar, kalırsınız! Fakat, gerçeklerin de bir müddet sonra ortaya çıkmak gibi bir inatları vardır. Yakında…

Sağlık ve başarı dileklerimle 08 Aralık 2016 Rifat Serdaroğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.