Düşük gelirli ailelerde büyüyen bireyler Daha Güvenilir Görülüyor

Dünya 25.05.2025 - 18:27, Güncelleme: 25.05.2025 - 18:27 1073 kez okundu.
 

Düşük gelirli ailelerde büyüyen bireyler Daha Güvenilir Görülüyor

İnsanlar Güven Konusunda Kalpten Değil, Geçmişten Yana: Mütevazı Bir Çocukluk, Daha Fazla Güven Kazandırıyor

Güven, sosyal ilişkilerin temel taşı. Romantik bağlardan iş ortamlarına, toplumsal uyumdan arkadaşlığa kadar her yerde belirleyici bir unsur. Peki insanlar, kimi neden daha güvenilir buluyor? Yeni bir psikoloji araştırması, bu soruya şaşırtıcı bir yanıt veriyor: İnsanlar, zenginlikten çok, kişinin çocukluk geçmişine göre güven duyuyor. Amerikan Psikoloji Derneği’nin (American Psychological Association – APA) yayımladığı araştırmaya göre, bireyler genellikle mütevazı bir çocukluk geçirmiş kişilere daha fazla güven duyuyor. Hatta bu güven, bir kişinin şu anki ekonomik durumuna kıyasla, çocuklukta hangi sınıfa ait olduğuna daha çok bağlı. Çocuklukta Azla Yetinmiş Olanlar Daha Güvenilir Görülüyor Araştırmanın baş yazarı, Britanya Kolumbiyası Üniversitesi Psikoloji Profesörü Kristin Laurin, “İnsanlar geçmişi bugünden daha anlamlı buluyor. Bir kişinin nasıl büyüdüğü, onun karakterini daha doğru yansıttığını düşünüyorlar” diyor. Toplamda 1900’den fazla katılımcıyla yürütülen deneylerde, katılımcılar, gerçekte var olmayan ancak gerçek gibi sunulan kişilere güvenip güvenmeyeceklerini değerlendirdiler. Sahte profillerde kimi kişiler devlet okuluna giden, genç yaşta çalışmak zorunda kalan bireyler olarak tanıtıldı. Diğerleri ise özel okul mezunu, Avrupa tatillerine çıkmış ayrıcalıklı bireyler olarak kurgulandı. Katılımcılara, bu kişilere ödül bileti verme karşılığında ne kadar güven duydukları ve bu kişilerin kendilerine ne kadarını geri vereceklerini düşündükleri soruldu. Güven Davranışı ve Ahlak Algısı Arasındaki Fark Araştırmada dikkat çekici bir ayrım ortaya çıktı: İnsanlar mütevazı geçmişe sahip kişilere daha fazla ödül bileti verdi—yani davranışsal olarak daha fazla güven duydu. Ancak yalnızca çocukluğunda yoksulluk yaşamış olanları ahlaki ve güvenilir olarak gerçekten gördü. Şu anda düşük gelirli olan kişiler güven alsa da, bu güven her zaman samimi bir inanca dayanmadı. Laurin bunu şöyle açıklıyor: “İnsanlar, şu anda yoksul olanlara karşı empatiyle hareket edebilir, onlara yardım etmek isteyebilir. Ama onları gerçekten ahlaklı ve güvenilir olarak görmek için geçmişlerinin de zor olduğunu bilmeleri gerekiyor.” Sosyal Hayatta 'Sınıf Geçmişi' Öne Çıkabilir Bu çalışma, güven inşasında sosyal kökenin ne kadar etkili olduğunu gösteriyor. Özellikle iş görüşmeleri, takım çalışmaları, ortaklıklar ya da liderlik rolleri gibi güvenin ön planda olduğu durumlarda, kişilerin kendilerini nasıl tanıttıkları da belirleyici olabilir. Laurin'e göre, her zaman varlıklı bir yaşam süren kişiler, geçmişlerinin bu yönünü yumuşatabilirken; zor koşullarda büyüyenler için bu durumu açıkça belirtmek bir avantaja dönüşebilir. Ancak araştırma, güvenilen kişilerin gerçekten daha güvenilir olup olmadığını incelemiyor. Yani insanlar mütevazı geçmişe sahip bireyleri güvenilir bulsa da, bu kişilerin her zaman bu güvene layık olup olmadıkları henüz bilinmiyor. Laurin bu konuda şunları söylüyor: “Araştırmamız insanların algılarına odaklanıyor. Gerçek güvenilirlik düzeylerini ölçmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. Belki de bazı durumlarda insanlar, aslında güvenmeleri gereken kişilere şüpheyle yaklaşırken, başkalarına fazla güveniyor olabilir.” Araştırmadan Çıkan Temel Bulgular: Davranışsal Güven: Katılımcılar, düşük gelirli geçmişe sahip kişilere daha fazla ödül bileti vererek daha çok güvendiler. Ahlaki Algı: Mütevazı çocukluk geçirmiş bireyler daha ahlaki ve güvenilir olarak görüldü. Geçmiş, Bugünden Güçlü: Çocukluk sınıfı, mevcut ekonomik durumdan daha fazla güven etkisi oluşturdu. Kaynak: Amerikan Psikoloji Derneği (APA) Journal of Personality and Social Psychology Araştırma Lideri: Prof. Dr. Kristin Laurin, University of British Columbia
İnsanlar Güven Konusunda Kalpten Değil, Geçmişten Yana: Mütevazı Bir Çocukluk, Daha Fazla Güven Kazandırıyor

Güven, sosyal ilişkilerin temel taşı. Romantik bağlardan iş ortamlarına, toplumsal uyumdan arkadaşlığa kadar her yerde belirleyici bir unsur. Peki insanlar, kimi neden daha güvenilir buluyor? Yeni bir psikoloji araştırması, bu soruya şaşırtıcı bir yanıt veriyor: İnsanlar, zenginlikten çok, kişinin çocukluk geçmişine göre güven duyuyor.

