Çanakkale Haber

ʹOHAL değil demokrasi istiyoruzʹ !....

YEREL (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 16.04.2018 - 17:13, Güncelleme: 16.04.2018 - 17:13 2022+ kez okundu.
 

ʹOHAL değil demokrasi istiyoruzʹ !....

Oturma eylemine katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, ˮTürkiye önümüzdeki ilk seçimde ʹ2 Dʹ arasında bir seçim yapacak. Demokrasi mi, diktatörlük mü?ˮ dedi. Cumhuriyet Meydanıʹnda saat 12.00ʹde başlayan eyleme CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Av. Muharrem Erkek, CHP Çanakkale Milletvekili Bülent Öz, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Serdar Soydan, CHP Çanakkale İl Başkanı İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı CHPʹli Ülgür Gökhan ve partililer katıldı. Oturma eyleminde partililer, ˮHak, hukuk, adaletˮ, ˮFaşizme karşı omuz omuzaˮ ve ˮSusma haykır, OHALʹe hayırˮ sloganları attı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşıʹnın okunmasının ardından, partililer ʹOHAL değil demokrasiʹ sloganıyla 1 saatlik oturma eylemi gerçekleştirdi. Oturma eylemi sırasında İzmir Marşı da söylendi. Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, oturma eylemi sırasında yaptığı açıklamada, ˮBugün Çanakkaleʹde Cumhuriyet Meydanıʹnda ve 81 ilde meydanlarda ʹOHAL değil, demokrasiʹ diyoruz. OHAL kalkmadığı sürece maalesef Türkiye rahat bir nefes alamayacak. Demokrasi, hukuk devleti, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik için OHAL derhal kaldırılmak zorundadır. OHAL düzeninde ve OHAL rejiminde, yapılacak tüm seçimlerin de meşruiyeti her zaman tartışma konusu olacaktır. Türkiyeʹye bu kötülüğü yapmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. ʹ12 Eylül darbe hukukuyla mücadele edeceğizʹ diye iktidar olanlar, bugün 12 Eylül darbe hukukunun ürünü olan OHALʹe, yüzde 10 barajına, 12 Eylül darbe hukukunun hükümlerine sarılıp, iktidarlarını devam ettirmek istiyorlar. OHAL saray rejimini tahkim etmek için, tek adam rejimini tahkim etmek için sürdürülüyor. Türkiye önümüzdeki süreçte bir karar verecek. Türkiye önümüzdeki ilk seçimde ʹ2 Dʹ arasında bir seçim yapacak. Demokrasi mi, diktatörlük mü? Hep birlikte bunun kararını vereceğiz. Ama bu memleketin her köşesinde demokrasiye, adalete, huzura, barışa, kardeşliğe, özgürlüğe inanan milyonlarla birlikte demokrasi mücadelesini yürütüyoruz. Ve tek adam rejimi değil, demokrasi kazanacakˮ dedi. Daha sonra CHP Çanakkale il başkanı İsmet Güneşhanda bir açıklama yaptı açıklama şöyle; Sayın Genel Başkan Yardımcım, Sayın YDK üyem, Sayın Milletvekillerim, Siyasi partilerimizin çok değerli Başkan ve Yöneticileri, Sivil Toplum Örgütlerimizin değerli başkan ve yöneticileri, görsel, yazılı ve internet medyasının çok değerli temsilcileri ve siz çok değerli Çanakkaleli hemşerilerim; Öncelikle, bugün Şırnak ta yaşanan çatışmada kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz 3 şehit vermiştir. Başta aileleri olmak üzere tüm halkımızın başı sağ olsun diyor, terörü bir kez daha lanetliyoruz. OHAL demek Terör demektir. Ülkemizi tek adam rejimine dönüştürme amacıyla hazırlanan ve tarihe mühürsüz seçim olarak geçen 16 Nisan referandumunun üzerinden tam 1 yıl geçti. 15 Temmuz askeri darbe girişiminin ardından 20 Temmuz’da ilan edilen OHAL altında gidilen referandum, meşruiyeti olmayan bir rejim değişikliğini ülkemize dayatmıştır. Sivil darbe ortamında, “Evet” demenin devletin tüm kurumlarıyla desteklendiği, “Hayır” demenin ise adeta yasaklandığı bir dönem yaşanmıştır. 