Çanakkale Haber

Rumeli Mecidiye Tabyası Komutanı Kahraman dedesinin izlerini aradı

YEREL (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 13.10.2016 - 19:54, Güncelleme: 13.10.2016 - 19:54 3379+ kez okundu.
 

Rumeli Mecidiye Tabyası Komutanı Kahraman dedesinin izlerini aradı

ÇANAKKALE Deniz Savaşı'nda büyük kahramanlık sergileyen Rumeli Mecidiye Tabyası Komutanı Yüzbaşı Mehmet Hilmi'nin (Şanlıtop) torunu Gazanfer Şanlıtop, Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nın misafiri olarak dedesinin savaştığı tabyayı ziyaret etti. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nın, 'Kahraman Komutanların Torunları' projesi kapsamında Manisa'dan gelen ve eşi Cavidan Şanlıtop ile birlikte misafir edilen Gazanfer Şanlıtop, dedesinin Çanakkale Boğaz Muharebesi'nde büyük kahramanlık yaptığı Rumeli Mecidiye Tabyası'nı ziyaret etti. Ziyareti esnasında duygulu anların da yaşandığı tabyada Şanlıtop, "Dedem ve kahraman eratı büyük fedakarlıklarla savaştıkları bu mekanlarda tüm dünyaya Çanakkale Geçilmez'in ne demek olduğunu haykırmışlardır. Ne mutlu bize ki bu kahraman ecdadın torunlarıyız" dedi. Gazanfer Şanlıtop ve eşinin tarihi alan ziyaretine, başkanlığımızı temsilen Sanat Tarihçisi Yusuf Kartal ve arkeolog Mert Çatalbaş eşlik etti. YÜZBAŞI MEHMET HİLMİ (ŞANLITOP) KİMDİR? Çanakkale Deniz Savaşı'nın önemli komutanlarından ve perde arkası kahramanlarından birisidir. Yüzbaşı Hilmi Bey. 19O5'te Harbiye Mektebi'nden mezun olunca Çanakkale'ye tayini çıktı. 1911'de katıldığı İtalyan Harbi, yıllar boyu sürecek 'cepheden cepheye bir ömür' döneminin birinci adımı oldu. 1912 yılında Balkan Savaşı'nda ilk madalyasını aldı. Rumeli Mecidiye Tabyası Grup Komutanı olarak katıldığı Çanakkale Savaşı sonrası, belki de bütün mücadeleyi etkileyen başarısından dolayı, biri Sultan Reşat'tan; ikisi Almanlardan olmak üzere üç madalya daha kazandı. 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Mütarekesi'nin ardından yabancı güçlerin etkisiyle bir süre rütbeleri sökülmüş ve maaşı kesilmiş bir sivil olarak geçim derdine düştü. Zorunlu bir aradan sonra Doğu Cephesi'nde başlayan yeni dönemle birlikte önce binbaşı olmanın, ardından 'Kırmızı Şeritli İstiklâl Madalyası' kazanmanın onurunu yaşadı. Osmanlı'nın son dönemleriyle Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarının canlı tanığı olan Yüzbaşı Mehmet Hilmi Bey'in özellikle 18 Mart 1915 sabahı birliğine yaptığı "Askerlerim, evlatlarım; şehit ve yaralıların yerine geçecekler atanmıştır. Ben ölürsem üzerime basıp geçin. Yaralanırsam önem vermeyin, ben de size öyle yapacağım. Bu savaşta hiçbir ödül beklemeyin. Bunu vaat etmem ve edemem" konuşmasıyla adeta savaşın seyrini değiştirmiştir.   Burak GEZEN/ÇANAKKALE, (DHA
ÇANAKKALE Deniz Savaşı'nda büyük kahramanlık sergileyen Rumeli Mecidiye Tabyası Komutanı Yüzbaşı Mehmet Hilmi'nin (Şanlıtop) torunu Gazanfer Şanlıtop, Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nın misafiri olarak dedesinin savaştığı tabyayı ziyaret etti. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nın, 'Kahraman Komutanların Torunları' projesi kapsamında Manisa'dan gelen ve eşi Cavidan Şanlıtop ile birlikte misafir edilen Gazanfer Şanlıtop, dedesinin Çanakkale Boğaz Muharebesi'nde büyük kahramanlık yaptığı Rumeli Mecidiye Tabyası'nı ziyaret etti. Ziyareti esnasında duygulu anların da yaşandığı tabyada Şanlıtop, "Dedem ve kahraman eratı büyük fedakarlıklarla savaştıkları bu mekanlarda tüm dünyaya Çanakkale Geçilmez'in ne demek olduğunu haykırmışlardır. Ne mutlu bize ki bu kahraman ecdadın torunlarıyız" dedi. Gazanfer Şanlıtop ve eşinin tarihi alan ziyaretine, başkanlığımızı temsilen Sanat Tarihçisi Yusuf Kartal ve arkeolog Mert Çatalbaş eşlik etti. YÜZBAŞI MEHMET HİLMİ (ŞANLITOP) KİMDİR? Çanakkale Deniz Savaşı'nın önemli komutanlarından ve perde arkası kahramanlarından birisidir. Yüzbaşı Hilmi Bey. 19O5'te Harbiye Mektebi'nden mezun olunca Çanakkale'ye tayini çıktı. 1911'de katıldığı İtalyan Harbi, yıllar boyu sürecek 'cepheden cepheye bir ömür' döneminin birinci adımı oldu. 1912 yılında Balkan Savaşı'nda ilk madalyasını aldı. Rumeli Mecidiye Tabyası Grup Komutanı olarak katıldığı Çanakkale Savaşı sonrası, belki de bütün mücadeleyi etkileyen başarısından dolayı, biri Sultan Reşat'tan; ikisi Almanlardan olmak üzere üç madalya daha kazandı. 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Mütarekesi'nin ardından yabancı güçlerin etkisiyle bir süre rütbeleri sökülmüş ve maaşı kesilmiş bir sivil olarak geçim derdine düştü. Zorunlu bir aradan sonra Doğu Cephesi'nde başlayan yeni dönemle birlikte önce binbaşı olmanın, ardından 'Kırmızı Şeritli İstiklâl Madalyası' kazanmanın onurunu yaşadı. Osmanlı'nın son dönemleriyle Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarının canlı tanığı olan Yüzbaşı Mehmet Hilmi Bey'in özellikle 18 Mart 1915 sabahı birliğine yaptığı "Askerlerim, evlatlarım; şehit ve yaralıların yerine geçecekler atanmıştır. Ben ölürsem üzerime basıp geçin. Yaralanırsam önem vermeyin, ben de size öyle yapacağım. Bu savaşta hiçbir ödül beklemeyin. Bunu vaat etmem ve edemem" konuşmasıyla adeta savaşın seyrini değiştirmiştir.   Burak GEZEN/ÇANAKKALE, (DHA
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.