ÇANAKKALE TÜRKÜSÜNÜ KENDİSİNE GÖRE UYARLADI CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Balıkesirʹdeki programının ardından çanakkale Cumhuriyet Meydanıʹnda halka hitap etti. Kürsüye eşi Ülkü İnce ile el ele tutuşarak çıkan İnce, konuşmasına, çanakkale türküsüne kendisine göre uyarlayarak yorumladı. İnce, “Çanakkale içinde aynalı çarşı, ana ben gidiyom düşmana karşı diyor. Bende diyorum ki, ana ben geliyom düşmanlığa karşı, ana ben geliyom kutuplaşmaya karşı, ana ben geliyom fakirliğe karşı, yoksulluğa karşı” dedi. ERDOĞANʹA PENSİLVANYA YANITI: BANA SÖYLEYEN BERABER GİTTİĞİNİZ KİŞİ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün Akhisar mitinginde ispatlamasını istediği Pensilvanya konusuyla konuşmasını sürdüren Muharrem İnce, “Değerli Çanakkaleliler, hemşerim bir kaç gündür sürekli bana laf yetiştiriyor. Ben, 2001ʹde partiyi kurarken Pensilvanyaʹya gidip icazet aldın mıʹ dedim. Bugün, ʹBunu ispatlamazsan namertsin. Nerden duydun bunuʹ diyor. Bakın açıklıyorum. Aramızda kalsın tamam mı? Değerli hemşerim, Erdoğan, 2001ʹde Pensilvanyaʹya gidip icazet aldığını bana söyleyen kişi beraber gittiğiniz kişi. O aradı beni, ʹberaber gittikʹ dedi. Şimdilik ona zarar vermek istemiyorum. Allahʹın izni, milletin isteğiyle 24 Haziranʹda Cumhurbaşkanı olduğumda o arkadaş da rahata ereceği için onun da başına bir şey gelmeyeceği için o zaman ismini vereceğim. Yani çok merak ediyorsan, kimle beraber gittiğini bir düşün. Şimdi onlardan kimle aran bozuk onu bir düşün. Sen zaten çıkarırsın kimin söylediğiniˮ dedi. ʹBUNLARI KİM YAPTIʹ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanʹın meydanlarda ʹBu CHPʹnin dikili ağacı yokʹ dediğini belirten Muharrem İnce, şunları söyledi: ˮSattığın tekeli kim yaptı. Sattığın limanları kim yaptı. Sattığın SEKAʹyı kim yaptı. Bunları kim yaptı. O sattığın şeker fabrikalarını kim yaptı. Hani soruyor ya, ʹsen hiç köprü yaptın mı?ʹ Ona soruyorum, sen hiç şeker fabrikası yaptın mı? O sattıklarını kim yaptı. Önce sen bunlara bir cevap ver bakalım. Ben dedim ki; ʹtarıma dayalı sanayiʹ dedim. Yani biz zeytinyağı üretiyoruz. İtalya bizden zeytinyağını alıyor, dökme zeytinyağını alıyor, şişeliyor, markası var. Markasıyla kendi yağıymış gibi satıyor. O sattıklarını kim yaptı. Önce sen bunlara bir cevap ver bakalım. Ben dedim ki, böyle yapmayalım. Domatesi satmak yerine ketçapı satalım. Zeytinyağını dökme satmak yerine, marka olalım. Şişeleyip satalım. Ben bunları anlatmaya çalıştım. Ben ona marka diyorum. Hala arkada kaldığı için markayı anlayamıyor. Çünkü çağın gerisinden geliyor. Çağı kavrayamıyor. Yine bir başkası diyor ki, ʹSeçim beyannamesini genel başkan okudu. Cumhurbaşkanı adayı okumadıʹ diyor. Aramıza fitne çıkarmaya çalışıyor. Ben Cumhurbaşkanı adayı olarak manifestomu okudum. Sayın Genel Başkan seçim bildirgesini okudu. Ya biz ikimiz ayrı görevlere talibiz. Ben yürütmenin başı olacağım. Bakanlar