21 aydır süren OHAL ile ülkemizdeki baskı rejimi kurumsallaşmıştır. Demokrasiye ve hukuk sistemine yönelik bir saldırı halini alan OHAL rejimi, insan haklarını, ifade özgürlüğünü ve her türlü protesto eylemini baskılamanın da aracı olmuştur. KHK’lar eliyle parlamento, yani halkın iradesi gasp edilmiştir. Türkiye’yi tek tipe sokmak için sivil toplum kuruluşlarına, sendikalara, meslek oda ve birliklerine yönelik operasyonların ardı arkası kesilmemiştir. AKP iktidarının muhaliflerine bir sopa olarak kullandığı OHAL, bu faşizan sınırlarını bile aşmış; sağcı solcu, muhafazakâr sosyal demokrat, kimseyi ayırmadan tüm topluma karşı işlenen bir suç haline gelmiştir. OHAL ile ülkemizde hiç kimsenin can ve mal güvenliği kalmamıştır. Peki O zaman OHAL nedir? OHAL, 10 Ekim’de katledilen çocuklarını anmak isteyen anne ve babalara sıkılan biber gazıdır. OHAL, ekmeğinin peşindeki tütün üreticisine vurulan coptur. OHAL, hayatını FETÖ ile mücadeleye adamış Ahmet Şık başta olmak üzere gazetecileri zindanlara atmaktır. OHAL, işçi grevlerini ertelemek, grev çadırlarına müdahale etmektir. OHAL, işlerini geri isteyerek bedenini açlığa yatıran Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’yı öldürmeye ant içmiş hükümet inadıdır. OHAL, dünyaca ünlü akademisyenleri FETÖ yalanıyla üniversitelerden atmaktır. OHAL, tiyatro oyunlarını yasaklamaktır. OHAL, tüm muhaliflerini “terörist” ilan edebilme cüretidir. OHAL, Ankara Kızılay’da İnsan Hakları Anıtı’nı gözaltına almaktır. OHAL, madende oğlu 4 yıldır yatan anaya, artık yürüyemezsin yasak artık, demektir. OHAL, on binlerce taşeron işçiyi haksızlıkla kadro dışı bırakmaktır. OHAL, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilere “okuma hakkı” vermediğini deklare edebilmek ve öğrencileri cezaevine attırmaktır. OHAL, milli iradeyi yok sayarak, belediye başkanlarını görevden uzaklaştırmak, belediyelere kayyım atamaktır. OHAL, laik eğitim bildirisi dağıtmak isteyen öğrencinin gözaltına alınması, 16 Nisan referandumunda “hayır” propagandası yapan vatandaşın kolunun kırılmasıdır. OHAL, seçilmiş milletvekillerini esaret altında tutmaktır. OHAL, hakimlerin, savcıların bir parti genel başkanı önünde iliklediği cübbelerdir. OHAL, yasamayı, yürütmeyi, yargıyı bir tek adamın iki dudağının arasına hapsetmektir. OHAL, doların 4 TL’yi, avronun 5 TL’yi aşmasıdır, Türk Lirası’nın kaybettiği değerdir. OHAL, satılan şeker fabrikası, açlık sınırı altındaki asgari ücret, artan enflasyondur. OHAL, Twitter’daki 280 karakterden, Facebook’taki “beğen” butonundan korkmaktır. OHAL, 12 Eylül cuntasına özenenlerin, askeri darbe dönemlerine rahmet okuttuğu bir düzenin adıdır. İlan ederken 1 buçuk ay bile sürmeyecek dedikleri, milleti etkilemeyecek dedikleri OHAL, bardağı çoktan taşırmıştır. Sabır testisi kırılmış, toplumun büyük çoğunluğu OHAL rejimine artık yeter demeye başlamıştır. Bugün iktidar partisi ve yeni ortakları, Türkiye’yi uçuruma adım adım yaklaştıran OHAL’i bir kez daha uzatmanın peşindedir. Postallı darbelerle mücadele etme vaadiyle gelenler, gelinen noktada takım elbiseli darbeciler haline gelmiştir. Bizim talebimiz kesindir; Halkın iradesine karşı işlenen bir suç haline gelen OHAL rejimine DERHAL son verilmelidir. Hukukun askıya alındığı, parlamentonun yok sayıldığı, milli iradenin tanınmadığı, milletvekillerinin rehin alındığı faşizm düzeni ortadan kalkmalıdır. Sivil toplum örgütlerine, sendikalara, meslek odalarına ve birliklerine yönelik iktidar gücü ile açılan savaş son bulmalıdır. Sivil darbe ile tek koltukta birleştirilen yasama, yürütme ve yargı erkleri, yeniden, çağdaş demokrasilerde olduğu gibi kendi koltuklarına geçmelidir. Sadece bu meydandan değil, Türkiye’nin 81 ilindeki meydanlardan Ankara’daki Saraylıları uyarıyoruz. Bizler OHAL DEĞİL DEMOKRASİ İSTİYORUZ! İsmet GÜNEŞHAN CHP Çanakkale İl Başkanı
