Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

AKILLI İNSAN İŞİ Mİ BUNLAR?

AKILLI İNSAN İŞİ Mİ BUNLAR? En küçük rütbelisi Belediye Başkanı, İl Başkanı, Milletvekili, Bakan olan AKP’li Bademler, bakın Recep Tayyip Erdoğan için neler söylemişler, ne yakıştırmalarda bulunmuşlar! (Bu söylenenlerin yazılı ve görüntülü kayıtları mevcuttur) -RTE, Allah-u Teâlâ’nın tüm vasıflarını üzerinde toplamıştır! -RTE’ye dokunmak bile bir ibadettir! -Peygamber bile gurur yaptı, biz başörtüsünü kaldırdık diye gurur yapmadık! -RTE, Hz. İbrahim’e kadar uzanan bir yolun, bir kutsal davanın son neferidir! -Her şeyin garantisi biziz. Bursa’dan söylüyorum, iyi dinlesinler; Biz varsak, siz de varsınız. Biz yoksak, sizde yoksunuz! -O kişi hırsızlığı kabul etse bile, eğer Müslümansan yine de RTE’ye oy vereceksin. Başka çaren yok. İslam bunu emreder… Bu sözler karanlık dehlizlerde, izbe yerlerde, kulaktan kulağa söylenmiş değildir. Aksine TV canlı yayınlarında, toplum önünde gazetecilere söylenmiş sözlerdir. Bu sözler, bir İslam Devleti olan İran’da veya Suudi Arabistan’da yöneticiler, mollalar, krallar için bile söylenemez. Bu sözlerde Allah’a şirk (Ortak) koşmak vardır ki, en büyük günahlardandır. Demokratik ve Lâik Cumhuriyetlerde ise, dini siyasete alet etmek, insanları Allah ile kandırmak suçlarından o partinin kapatılması sonucu kaçınılmazdır. Peki, RTE bu sözleri söyleyenleri ikaz edip “Siz ne yapıyorsunuz? Ben sadece görev yapan bir faniyim. Böyle saçmalayıp kendinizi de, beni de günaha sokmayın” dedi mi? Ne dediğini hatırlatalım; “Bizim rahmetimiz, gazabımızı aşacaktır, inşallah…” Bir Hukuk Devletinde, geçici olarak yönetim sorumluluğu almış birindeki kibre bakar mısınız? Kullarına hem rahmet, hem de gazap dağıtabiliyormuş! Kimsin sen ey fani? Şimdi soruyorum; Tüm bunlar Akıllı İnsan İşi midir? Yine Danışmandan, Milletvekiline, Bakanına, Başbakan Yardımcılarına kadar AKP’li Bademlerin, 1 sene öncesine kadar, gerçek adı Artin Agopyan olan Abdullah Öcalan için neler söylediklerine bakalım; (Bunların da yazılı ve görüntülü kayıtları mevcuttur) -PKK ve IŞİD terör örgütü değil, politik hareketlerdir! -Öcalan’ın mesajları bizim de düşüncemizdir! -Öcalan, olayları okuma kabiliyetine ve tecrübesine sahiptir. -“Sayın Öcalan” demeyi ve “PKK Bayrağı açmayı” suç olmaktan çıkardık! -Öcalan, Ortadoğu’da Türkiye’nin önünü açıyor! -PKK terör örgütü değildir. Öcalan’a terörist demek, denize “Göl” demektir! -Öcalan olmasaydı şu an çoktan kan gövdeyi götürmüştü! Bu sözler de açık şekilde söylenmiş, TV ve gazetelerde yayınlanmış sözlerdir. Bizzat Erdoğan bu ortamı yaratmıştır. Diyarbakır’da PKK hamisi Barzani ve “PKK terör örgütü değildir, Türkiye terör örgütüdür” diyen Şivan Perver ile “Megri-megri” diye halay çeken Erdoğan, yukarıdaki sözlerin ve ortamın önünü açan kişidir. Erdoğan, son olarak, TBMM’de “Türk Milleti” dememek için, anayasal zorunluluk olan milletvekili yeminini etmeyen Leyla Zana adlı kişiyi Saray’da kabul edeceğini açıklamıştır! Bu sözler ve bu davranışlar, özellikle Valilere emir verip güvenlik güçlerinin teröristlere müdahalesini engelleyen siyasi kararların karşılığı en azından, terör örgütüne yardım ve yataklık etmek suçuna girer. Hele “Biz, sizlerin şehirlerimizi bomba deposu haline getirdiğinizi biliyoruz” deyip, terör örgütüne müdahale etmemek, Türk Askerini-Polisini öldürmek kadar ağır bir suçtur… Bir Hukuk Devletinde ve Demokratik Cumhuriyette bu suçları işleyenler Bağımsız Yargı tarafından yargılanıp, mahkûm edilirler. Kimsin sen ey fani? Şimdi bir kez daha soruyorum; Tüm bunlar Akıllı İnsan İşi midir? Sağlık ve başarı dileklerimle 27 Ocak 2016 Rifat Serdaroğlu      
Ekleme Tarihi: 27 Ocak 2016 - Çarşamba
Rıfat SERDAROĞLU

AKILLI İNSAN İŞİ Mİ BUNLAR?

