KORKU VE TİRANSIZ TİRANLAR
Korku, her canlıya has bir duygudur.
Korku, asla kaybedilmemesi gerek bir şeyi kaybetme endişesinin de adıdır.
Korku, insanlar için ölmek, elde sahip olanı yitirmek, canının yanması tehlikesini hissetmek demektir.
Ama en doğru tanını ile Türk dil Kurumu sözlüğünde korku şöyle tarif edilir.
“Bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında duyulan kaygı, üzüntü”
“Kötülük gelme ihtimali”
“Gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, solunum ve kalp atışı hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu.”
Profesyonel hayata ölümle yüzleşenler ölümden korkmazlar.
Ölümle yüzleşmenin mükafatı da en az ölümün sonsuzluğu kadar büyük olmalıdır.
İşte bu nedenledir ki devletler birilerine üstün cesaret ve feragat madalyası verir.
Gazilik Madalyası verir.
Devlet; devleti ve milleti için, vatanı için canını ailesini ve ömrünü, gençliğini feda edenleri mutlaka bir şekilde sahip çıkıp takdir etmelidir. Mutlaka geride bıraktıklarına sahip çıkmalıdır.
Çünkü devlet kendi fedailerine sahip çıkmazsa, devletine sahip çıkanların hor görülmesine, itilip kapılmasına razı gelirse, o devletin sonu yakındır demektir.
Hatta, kendine düşman olanları sahiplenen ve ödüllendirmeye kalkan bir devlet; bir müddet sonra kanunsuzların hükmettiği bir devlete dönüşür. Halkını ölüme terk ederken, kendisini ele geçiren her türlü kanunsuz yapının silahşorluğuna soyunarak kendi sonunu hazırlar.
Aslında sosyolojik olarak böylesi bitik bir devletin tarifini yapmaya kalksak; her halde en kısa tanımı tiran ve tirancıkların idare ettiği “tirani devlet “demek her halde en mantıklı tarif olacaktır.
Günümüz koşullarında demokratik ve laik devletlerin tiranlarla ve tirancıklarla mücadele edecek bir mekanizması vardır.
Bu mekanizmanın adı da Tiransız Tiranlar sitemidir.
Demokratik ve laik bir devletlerde, devletin yüksek menfaatlerini ve devletin güvenliğini koruyup kollayacak devlet memurlarına, devlet adamlarına, yani tiransız tiranlara ihtiyacı vardır.
Devletine sahip çıkmayan, devletine sadık olmayan insanların yönettiği her devlette her devlet memuru ve adamı kendisinin ve yakın çevresinin maddi ve manevi çıkarlarını düşünen tiranlaşmış yetkililer var demektir ki bu yetkililer bir sepet elmadaki çürük elma gibidirler. Kısa sürede tüm sepeti yani tüm devleti çürütürler.
Dolayısı ile her devlet memurunun asli görevi, devletin yüksek menfaatlerini yani halkın ve vatanın menfaatlerini koruyup kollamaktır.
Tiranlar ve tiransız tiranlar konusunda https://askerisosyoloji.org/tiranlar-tiransz-tiranlar.html linkini ziyaret etmenizi öneririm.