İstinye Üniversitesi'nde İstanbul Mimarlık Zirvesi ve Deprem Gerçeği

 

İstinye Üniversitesi ev sahipliğinde 3-4 Mayıs tarihlerinde gerçekleşen İstanbul Mimarlık Zirvesi 2025, Archify Mimarlık Platformu organizasyonuyla mimarlık ve şehir bölge planlama dünyasının akademisyenlerini, sektör profesyonellerini ve öğrencilerini bir araya getirdi. Zirvede mimarlığın yalnızca estetik ve işlev değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk taşıdığı vurgulandı.

Prof. Dr. Uğur Tanyeli: “Mimarlar güvenli toplumun paydaşıdır”

Mimarlık tarihi ve eleştirel mimarlık kuramı alanlarında Türkiye'nin önde gelen akademisyenlerinden biri olan Prof. Dr. Uğur Tanyeli, konuşmasında 16. yüzyıldan günümüze birey, toplum ve mimari arasındaki eşzamanlı dönüşümü katılımcılarla paylaştı. Tanyeli, günümüz mimarlarının yalnızca yapılar değil, aynı zamanda toplumun güvenliği ve sağlığı için de sorumluluk taşıdığını belirtti:

“Deprem gibi krizler yalnızca jeolojik değil, aynı zamanda toplumsal kırılmalardır. Mimarlar, bu sorumluluğun farkında olarak güvenli kentler ve yapılar üretmeli; toplumsal dönüşümün bilinçli aktörleri olmalıdır.”

Yoshinori Moriwaki: “Adalar ve Çınarcık fayı hâlâ tehlikeli”

Zirvede konuşan yüksek mimar ve inşaat mühendisi, Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki, Türkiye’nin deprem gerçeğine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. 23 Nisan’da Silivri açıklarında yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremin bir miktar enerji boşalttığını ancak Adalar ve Çınarcık fayı için henüz kırılmanın gerçekleşmediğini ifade etti:

“Bu bölgede hâlâ enerji birikimi mevcut. Ne zaman olacağı öngörülemez ama hazırlıklı olunmalı.”

Yapı stokunun yarısı izinsiz: Kentsel dönüşüm şart

Moriwaki, Türkiye’de yaklaşık 21 milyon yapı stoğunun %50’sinden fazlasının izinsiz olduğuna dikkat çekerek, kentsel dönüşümün kaçınılmaz hale geldiğini söyledi:

“Zemini yumuşak bölgeler öncelikli olarak dönüştürülmeli. Şehir planlaması, sadece yapı yenilemesi değil, risk yönetimidir.”

Depremin sadece binaları değil, şehirleri de etkilediğini ifade eden uzman, merhum Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara'nın "Depremler insanı öldürmez, binalar öldürür" sözünü hatırlatarak, bilinçli yapılaşma çağrısında bulundu.

Deprem eğitimi çocuk yaşta başlamalı

Japonya’da ilkokul çağından itibaren verilen deprem eğitiminin önemine dikkat çeken Moriwaki, Türkiye’de de benzer bir eğitim sisteminin uygulanabileceğini söyledi. Çocuklar için çizgi romanlar, animasyonlar ve interaktif eğitim araçlarıyla erken yaşta farkındalık oluşturulabileceğini ifade etti.