AKILLI İNSAN İŞİ Mİ BUNLAR?

En küçük rütbelisi Belediye Başkanı, İl Başkanı, Milletvekili, Bakan olan AKP’li Bademler, bakın Recep Tayyip Erdoğan için neler söylemişler, ne yakıştırmalarda bulunmuşlar!
(Bu söylenenlerin yazılı ve görüntülü kayıtları mevcuttur)

-RTE, Allah-u Teâlâ’nın tüm vasıflarını üzerinde toplamıştır!
-RTE’ye dokunmak bile bir ibadettir!
-Peygamber bile gurur yaptı, biz başörtüsünü kaldırdık diye gurur yapmadık!
-RTE, Hz. İbrahim’e kadar uzanan bir yolun, bir kutsal davanın son neferidir!
-Her şeyin garantisi biziz. Bursa’dan söylüyorum, iyi dinlesinler; Biz varsak,
siz de varsınız. Biz yoksak, sizde yoksunuz!
-O kişi hırsızlığı kabul etse bile, eğer Müslümansan yine de RTE’ye oy vereceksin. Başka çaren yok. İslam bunu emreder…

Bu sözler karanlık dehlizlerde, izbe yerlerde, kulaktan kulağa söylenmiş değildir. Aksine TV canlı yayınlarında, toplum önünde gazetecilere söylenmiş sözlerdir.
Bu sözler, bir İslam Devleti olan İran’da veya Suudi Arabistan’da yöneticiler, mollalar, krallar için bile söylenemez. Bu sözlerde Allah’a şirk (Ortak) koşmak vardır ki, en büyük günahlardandır.
Demokratik ve Lâik Cumhuriyetlerde ise, dini siyasete alet etmek, insanları Allah ile kandırmak suçlarından o partinin kapatılması sonucu kaçınılmazdır.

Peki, RTE bu sözleri söyleyenleri ikaz edip “Siz ne yapıyorsunuz? Ben sadece görev yapan bir faniyim. Böyle saçmalayıp kendinizi de, beni de günaha sokmayın” dedi mi?
Ne dediğini hatırlatalım;
“Bizim rahmetimiz, gazabımızı aşacaktır, inşallah…”
Bir Hukuk Devletinde, geçici olarak yönetim sorumluluğu almış birindeki kibre bakar mısınız?
Kullarına hem rahmet, hem de gazap dağıtabiliyormuş! Kimsin sen ey fani?
Şimdi soruyorum; Tüm bunlar Akıllı İnsan İşi midir?

Yine Danışmandan, Milletvekiline, Bakanına, Başbakan Yardımcılarına kadar AKP’li Bademlerin, 1 sene öncesine kadar, gerçek adı Artin Agopyan olan Abdullah Öcalan için neler söylediklerine bakalım;
(Bunların da yazılı ve görüntülü kayıtları mevcuttur)

-PKK ve IŞİD terör örgütü değil, politik hareketlerdir!
-Öcalan’ın mesajları bizim de düşüncemizdir!
-Öcalan, olayları okuma kabiliyetine ve tecrübesine sahiptir.
-“Sayın Öcalan” demeyi ve “PKK Bayrağı açmayı” suç olmaktan çıkardık!
-Öcalan, Ortadoğu’da Türkiye’nin önünü açıyor!
-PKK terör örgütü değildir. Öcalan’a terörist demek, denize “Göl” demektir!
-Öcalan olmasaydı şu an çoktan kan gövdeyi götürmüştü!

Bu sözler de açık şekilde söylenmiş, TV ve gazetelerde yayınlanmış sözlerdir.
Bizzat Erdoğan bu ortamı yaratmıştır.
Diyarbakır’da PKK hamisi Barzani ve “PKK terör örgütü değildir, Türkiye terör örgütüdür” diyen Şivan Perver ile “Megri-megri” diye halay çeken Erdoğan, yukarıdaki sözlerin ve ortamın önünü açan kişidir.

Erdoğan, son olarak, TBMM’de “Türk Milleti” dememek için, anayasal zorunluluk olan milletvekili yeminini etmeyen Leyla Zana adlı kişiyi Saray’da kabul edeceğini açıklamıştır!

Bu sözler ve bu davranışlar, özellikle Valilere emir verip güvenlik güçlerinin teröristlere müdahalesini engelleyen siyasi kararların karşılığı en azından, terör örgütüne yardım ve yataklık etmek suçuna girer.
Hele “Biz, sizlerin şehirlerimizi bomba deposu haline getirdiğinizi biliyoruz” deyip, terör örgütüne müdahale etmemek, Türk Askerini-Polisini öldürmek kadar ağır bir suçtur…

Bir Hukuk Devletinde ve Demokratik Cumhuriyette bu suçları işleyenler Bağımsız Yargı tarafından yargılanıp, mahkûm edilirler. Kimsin sen ey fani?

Şimdi bir kez daha soruyorum; Tüm bunlar Akıllı İnsan İşi midir?

Sağlık ve başarı dileklerimle 27 Ocak 2016
Rifat Serdaroğlu

 

 
 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.