Çanakkale Haber

Dr. İzzet Akın TÜTÜNCÜLER
Köşe Yazarı
Dr. İzzet Akın TÜTÜNCÜLER
 

MAVİLİKLERİN HALLERİ ÜZERİNE BİR AĞIT

MAVİLİKLERİN HALLERİ ÜZERİNE BİR AĞIT  I-martının kandırma uçuşlarını kabullenememek hiç şaşmaz inkar da etseniz siz de deliler gibi sevmiştiniz kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın inkar ettiniz,  inkar da etseniz sere serpe cılcıbıl ve denizaşırı olmalı aşk yirmisinde herkes şairdi ellisindeyse hala yarası kapanmamışlar sana bırakamam bunları suya atlarken medeni hukuka aykırı hepsi kendi edindiğim acılar hüzünler mutsuzluk ve yalnızlıklar üstelik daha yeni doğuyor yalnızlığım bu bir ağustos bebeği bu bir yangın yeri Çanakkale'si uykusuzluk ve ağlanan geceler ne ki ergenliği var bir de bu bebeğin hiç şaşmaz inkar da etseniz siz de deliler gibi sevmiştiniz kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz sevdiklerimden kandırılmak o kadar güzeldi ki hep yeni şanslar verip hatayı kendimde aradım nasıl trafiğe çıkan araç baştan kusurluysa severek yola çıktığımdan hep ben yanlış anlamıştım ah bir de şu vapura yanaşan martıların içindeki tek özel yolcuyu kendim sanmasaydım bu şiirler devam edip giden bir döngü 12 sinde yazdığımla şimdi yazdığımın gücü elbette farklı duygu çalışıyor kalbim bu hayat denen spor salonunda hiç şaşmaz inkar da etseniz siz de deliler gibi sevmiştiniz kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz çok okudum ama manavın beni kandırmasına engel olamadım diyor ya Oğuz Atay ben de durum daha da kötü istisnasız tüm sevdiklerim kandırabilir beni üstelik okumam da azımsanmaz sorun şu ki duygu varken bilgi işe yaramıyordu beni kandıran tüm sevdiklerime teşekkürler bazı saatlerde tüm duaların kabul olduğu gibi ağustosun içinde eylülden günler vardı bütün bir ömrün acısı o anda saklıydı beyaz elleriyle dua eden o kızsa denize düşen sevgi kırıntılarına uçan bir martıydı denize uçan o martıyı kurtarmaya salak bir adam atladı hiç şaşmaz inkar da etseniz, attığım sevgi kırıntılarınadır uçan o martı eller ne kanatlar eldir ne ekmekler sevgi eylül hep böyle değil mi zaten çokça özlem çokça yıkıntı siz de deliler gibi sevmiştiniz kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz bugün Çanakkale'de gökyüzü sarı camlı gözlüklerden izler gibi dünyayı belki yanlış anlaşılmakta böyle bir şeydir mavi olduğunu bilip sarı görmek derken göğü  koca bir yangın sardı şehri sizse mutluluk yerleri kat kesince aşkın, her şeyiinkar ettiniz beni tanıdığınızı bile yangını ben çıkardım diyecek kadar cesur değildiniz II-aşka düşen adamın mavilikteki halleri bu öyle bir mavi değil/deniz mavisi göz mavisi ya da gök mavisi değil huzursuz bir mavi/tıpkı olmaması gereken yangının sarartısı elbet düzelecek her şey dürüst olan boğulsa da aşkta kendi vicdanında huzurla nefes alacaktı hiç de mütevazi olmayan bir maviydi bu aslında ojeli tırnakları vardı mesela süt kokusu içindeki pınar krem peynirleri gördüm maviydi onlar da çok anısı olmayan hiç geleceği olmayan mavilikler vardı yanan sararmış Çanakkale göğünün altında sense erik dalı gevrektir oynayabilecek kadar neşeliydin beni düştüğüm bu mavilikte izlerken kalbin erik dalından gevrekti o taş kalbini ayaklarıma bağlamış çoktan batıyordum o taş kalbin adeta atmak için başka canlıların damarlarından kan alıyordu balon balıkları yaklaşır ama sevilmez zehirliydi hiç şaşmaz inkar da etseniz siz de deliler gibi sevmiştiniz kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz tek kişi de olsa ben şahidim   sevmeyi bildiğim halde çırpındıkça boğuluyordum en karanlık anı gecenin gün doğar dediklerinde şafakla beraber yapayalnız ve yorgundum ah mavi/ah gece/ah kızım/ alayım kızıma bir kutu boya boyasın kendini boydan boya kaktüsleri çok severdin bütün çiçeksizliklerine hayrandık ve bilim çok ilerlemişti bazen mavi bir tırnakta ya da mavi bir saçta ya da duvardaki mavi bir sprey yazıda buluyorlardı bu cinayetin suçlusunu ama ben bulunduğumda tanınmaz haldeydim boğulmayı ben kabul ettim hani derinlerde 50 metrelerin karanlık mavisinde tüpten bir nefeste tüm ömrünü çekersin ya tatlı bir sarhoşlukla seni ölüme ikna eden o narkoza evet tam da öyle bir mavi olarak geldi bu kez hiç şaşmaz inkar da etseniz siz de deliler gibi sevmiştiniz kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz açıkçası karlı değildi hatta işinize gelmedi ya başka bir sürü ruhsuz gerekçeniz vardı tek kişi de olsa ben şahidim ya da bu benim bir martıyı sudan kurtarmak isterken boğulmamı anlamlandırma isteğimdi hiç şaşmaz siz inkar da etseniz uçmayı bildiğinizi en azından ben deliler gibi sevmeyi ve kendi sevgimde boğulmayı bildim
Ekleme Tarihi: 28 Ağustos 2023 - Pazartesi
Dr. İzzet Akın TÜTÜNCÜLER