Amerikan Psikoloji Derneği’nin (American Psychological Association – APA) yayımladığı araştırmaya göre, bireyler genellikle mütevazı bir çocukluk geçirmiş kişilere daha fazla güven duyuyor. Hatta bu güven, bir kişinin şu anki ekonomik durumuna kıyasla, çocuklukta hangi sınıfa ait olduğuna daha çok bağlı.

Çocuklukta Azla Yetinmiş Olanlar Daha Güvenilir Görülüyor
Araştırmanın baş yazarı, Britanya Kolumbiyası Üniversitesi Psikoloji Profesörü Kristin Laurin, “İnsanlar geçmişi bugünden daha anlamlı buluyor. Bir kişinin nasıl büyüdüğü, onun karakterini daha doğru yansıttığını düşünüyorlar” diyor.

Toplamda 1900’den fazla katılımcıyla yürütülen deneylerde, katılımcılar, gerçekte var olmayan ancak gerçek gibi sunulan kişilere güvenip güvenmeyeceklerini değerlendirdiler. Sahte profillerde kimi kişiler devlet okuluna giden, genç yaşta çalışmak zorunda kalan bireyler olarak tanıtıldı. Diğerleri ise özel okul mezunu, Avrupa tatillerine çıkmış ayrıcalıklı bireyler olarak kurgulandı.

Katılımcılara, bu kişilere ödül bileti verme karşılığında ne kadar güven duydukları ve bu kişilerin kendilerine ne kadarını geri vereceklerini düşündükleri soruldu.

Güven Davranışı ve Ahlak Algısı Arasındaki Fark
Araştırmada dikkat çekici bir ayrım ortaya çıktı:

İnsanlar mütevazı geçmişe sahip kişilere daha fazla ödül bileti verdi—yani davranışsal olarak daha fazla güven duydu.

Ancak yalnızca çocukluğunda yoksulluk yaşamış olanları ahlaki ve güvenilir olarak gerçekten gördü.

Şu anda düşük gelirli olan kişiler güven alsa da, bu güven her zaman samimi bir inanca dayanmadı.

Laurin bunu şöyle açıklıyor:

“İnsanlar, şu anda yoksul olanlara karşı empatiyle hareket edebilir, onlara yardım etmek isteyebilir. Ama onları gerçekten ahlaklı ve güvenilir olarak görmek için geçmişlerinin de zor olduğunu bilmeleri gerekiyor.”

Sosyal Hayatta 'Sınıf Geçmişi' Öne Çıkabilir
Bu çalışma, güven inşasında sosyal kökenin ne kadar etkili olduğunu gösteriyor. Özellikle iş görüşmeleri, takım çalışmaları, ortaklıklar ya da liderlik rolleri gibi güvenin ön planda olduğu durumlarda, kişilerin kendilerini nasıl tanıttıkları da belirleyici olabilir.

Laurin'e göre, her zaman varlıklı bir yaşam süren kişiler, geçmişlerinin bu yönünü yumuşatabilirken; zor koşullarda büyüyenler için bu durumu açıkça belirtmek bir avantaja dönüşebilir.

Ancak araştırma, güvenilen kişilerin gerçekten daha güvenilir olup olmadığını incelemiyor. Yani insanlar mütevazı geçmişe sahip bireyleri güvenilir bulsa da, bu kişilerin her zaman bu güvene layık olup olmadıkları henüz bilinmiyor.

Laurin bu konuda şunları söylüyor:

“Araştırmamız insanların algılarına odaklanıyor. Gerçek güvenilirlik düzeylerini ölçmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. Belki de bazı durumlarda insanlar, aslında güvenmeleri gereken kişilere şüpheyle yaklaşırken, başkalarına fazla güveniyor olabilir.”

Araştırmadan Çıkan Temel Bulgular:
Davranışsal Güven: Katılımcılar, düşük gelirli geçmişe sahip kişilere daha fazla ödül bileti vererek daha çok güvendiler.

Ahlaki Algı: Mütevazı çocukluk geçirmiş bireyler daha ahlaki ve güvenilir olarak görüldü.

Geçmiş, Bugünden Güçlü: Çocukluk sınıfı, mevcut ekonomik durumdan daha fazla güven etkisi oluşturdu.

Kaynak:

Amerikan Psikoloji Derneği (APA)

Journal of Personality and Social Psychology

Araştırma Lideri: Prof. Dr. Kristin Laurin, University of British Columbia

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.