Oturma eylemine katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, ˮTürkiye önümüzdeki ilk seçimde ʹ2 Dʹ arasında bir seçim yapacak. Demokrasi mi, diktatörlük mü?ˮ dedi. Cumhuriyet Meydanıʹnda saat 12.00ʹde başlayan eyleme CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Av. Muharrem Erkek, CHP Çanakkale Milletvekili Bülent Öz, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Serdar Soydan, CHP Çanakkale İl Başkanı İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı CHPʹli Ülgür Gökhan ve partililer katıldı. Oturma eyleminde partililer, ˮHak, hukuk, adaletˮ, ˮFaşizme karşı omuz omuzaˮ ve ˮSusma haykır, OHALʹe hayırˮ sloganları attı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşıʹnın okunmasının ardından, partililer ʹOHAL değil demokrasiʹ sloganıyla 1 saatlik oturma eylemi gerçekleştirdi. Oturma eylemi sırasında İzmir Marşı da söylendi. Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, oturma eylemi sırasında yaptığı açıklamada, ˮBugün Çanakkaleʹde Cumhuriyet Meydanıʹnda ve 81 ilde meydanlarda ʹOHAL değil, demokrasiʹ diyoruz. OHAL kalkmadığı sürece maalesef Türkiye rahat bir nefes alamayacak. Demokrasi, hukuk devleti, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik için OHAL derhal kaldırılmak zorundadır. OHAL düzeninde ve OHAL rejiminde, yapılacak tüm seçimlerin de meşruiyeti her zaman tartışma konusu olacaktır. Türkiyeʹye bu kötülüğü yapmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. ʹ12 Eylül darbe hukukuyla mücadele edeceğizʹ diye iktidar olanlar, bugün 12 Eylül darbe hukukunun ürünü olan OHALʹe, yüzde 10 barajına, 12 Eylül darbe hukukunun hükümlerine sarılıp, iktidarlarını devam ettirmek istiyorlar. OHAL saray rejimini tahkim etmek için, tek adam rejimini tahkim etmek için sürdürülüyor. Türkiye önümüzdeki süreçte bir karar verecek. Türkiye önümüzdeki ilk seçimde ʹ2 Dʹ arasında bir seçim yapacak. Demokrasi mi, diktatörlük mü? Hep birlikte bunun kararını vereceğiz. Ama bu memleketin her köşesinde demokrasiye, adalete, huzura, barışa, kardeşliğe, özgürlüğe inanan milyonlarla birlikte demokrasi mücadelesini yürütüyoruz. Ve tek adam rejimi değil, demokrasi kazanacakˮ dedi. Daha sonra CHP Çanakkale il başkanı İsmet Güneşhanda bir açıklama yaptı açıklama şöyle; Sayın Genel Başkan Yardımcım, Sayın YDK üyem, Sayın Milletvekillerim, Siyasi partilerimizin çok değerli Başkan ve Yöneticileri, Sivil Toplum Örgütlerimizin değerli başkan ve yöneticileri, görsel, yazılı ve internet medyasının çok değerli temsilcileri ve siz çok değerli Çanakkaleli hemşerilerim; Öncelikle, bugün Şırnak ta yaşanan çatışmada kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz 3 şehit vermiştir. Başta aileleri olmak üzere tüm halkımızın başı sağ olsun diyor, terörü bir kez daha lanetliyoruz. OHAL demek Terör demektir. Ülkemizi tek adam rejimine dönüştürme amacıyla hazırlanan ve tarihe mühürsüz seçim olarak geçen 16 Nisan referandumunun üzerinden tam 1 yıl geçti. 15 Temmuz askeri darbe girişiminin ardından 20 Temmuz’da ilan edilen OHAL altında gidilen referandum, meşruiyeti olmayan bir rejim değişikliğini ülkemize dayatmıştır. Sivil darbe ortamında, “Evet” demenin devletin tüm kurumlarıyla desteklendiği, “Hayır” demenin ise adeta yasaklandığı bir dönem yaşanmıştır. 