MAVİLİKLERİN HALLERİ ÜZERİNE BİR AĞIT

MAVİLİKLERİN HALLERİ ÜZERİNE BİR AĞIT 

I-martının kandırma uçuşlarını kabullenememek

hiç şaşmaz inkar da etseniz
siz de deliler gibi sevmiştiniz
kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın
inkar ettiniz, 
inkar da etseniz
sere serpe cılcıbıl ve denizaşırı olmalı aşk
yirmisinde herkes şairdi
ellisindeyse hala yarası kapanmamışlar

sana bırakamam bunları suya atlarken
medeni hukuka aykırı
hepsi kendi edindiğim acılar hüzünler mutsuzluk ve yalnızlıklar
üstelik daha yeni doğuyor yalnızlığım bu bir ağustos bebeği
bu bir yangın yeri Çanakkale'si
uykusuzluk ve ağlanan geceler ne ki
ergenliği var bir de bu bebeğin

hiç şaşmaz inkar da etseniz
siz de deliler gibi sevmiştiniz
kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz

sevdiklerimden kandırılmak o kadar güzeldi ki
hep yeni şanslar verip hatayı kendimde aradım
nasıl trafiğe çıkan araç baştan kusurluysa
severek yola çıktığımdan hep ben yanlış anlamıştım
ah bir de şu vapura yanaşan martıların içindeki tek özel yolcuyu kendim sanmasaydım

bu şiirler devam edip giden bir döngü
12 sinde yazdığımla şimdi yazdığımın gücü elbette farklı
duygu çalışıyor kalbim bu hayat denen spor salonunda

hiç şaşmaz inkar da etseniz
siz de deliler gibi sevmiştiniz
kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz


çok okudum ama manavın beni kandırmasına engel olamadım diyor ya Oğuz Atay
ben de durum daha da kötü
istisnasız tüm sevdiklerim kandırabilir beni
üstelik okumam da azımsanmaz
sorun şu ki duygu varken bilgi işe yaramıyordu
beni kandıran tüm sevdiklerime teşekkürler

bazı saatlerde tüm duaların kabul olduğu gibi
ağustosun içinde eylülden günler vardı
bütün bir ömrün acısı o anda saklıydı
beyaz elleriyle dua eden o kızsa
denize düşen sevgi kırıntılarına uçan bir martıydı
denize uçan o martıyı kurtarmaya salak bir adam atladı

hiç şaşmaz inkar da etseniz,
attığım sevgi kırıntılarınadır uçan o martı eller
ne kanatlar eldir ne ekmekler sevgi
eylül hep böyle değil mi zaten
çokça özlem çokça yıkıntı
siz de deliler gibi sevmiştiniz
kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz


bugün Çanakkale'de gökyüzü sarı camlı gözlüklerden izler gibi dünyayı
belki yanlış anlaşılmakta böyle bir şeydir
mavi olduğunu bilip sarı görmek derken göğü 
koca bir yangın sardı şehri
sizse mutluluk yerleri kat kesince aşkın, her şeyiinkar ettiniz
beni tanıdığınızı bile
yangını ben çıkardım diyecek kadar cesur değildiniz


II-aşka düşen adamın mavilikteki halleri

bu öyle bir mavi değil/deniz mavisi göz mavisi ya da gök mavisi değil
huzursuz bir mavi/tıpkı olmaması gereken yangının sarartısı
elbet düzelecek her şey
dürüst olan boğulsa da aşkta
kendi vicdanında huzurla nefes alacaktı
hiç de mütevazi olmayan bir maviydi bu aslında ojeli tırnakları vardı mesela
süt kokusu içindeki pınar krem peynirleri gördüm maviydi onlar da
çok anısı olmayan hiç geleceği olmayan mavilikler vardı
yanan sararmış Çanakkale göğünün altında
sense erik dalı gevrektir oynayabilecek kadar neşeliydin
beni düştüğüm bu mavilikte izlerken
kalbin erik dalından gevrekti
o taş kalbini ayaklarıma bağlamış çoktan batıyordum
o taş kalbin adeta atmak için başka canlıların damarlarından kan alıyordu
balon balıkları yaklaşır ama sevilmez zehirliydi

hiç şaşmaz inkar da etseniz
siz de deliler gibi sevmiştiniz
kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz
tek kişi de olsa ben şahidim

 

sevmeyi bildiğim halde çırpındıkça boğuluyordum
en karanlık anı gecenin gün doğar dediklerinde şafakla beraber
yapayalnız ve yorgundum
ah mavi/ah gece/ah kızım/
alayım kızıma bir kutu boya
boyasın kendini boydan boya

kaktüsleri çok severdin
bütün çiçeksizliklerine hayrandık
ve bilim çok ilerlemişti bazen mavi bir tırnakta ya da mavi bir saçta
ya da duvardaki mavi bir sprey yazıda buluyorlardı bu cinayetin suçlusunu
ama ben bulunduğumda tanınmaz haldeydim

boğulmayı ben kabul ettim
hani derinlerde 50 metrelerin karanlık mavisinde
tüpten bir nefeste tüm ömrünü çekersin ya
tatlı bir sarhoşlukla seni ölüme ikna eden o narkoza
evet tam da öyle bir mavi olarak geldi bu kez


hiç şaşmaz inkar da etseniz
siz de deliler gibi sevmiştiniz
kat kesip kıvrılınca mutluluk yerleri aşkın vazgeçtiniz
açıkçası karlı değildi hatta işinize gelmedi ya başka bir sürü ruhsuz gerekçeniz vardı
tek kişi de olsa ben şahidim
ya da bu benim bir martıyı sudan kurtarmak isterken
boğulmamı anlamlandırma isteğimdi
hiç şaşmaz siz inkar da etseniz uçmayı bildiğinizi
en azından ben deliler gibi sevmeyi ve kendi sevgimde boğulmayı bildim

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.