Kuruluʹnun başı olacağım. Bakanlar Kuruluʹnu ben atayacağım. Sayın Genel Başkan Meclisʹte, yasamada olacak. Hala yeni sistemi, kendi getirdiği sistemi anlayamamış. Benim açıklamam yürütmeyle Cumhurbaşkanlığıyla ilgili, Sayın Genel Başkanın açıklaması yasamayla ilgili.” ʹTÜRKİYEʹYE KAZIK ATANLARIN ORTAĞISINʹ İnce, ˮBu aralar Çanakkaleʹde bir dedikodu geziyor. Kulağım deliktir benim. Diyorlar ki, Muharrem İnce gelince, Çanakkale Köprüsüʹnü yapmayacakmış. Şimdi bakın anlatayım. Türkiye’de 3 tane boğaz köprüsü var değil mi? Birincisini Demirel yaptı. İkincisini Özal yaptı. Üçüncüsünü Erdoğan yaptı. Bende dedim ki, dördüncüsünüde İnce yapacak. Şimdi bana cevap veriyor. Diyor ki, ʹSen kim, köprü yapmak kim diyor.ʹ Bende ona Çanakkaleʹden sesleniyorum. Demirden, betondan köprü yapmak ufak iş, kolay iş. Ben gönüller arasında köprü yapıyorum, gönüller arasında. Muharrem İnce Çanakkale Köprüsünü yapacak mısın? Yapacağım. Ama önce inceleyeceğim. Öyle kusura bakmasın, Demirelʹin yaptığı köprüden 10 liraya geçiyoruz da, Erdoğanʹın yaptığı köprüden niye 100 liraya geçiyoruz. Ben bu milletin parasını sokakta bulmadım. Çanakkale Köprüsünü de yeniden inceleyeceğim. Kimse kusura bakmasın. Dört kuruşun hesabını sorarım. Hepsini sorarım. Köprü yapacağız. Ama kazık yemek yok. Köprü yapacağız ama avanta yok. Köprü yapacağız ama rüşvet yok. Öyle yapacağız. Kimi diyor ki, ʹBu diyor dolar kuruyla oynayanlar, bize tuzak hazırladılarʹ diyor. Sorun çok basit. Sen köprü geçişini, garantiyi dolar üzerinden anlaşmayı yaptın mı yapmadın mı? Ee dolar üzerinden yaptıysan, sen Türkiyeʹye kazık atanların ortağısın” dedi. ‘ÇÜNKÜ BENİM DİPLOMAM VAR” Bugün dünyadaki en büyük 10 şirketten 5 tanesinin bilgi teknolojisi şirketi olduğunu anlatan İnce, “Yani dünya bir başka yere evriliyor. Yani olay şu, burada bir otomobil fabrikası var. Bunun tamponunu yapıyor, kaportasını yapıyor, lastiğini yapıyor. Bir de otomobili yapan robot var. Artık robotlar yapıyor. Birde robotun yazılımını yapan, robotun beynini yapan var. Şimdi size soruyorum. Lastiğini yapan, kaportasını yapan mı güçlüdür, robotu yapan mı güçlüdür, robotun beynini yapan mı güçlüdür. Hangisi ? Erdoğan kaportasına talip, ben robotun beynini yapmaya talibim. Neden, çünkü ben matematik biliyorum. Çünkü ben fizik biliyorum. Çünkü benim diplomam var” diye konuştu. İnce, konuşmasını, ˮBurası Türkiye Cumhuriyetiʹnin ön sözünün yazıldığı yer. Sizlerden birşey isteyeceğim. Başta Çanakkele şehitleri olmak üzere tüm şehitlerimiz için Fatiha okuyalım. Sonra da buradan ayrılalımˮ diye sonlandırdı. Bu sözlerin ardından İnce kürsüde ellerini açarak mitinge katılanlarla birlikte şehitler için Fatiha okudu. Ardından sahneye çıkarak kendisine sarılan 103 yaşındaki Kore gazisi Cimşir Kılavuz ile fotoğraf çekildi. Kendisini dinleyenlere kırmızı karanfiller atan İnce, son olarak 4 beyaz güvercini uçurarak mitingini tamamladı.