21 aydır süren OHAL ile ülkemizdeki baskı rejimi kurumsallaşmıştır. Demokrasiye ve hukuk sistemine yönelik bir saldırı halini alan OHAL rejimi, insan haklarını, ifade özgürlüğünü ve her türlü protesto eylemini baskılamanın da aracı olmuştur. KHK’lar eliyle parlamento, yani halkın iradesi gasp edilmiştir. Türkiye’yi tek tipe sokmak için sivil toplum kuruluşlarına, sendikalara, meslek oda ve birliklerine yönelik operasyonların ardı arkası kesilmemiştir. AKP iktidarının muhaliflerine bir sopa olarak kullandığı OHAL, bu faşizan sınırlarını bile aşmış; sağcı solcu, muhafazakâr sosyal demokrat, kimseyi ayırmadan tüm topluma karşı işlenen bir suç haline gelmiştir. OHAL ile ülkemizde hiç kimsenin can ve mal güvenliği kalmamıştır. Peki O zaman OHAL nedir? OHAL, 10 Ekim’de katledilen çocuklarını anmak isteyen anne ve babalara sıkılan biber gazıdır. OHAL, ekmeğinin peşindeki tütün üreticisine vurulan coptur. OHAL, hayatını FETÖ ile mücadeleye adamış Ahmet Şık başta olmak üzere gazetecileri zindanlara atmaktır. OHAL, işçi grevlerini ertelemek, grev çadırlarına müdahale etmektir. OHAL, işlerini geri isteyerek bedenini açlığa yatıran Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’yı öldürmeye ant içmiş hükümet inadıdır. OHAL, dünyaca ünlü akademisyenleri FETÖ yalanıyla üniversitelerden atmaktır. OHAL, tiyatro oyunlarını yasaklamaktır. OHAL, tüm muhaliflerini “terörist” ilan edebilme cüretidir. OHAL, Ankara Kızılay’da İnsan Hakları Anıtı’nı gözaltına almaktır. OHAL, madende oğlu 4 yıldır yatan anaya, artık yürüyemezsin yasak artık, demektir. OHAL, on binlerce taşeron işçiyi haksızlıkla kadro dışı bırakmaktır. OHAL, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilere “okuma hakkı” vermediğini deklare edebilmek ve öğrencileri cezaevine attırmaktır. OHAL, milli iradeyi yok sayarak, belediye başkanlarını görevden uzaklaştırmak, belediyelere kayyım atamaktır. OHAL, laik eğitim bildirisi dağıtmak isteyen öğrencinin gözaltına alınması, 16 Nisan referandumunda “hayır” propagandası yapan vatandaşın kolunun kırılmasıdır. OHAL, seçilmiş milletvekillerini esaret altında tutmaktır. OHAL, hakimlerin, savcıların bir parti genel başkanı önünde iliklediği cübbelerdir. OHAL, yasamayı, yürütmeyi, yargıyı bir tek adamın iki dudağının arasına hapsetmektir. OHAL, doların 4 TL’yi, avronun 5 TL’yi aşmasıdır, Türk Lirası’nın kaybettiği değerdir. OHAL, satılan şeker fabrikası, açlık sınırı altındaki asgari ücret, artan enflasyondur. OHAL, Twitter’daki 280 karakterden, Facebook’taki “beğen” butonundan korkmaktır. OHAL, 12 Eylül cuntasına özenenlerin, askeri darbe dönemlerine rahmet okuttuğu bir düzenin adıdır. İlan ederken 1 buçuk ay bile sürmeyecek dedikleri, milleti etkilemeyecek dedikleri OHAL, bardağı çoktan taşırmıştır. Sabır testisi kırılmış, toplumun büyük çoğunluğu OHAL rejimine artık yeter demeye başlamıştır. Bugün iktidar partisi ve yeni ortakları, Türkiye’yi uçuruma adım adım yaklaştıran OHAL’i bir kez daha uzatmanın peşindedir. Postallı darbelerle mücadele etme vaadiyle gelenler, gelinen noktada takım elbiseli darbeciler haline gelmiştir. Bizim talebimiz kesindir; Halkın iradesine karşı işlenen bir suç haline gelen OHAL rejimine DERHAL son verilmelidir. Hukukun askıya alındığı, parlamentonun yok sayıldığı, milli iradenin tanınmadığı, milletvekillerinin rehin alındığı faşizm düzeni ortadan kalkmalıdır. Sivil toplum örgütlerine, sendikalara, meslek odalarına ve birliklerine yönelik iktidar gücü ile açılan savaş son bulmalıdır. Sivil darbe ile tek koltukta birleştirilen yasama, yürütme ve yargı erkleri, yeniden, çağdaş demokrasilerde olduğu gibi kendi koltuklarına geçmelidir. Sadece bu meydandan değil, Türkiye’nin 81 ilindeki meydanlardan Ankara’daki Saraylıları uyarıyoruz. Bizler OHAL DEĞİL DEMOKRASİ İSTİYORUZ! İsmet GÜNEŞHAN CHP Çanakkale İl Başkanı
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.