Çanakkale Haber

Rıfat SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Rıfat SERDAROĞLU
 

SEN UFAK UFAK EMEKLİ OL!

“Organların bazıları, meleklere yalvararak Tanrı ile görüşmek isterler. Talep kabul edilir ve organların tamamı bir salona alınır! -Kalp, ayağa kalkıp ilk sözü alır; Yüce Tanrım, senelerdir hiç durmadan çalışıyorum. Çok yoruldum. Emekli olmak istiyorum! -Beyin, ayağa kalkıp söz alır; Yüce Tanrım, o kadar çok çalıştım ki artık bunamaya başladım! Beni de emekli edin! -Ciğer-Dalak-Böbrek-Mide de emekli olmak isterler! Tam o sırada arka sıralardan gayet cılız bir ses duyulur; ‘Ben de emekli olmak istiyorum!’ Melek kızarak; Terbiyesiz organ, Tanrının huzurunda oturarak konuşulur mu, ayağa kalk! O Organ sessizce yanıt verir; ‘Kalkmayı becerebilsem, hiç emekli olmak ister miydim?” Bak usta, sen de bir gün söylediğini ertesi gün unutuyorsun, seçimleri yenileme ile feshin aynı anlama geldiğini bile karıştırdın. Kerkük’e Kürdistan Bayrağı çekildi, sen konuşamıyorsun bile. Reza Zarraf’ın İran’ı ve Türkiye’yi dolandırdığı devlet bankasının Genel Müdür Yardımcısı ABD’de tutuklandı! Bu işten başımıza ne belalar geleceğini tahmin etmek için ulemadan olmaya gerek yok. İyisi mi gel büyüğünü dinle, ufak-ufak emekli olmaya bak… Ekonomi yönetiminin başında Abdüllatif Şener vardı, adam hırsızlığa karşı çıktı diye dışlandı ve kurduğu partisinden istifa etti! Yerine kimi getirdin? Jöleli çocuğu, üstelik varlık fonunu da Jöleliye bağladın. Ne oldu? Ekonomi çöktü altında kaldın… Dışişleri Bakanlığında eski Büyükelçi Yaşar Yakış vardı. Adamı doğruları söylediği, yalakalık yapmadığı için partiden attın, yerine Mevlut Çavuşoğlu gibi bir kasaba politikacısını getirdin! Ne oldu? Küstürmediğin ülke kalmadı! Afrika diktatörlerinden başka gidebileceğin ülke yok… Diyanet’ten sorumlu Bakan Profesör Mehmet Aydın idi. İlmiyle bilgisiyle pırıl-pırıl biri idi. Adamı bozuk para gibi harcadın, yerine kimi getirdin? Yıllarca sana hakaret eden, ‘Harun olmaya geldiler ama Karun oldular’ sözünün mucidi Kurtulmuş Numan’ı getirdin. Ne oldu? İmamların casus diye suçlandı, yakında tutuklanacaklar… Gıda Tarım Hayvancılık Bakanı Sami Güçlü’yü GDO’cu şirketlerin baskısıyla uzaklaştırdın, yerine İstanbul Belediyesi Veterinerlik Müdürü Mehdi Eker’i getirdin. Ne oldu? Saman ithal etmeye başladık, nohutun kilosu 14 TL’ye çıktı… Türkiye’yi 129 Milyar dolar borçla devraldın. Cumhuriyetin tüm eserlerini 65 Milyar dolara sattın. IMF’ye 18 Milyar dolar borcumuzu ödedin ama ülkemizin borcunu 417 Milyar dolara fırlattın… Köprü yaptım diyorsun, Osmangazi köprüsüne bir ay için 233 Milyon TL zarar karşılığı para ödedin. Türk Milletinin orasına koyan müteahhit zibidileri zengin ettin… Gençler arasında işsizlik %24’ü geçti. Gençlerin umudu kalmadı… 100 binden fazla insanı FETÖ’cu diye işten attın, hayatlarını söndürdün. Baş FETÖ’cular makamlarında oturmaya devam ediyor… Bastığın yerde ot bitmez, maşallah dediğin çocuk 6 ay yaşamaz hale geldi! Suriyeli 1 Milyon genç sırf Arap oldukları için Türkiye’de keyif sürerken, Türk gençleri Suriye’de şehit olmaya başladı! Halkın Filozofu Bergamus’a sordum; Usta ne diyorsun bu işe? Bergamus; “Dönem uğursuzun be arkadaş, bunu göndermeden size rahat yüzü yasak…” Hadi arkadaş sen de efendi gibi kovulmadan, o arka sıradaki organ misali emekli ol. Sen de rahat et, biz de huzur bulalım. Zaten ayağa kalkacak halin de kalmamış… Not; 2 Nisan Pazar akşamına kadar yurt dışında olacağım. Yazılarda aksama olacak, şimdiden özür dilerim. Maaştan kesersiniz gari! HAYIR’LI bir seyahat olması dileğiyle… Sağlık ve başarı dileklerimle 29 Mart 2017 Rifat Serdaroğlu
Ekleme Tarihi: 29 Mart 2017 - Çarşamba
Rıfat SERDAROĞLU

SEN UFAK UFAK EMEKLİ OL!

