Çanakkale Haber

Su, insan hayatı için oksijenden sonra en önemli ikinci ihtiyaç

SAĞLIK (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 21.03.2019 - 10:27, Güncelleme: 21.03.2019 - 10:27 2823+ kez okundu.
 

Su, insan hayatı için oksijenden sonra en önemli ikinci ihtiyaç

Su sağlık için hayati önem taşıyor. Su içerdiği sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum ve fosfat gibi vücut için önemli olan mineraller içeriyor. Su, insan hayatı için oksijenden sonra en önemli ikinci ihtiyaç olarak gösteriliyor. Çünkü kanın %83’ü, kemiklerin %22’si, beynin ve kasların %75’i sudan oluşuyor. Ter, tükürük, idrar gibi vücut sıvılarının üretimi, atıkların atılması, suda eriyen besinlerin emilimi, eklemlerin ve gözün kayganlaşması, vücut ısının düzenlenmesi su ile mümkün oluyor. Memorial Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Berna Ertuğ, ˮ22 Mart Dünya Su Günüˮ nedeniyle, suyun önemi ve sağlığa faydaları hakkında bilgi verdi.   Susuz kalmak hastalıklara neden oluyor Dünyanın %70’i sudur ve yeryüzündeki su kaynaklarının yaklaşık%0.3′ü kullanılabilir ve içilebilir özelliktedir. Suyun pH değerinin 7,5 – 8,5 arası yani alkali olması idealdir. İçilen suların etiketleri okunmalı, pH değerinin bu aralıklarda olduğu sular tercih edilmelidir. Sıcak havalarda ve egzersiz sırasında daha fazla su tüketilmelidir. Eğer yeteri kadar su tüketilemezse susuzluk ortaya çıkar. Susuzluğun hafif belirtileri; baş ağrısı, yorgunluk ve kabızlıktır. Uzun süren durumlarda ciddi hastalıklara da neden olabilir.   Suyun yerini hiçbir şey tutmuyor! Su tüketimi tek başına olduğu gibi süt, çay, meyve suyu gibi alkol dışındaki tüm içecekler ve besinlerden de sağlanır fakat bu içeceklerin suyun yerine geçmeyeceği unutulmamalıdır. Vücut susuz oluncaya kadar susama hissi ortaya çıkmaz. Dolayısıyla susamadan önce su içmek çok önemlidir. Çocuklar ve yaşlılar susama hissini yetişkinlere göre daha az hissettikleri için, su içmeleri hatırlatılmalıdır. Sağlıklı kişilerde su ihtiyacı; yaşa, iklim koşullarına, tükettiği besinlere, yaptığı fiziksel aktiviteye göre değişir. Yetişkinler için ortalama günde 2-3 lt. 4-8 yaş çocuklar için 1-1,5 lt. 9-13 yaş çocuklar için 1,5-2 lt. 14-18 yaş gençler için 2-2,5 lt Suyun devamlığının sağlanması için bilinçli tüketilmelidir Su kaynaklarının devamlılığı ve temiz bir gelecek için herkesin doğal imkanları kullanırken dikkatli olması gerekmektedir. Su tüketirken bilinçli olunmalıdır. Örneğin; sebze ve meyveler elde yıkamak yerine su dolu bir kapta yıkanırsa yılda ortalama 18 ton su tasarrufu sağlanabilmektedir. Dişleri fırçalarken, yüz yıkarken suyu akar vaziyette bırakmamak günde 6 litreye kadar sudan tasarruf edilmesini sağlar. Yeterli miktarda su içmek bunları sağlıyor 1 -Ağız kokusunu önler. 2-Kan hacmini artırır, hücreler için gerekli oksijen ve besini hızlı bir şekilde taşır ve kalbin daha sağlıklı olmasını sağlar. 3-Kırık, kepek, dökülme gibi saç problemlerine engel olur. 4-Kabızlık ve bağırsak tembelliği gibi sindirim problemlerinin giderilmesini sağlar. 5-Egzersiz yaparken gerçekleşen kasılma ve krampları önlemede yardımcı olur. 6-Susuz kalmaya bağlı olarak gelişen unutkanlık, dikkat dağınıklığı gibi beyin fonksiyonlarını düzenler. 7-Su stresle savaşmada öncüdür. 8-Emziren anneler için süt yapıcı en önemli kaynaktır. 9-Reflüye iyi gelir. 10-Grip gibi bulaşıcı hastalıklarla savaşırken, vücut direncine katkıda bulunur. 11-Cilt sağlığının korunmasında önemli etkileri vardır. Yeterli miktarda su içen kişilerin cildi nemlenir, parlar, sağlıklı ve genç bir görünüme kavuşur. 12-Vücut ısısını dengeler. 13-Vücuttan ödemin atılmasını sağlar. 14-Yeterli miktarda su içen kişilerde metabolizmayı çalıştırır ve hızlandırır. 15-Su içmek, böbrek rahatsızlıklarından korur.
