MEHMET BAYER - Çanakkale Kara Savaşları sırasında esir düşen bir İngiliz askerinin hatıra olarak ülkesine götürdüğü ve esir düştüğünü belirten bant, torununun yıllar sonra Gelibolu Yarımadası'nı ziyaretiyle gün yüzüne çıktı. Çanakkale Savaşları'na İngiltere adına katılan Archibald Poole'un emlakçılık yapan torunu Michael J. Poole bir süre önce dedesinin savaştığı toprakları ziyaret etmek için Çanakkale'ye geldi.   Poole'a eski Gelibolu Yarımadası Tarih Danışma Kurulu Başkanı, Çanakkale Savaşları araştırmacısı ve tarihçisi, profesyonel rehber Kenan Çelik, eşlik edip, savaşlar ve savaş alanları hakkında bilgi verdi.   Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ziyaret esnasında Poole'un dedesine ait İngilizce yazılan hatıratı kendisine hediye ettiğini belirterek, eserdeki bilgilerle ilgili şunları söyledi:   "Archibald Poole, Çanakkale Kara Savaşları sırasında Anafartalar bölgesine çıkarma yapan birliğin içinde görev yapmış. Karaya çıktıktan sonra önce Karakol Dağı altında bir müddet beklemiş. Tuz Gölü ile Suvla Limanı arasındaki bölgeden yürüyüp, Yusufçuk Tepe'ye doğru saldırırken kendisiyle birlikte 4 kişi esir düşmüş. Bir Türk subayı tüfeklerinin mekanizmalarını çıkarmasını istemiş. 3'ü çıkarmış, ancak diğeri çıkarmamış. Bunun üzerine o asker vurulmuş. Esir olduktan sonra Afyonkarahisar'daki kamplarda 2,5 yıl kalmış. Mondros Mütarekesi'nden sonra serbest bırakılmış ve İngiltere'ye dönmüş. 'Bulunduğumuz yerden Küçükanafarta köyünün minaresini görüyorduk' diyor. Köye gittik, baktık minare biraz çukurda kalıyor, tam görünmüyor. Köylülerle yaptığımız görüşmenin ardından eski caminin köyün daha yukarısındaki bir bölgede olduğunu öğrendik. Sonra oraya çıktık, gerçekten hatıratta bahsedildiği gibi Anafartalar Ovası rahatça görünüyor. Hatırasında doğruyu söylemiş."   Dedesinin savaştığı yerleri görmek için gelen Poole'nin yanında bulunan bir esir bandını kendisine gösterdiğinde şaşırdığını belirten Çelik, şunları kaydetti:   "Üzerinde Osmanlıca 'esir-i harp' yazan, kol ya da başa takıldığı düşünülen bandın üzerinde ayrıca esir olan askerin ad ve soyadının baş harfleri işlenmiş. Bunlar askerlere kamplarda takılmış. Dedesi de serbest kaldıktan sonra bunu ülkesine hatıra olarak götürmüş. Çanakkale Savaşları ile ilgili ilk kez böyle bir malzemeye şahit oluyorum. Bu malzemeyi görünce böyle bir uygulamanın yapıldığına dair yeni bir şey öğrenmiş olduk." - Çanakkale