Sudan’ın kuzeyinde Nil nehrinin doğu kıyısında bulunan iskeletler, bilinen en eski geniş çaplı silahlı çatışmasının kurbanlarına ait.   Bilim insanları, 13 bin yıl önce Sahra Çölü kıyılarında gerçekleşen en eski ırk savaşına ait bulguları araştırıyor.   İngiltere'deki "British Museum"la ortak yürütülen çalışmada Fransız bilim insanları, okçuların taş uçlu oklarıyla öldürdüğü kurbanlara ait düzinelerce iskeleti inceliyor.         Bordeaux Üniversitesi antropologları, iki yılı aşkın süredir yürüttüğü çalışmalarda kurbanların kemiklerinde daha önce tespit edilmeyen ok işaretleri ve ok ucu kalıntılarını keşfetti.   Bu bulgular, 1960’lı yıllarda iskeletlerin incelendiği önceki çalışmalarda rastlanan izlere ve ok kalıntılarına ek niteliğinde. İlkel bir mezarlıktan çıkarılan bu kalıntılar, 1964 yılında Amerikalı arkeolog Fred Wendorf tarafından bulunmuş olsa da, daha modern teknikler ve 21. Yüzyıl teknolojisi kullanılarak incelendi.   Şimdi ise, British Museum adına araştırmaları yürüten bilim insanları kurbanlar hakkında daha detaylı- cinsiyetten hastalığa, beslenme alışkanlıklarından ölüm yaşına kadar- çeşitli bilgiler elde etmek için çalışmalar sürdürüyor.   Bu bulguların keşfi, kadın, erkek ve çocuklardan oluşan kurbanların büyük bir kısmının düşman okçularca öldürülüp kendi halkı tarafından gömüldüğünü öngörüyor. Buna ek olarak, yeni araştırma, saldırıların uzun süreli, yani aylarca ya da yıllarca sürdüğünü göstermekte.   Kurbanların kim olduğunu diğer bir deyişle etnik yapılarının araştırıldığı ek çalışmalar, bu bireylerin güney Sahra bölgesinin yerli halkı yani günümüzdeki siyahi Afrikalıların ataları olduğunu ortaya koymakta.   Katillerin kimliğini belirlemek daha zor olsa da bu insanların Akdeniz havzasında yaşamış Kuzey Afrika/Doğu Akdenizli/Avrupalı halkın bir parçası olan tamamen farklı bir ırk ve etnik gruptan olması muhtemel.   Çatışan iki grubun birbirinden farklı göründüğü, kültürel ve linguistik açıdan farklılık gösterdiği neredeyse kesin olarak biliniyor.   Araştırmalara göre, Sahra altı Afrika yerli halkı uzun bacaklı ve nispeten daha kısa gövdesi olan, Kuzey Afrika/Doğu Akdenizli/Avrupalı halkı ise kısa bacaklı ve daha uzun gövdeli insanlar, iki grubun ortak özelliği ise oldukça kaslı ve güçlü olmaları.