Su sağlık için hayati önem taşıyor. Su içerdiği sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum ve fosfat gibi vücut için önemli olan mineraller içeriyor. Su, insan hayatı için oksijenden sonra en önemli ikinci ihtiyaç olarak gösteriliyor. Çünkü kanın %83’ü, kemiklerin %22’si, beynin ve kasların %75’i sudan oluşuyor. Ter, tükürük, idrar gibi vücut sıvılarının üretimi, atıkların atılması, suda eriyen besinlerin emilimi, eklemlerin ve gözün kayganlaşması, vücut ısının düzenlenmesi su ile mümkün oluyor. Memorial Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Berna Ertuğ, ˮ22 Mart Dünya Su Günüˮ nedeniyle, suyun önemi ve sağlığa faydaları hakkında bilgi verdi.   Susuz kalmak hastalıklara neden oluyor Dünyanın %70’i sudur ve yeryüzündeki su kaynaklarının yaklaşık%0.3′ü kullanılabilir ve içilebilir özelliktedir. Suyun pH değerinin 7,5 – 8,5 arası yani alkali olması idealdir. İçilen suların etiketleri okunmalı, pH değerinin bu aralıklarda olduğu sular tercih edilmelidir. Sıcak havalarda ve egzersiz sırasında daha fazla su tüketilmelidir. Eğer yeteri kadar su tüketilemezse susuzluk ortaya çıkar. Susuzluğun hafif belirtileri; baş ağrısı, yorgunluk ve kabızlıktır. Uzun süren durumlarda ciddi hastalıklara da neden olabilir.   Suyun yerini hiçbir şey tutmuyor! Su tüketimi tek başına olduğu gibi süt, çay, meyve suyu gibi alkol dışındaki tüm içecekler ve besinlerden de sağlanır fakat bu içeceklerin suyun yerine geçmeyeceği unutulmamalıdır. Vücut susuz oluncaya kadar susama hissi ortaya çıkmaz. Dolayısıyla susamadan önce su içmek çok önemlidir. Çocuklar ve yaşlılar susama hissini yetişkinlere göre daha az hissettikleri için, su içmeleri hatırlatılmalıdır. Sağlıklı kişilerde su ihtiyacı; yaşa, iklim koşullarına, tükettiği besinlere, yaptığı fiziksel aktiviteye göre değişir. Yetişkinler için ortalama günde 2-3 lt. 4-8 yaş çocuklar için 1-1,5 lt. 9-13 yaş çocuklar için 1,5-2 lt. 14-18 yaş gençler için 2-2,5 lt Suyun devamlığının sağlanması için bilinçli tüketilmelidir Su kaynaklarının devamlılığı ve temiz bir gelecek için herkesin doğal imkanları kullanırken dikkatli olması gerekmektedir. Su tüketirken bilinçli olunmalıdır. Örneğin; sebze ve meyveler elde yıkamak yerine su dolu bir kapta yıkanırsa yılda ortalama 18 ton su tasarrufu sağlanabilmektedir. Dişleri fırçalarken, yüz yıkarken suyu akar vaziyette bırakmamak günde 6 litreye kadar sudan tasarruf edilmesini sağlar. Yeterli miktarda su içmek bunları sağlıyor 1 -Ağız kokusunu önler. 2-Kan hacmini artırır, hücreler için gerekli oksijen ve besini hızlı bir şekilde taşır ve kalbin daha sağlıklı olmasını sağlar. 3-Kırık, kepek, dökülme gibi saç problemlerine engel olur. 4-Kabızlık ve bağırsak tembelliği gibi sindirim problemlerinin giderilmesini sağlar. 5-Egzersiz yaparken gerçekleşen kasılma ve krampları önlemede yardımcı olur. 6-Susuz kalmaya bağlı olarak gelişen unutkanlık, dikkat dağınıklığı gibi beyin fonksiyonlarını düzenler. 7-Su stresle savaşmada öncüdür. 8-Emziren anneler için süt yapıcı en önemli kaynaktır. 9-Reflüye iyi gelir. 10-Grip gibi bulaşıcı hastalıklarla savaşırken, vücut direncine katkıda bulunur. 11-Cilt sağlığının korunmasında önemli etkileri vardır. Yeterli miktarda su içen kişilerin cildi nemlenir, parlar, sağlıklı ve genç bir görünüme kavuşur. 12-Vücut ısısını dengeler. 13-Vücuttan ödemin atılmasını sağlar. 14-Yeterli miktarda su içen kişilerde metabolizmayı çalıştırır ve hızlandırır. 15-Su içmek, böbrek rahatsızlıklarından korur.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.