“Organların bazıları, meleklere yalvararak Tanrı ile görüşmek isterler. Talep kabul edilir ve organların tamamı bir salona alınır! -Kalp, ayağa kalkıp ilk sözü alır; Yüce Tanrım, senelerdir hiç durmadan çalışıyorum. Çok yoruldum. Emekli olmak istiyorum! -Beyin, ayağa kalkıp söz alır; Yüce Tanrım, o kadar çok çalıştım ki artık bunamaya başladım! Beni de emekli edin! -Ciğer-Dalak-Böbrek-Mide de emekli olmak isterler! Tam o sırada arka sıralardan gayet cılız bir ses duyulur; ‘Ben de emekli olmak istiyorum!’ Melek kızarak; Terbiyesiz organ, Tanrının huzurunda oturarak konuşulur mu, ayağa kalk! O Organ sessizce yanıt verir; ‘Kalkmayı becerebilsem, hiç emekli olmak ister miydim?”

Bak usta, sen de bir gün söylediğini ertesi gün unutuyorsun, seçimleri yenileme ile feshin aynı anlama geldiğini bile karıştırdın. Kerkük’e Kürdistan Bayrağı çekildi, sen konuşamıyorsun bile. Reza Zarraf’ın İran’ı ve Türkiye’yi dolandırdığı devlet bankasının Genel Müdür Yardımcısı ABD’de tutuklandı! Bu işten başımıza ne belalar geleceğini tahmin etmek için ulemadan olmaya gerek yok. İyisi mi gel büyüğünü dinle, ufak-ufak emekli olmaya bak…

Ekonomi yönetiminin başında Abdüllatif Şener vardı, adam hırsızlığa karşı çıktı diye dışlandı ve kurduğu partisinden istifa etti! Yerine kimi getirdin? Jöleli çocuğu, üstelik varlık fonunu da Jöleliye bağladın. Ne oldu? Ekonomi çöktü altında kaldın…

Dışişleri Bakanlığında eski Büyükelçi Yaşar Yakış vardı. Adamı doğruları söylediği, yalakalık yapmadığı için partiden attın, yerine Mevlut Çavuşoğlu gibi bir kasaba politikacısını getirdin!

Ne oldu? Küstürmediğin ülke kalmadı! Afrika diktatörlerinden başka gidebileceğin ülke yok…

Diyanet’ten sorumlu Bakan Profesör Mehmet Aydın idi. İlmiyle bilgisiyle pırıl-pırıl biri idi. Adamı bozuk para gibi harcadın, yerine kimi getirdin? Yıllarca sana hakaret eden, ‘Harun olmaya geldiler ama Karun oldular’ sözünün mucidi Kurtulmuş Numan’ı getirdin. Ne oldu? İmamların casus diye suçlandı, yakında tutuklanacaklar…

Gıda Tarım Hayvancılık Bakanı Sami Güçlü’yü GDO’cu şirketlerin baskısıyla uzaklaştırdın, yerine İstanbul Belediyesi Veterinerlik Müdürü Mehdi Eker’i getirdin. Ne oldu? Saman ithal etmeye başladık, nohutun kilosu 14 TL’ye çıktı…

Türkiye’yi 129 Milyar dolar borçla devraldın. Cumhuriyetin tüm eserlerini 65 Milyar dolara sattın. IMF’ye 18 Milyar dolar borcumuzu ödedin ama ülkemizin borcunu 417 Milyar dolara fırlattın…

Köprü yaptım diyorsun, Osmangazi köprüsüne bir ay için 233 Milyon TL zarar karşılığı para ödedin. Türk Milletinin orasına koyan müteahhit zibidileri zengin ettin…

Gençler arasında işsizlik %24’ü geçti. Gençlerin umudu kalmadı…

100 binden fazla insanı FETÖ’cu diye işten attın, hayatlarını söndürdün. Baş FETÖ’cular makamlarında oturmaya devam ediyor…

Bastığın yerde ot bitmez, maşallah dediğin çocuk 6 ay yaşamaz hale geldi! Suriyeli 1 Milyon genç sırf Arap oldukları için Türkiye’de keyif sürerken, Türk gençleri Suriye’de şehit olmaya başladı! Halkın Filozofu Bergamus’a sordum; Usta ne diyorsun bu işe? Bergamus; “Dönem uğursuzun be arkadaş, bunu göndermeden size rahat yüzü yasak…”

Hadi arkadaş sen de efendi gibi kovulmadan, o arka sıradaki organ misali emekli ol. Sen de rahat et, biz de huzur bulalım. Zaten ayağa kalkacak halin de kalmamış…

Not; 2 Nisan Pazar akşamına kadar yurt dışında olacağım. Yazılarda aksama olacak, şimdiden özür dilerim. Maaştan kesersiniz gari! HAYIR’LI bir seyahat olması dileğiyle…

Sağlık ve başarı dileklerimle 29 Mart 2017 Rifat Serdaroğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.