Otizmle Yaşamda Başarı, Multidisipliner Yaklaşımla Başlar

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Feneryolu Tıp Merkezi’nden Uzman Ergoterapist Cahit Burak Çebi, hafif düzey otizm spektrum bozukluğu hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Çebi, otizmin nedenleri, belirtileri ve terapi sürecinde uygulanması gereken çok yönlü yaklaşımlar konusunda kamuoyunu bilgilendirdi.  Otizmin kesin nedeni bilinmese de çoklu etkenler rol oynuyor Otizm spektrum bozukluğunun nörogelişimsel bir bozukluk olduğuna dikkat çeken Çebi, bu bozukluğun temelinde sosyal etkileşim eksikliği ve iletişimde yetersizliklerin yer aldığını vurguladı. Hafif düzey otizm ise bu yelpazenin daha silik ama yine de dikkat gerektiren noktalarında yer alıyor. “Genetik yatkınlık, çevresel koşullar ve hormonal etkiler gibi birçok faktörün otizmin gelişiminde rol oynadığı düşünülüyor. Ancak bugüne kadar kesin bir nedene ulaşılmış değil. Bilimsel araştırmalar bu alanda devam ediyor,” diyen Çebi, özellikle erken yaşta tanının önemine değindi. Hafif düzey otizmde görülen temel belirtiler: İsme tepki vermeme Göz temasından kaçınma Sözel komutları almada zorlanma Parmak ucunda yürüme Alıcı ve ifade edici dil becerilerinde sınırlılık Duyusal hassasiyet (hipo veya hiper duyarlılık) Motor koordinasyon zayıflığı Multidisipliner destek olmadan gelişim eksik kalır Tanı sonrası izlenecek yolun çok disiplinli bir ekip çalışmasını gerektirdiğini vurgulayan Ergoterapist Cahit Burak Çebi, şunları söyledi: “Çocuk ve ergen psikiyatristi, psikolog, dil-konuşma terapisti, ergoterapist, özel eğitim öğretmeni ve spor hareket eğitmeni gibi farklı uzmanlık alanlarından bir ekiple yürütülecek çalışmalar; çocuğun sosyal, bilişsel, motor ve duygusal gelişim alanlarında maksimum potansiyele ulaşmasını sağlar.” Hazırlanan bireysel eğitim planlarının; erken çocukluk, okul öncesi ve okul dönemi gibi gelişimsel basamaklara uygun olarak yapılandırılması gerektiğini vurgulayan Çebi, evde uygulanan takip programlarının da terapi sürecinin ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. “Sosyal etkileşim, oyun kurma becerileri, bilişsel-akademik alanlar, dil gelişimi ve duyusal işlemleme gibi çok sayıda gelişim alanı eş zamanlı olarak desteklenmelidir” dedi.