Safran Ekimiyle Göç Önlenecek

Çanakkale'nin Bayramiç İlçesi'nde, Kazdağları'nın eteklerindeki dağ köyü Toluklar'da göçü önlemek için, ağırlığına göre dünyanın en pahalı baharatı olarak bilinen safran ekimi yapıldı. Kazdağlarının geniş bir bitki florasına sahip olması ve safran yetiştirimine uygun olacağı düşüncesi ile Bayramiç İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Ziraat mühendisi Dilek Uydaş, bir proje geliştirdi. Proje kapsamında, Kazdağları'nın eteklerindeki 20 hane 70 nüfuslu dağ köyü olan Toluklar'da safran, ekimi yapıldı. Bayramiç İlçesine 30 kilometre uzaklıkta Kazdağları'nın eteklerinde bulunan Toluklar Köyü'nde 10 dönümlük alanda gerçekleştirilen safran ekimi sayesinde, çiftçi ailelerinin önemli bir gelir kaynağı elde edeceği belirtildi. Bayramiç İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Cahit Uydaş, köylüleri safran ekimi konusunda bilgilendirdi. Çanakkale İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Erhan Karadağ ise, safran üretiminin başarılı olması halinde Toluklar Köyü halkının iyi bir gelire sahip olacağını belirtti. Karadağ, projenin asıl amacının, toprak varlığı az kırsal arazilerdeki bulunan köylerden göçün durdurulması olduğunu ifade ederken, farklı alternatif bitkilerinde yetiştirilmeye başlanacağını kaydetti. Üç bahçede deneme üretimine başlanan proje nedeniyle mutlu olduklarını ifade eden köylüler, topraklarında su olmaması nedeni ile tarım yapmakta zorlandıklarını belirti. Köylülerden Zekai Eren, safranın köylerinde yetiştirilmeye başlanmasından memnun olduğunu belirtip,     kendileri için yeni bir gelir kapısı açıldığını söyledi.   1 gramı 5 Euro'dan (yaklaşık14.250 lira) iç ve dış piyasada alıcı bulan safran, ilaç, boya, gıda ve kozmetik sanayisinde kullanılıyor.   SAFRAN Safran (Crocus sativus), süsengiller (Iridaceae) familyasından, sonbaharda çiçek açan, 20-30 cm boyunda, çiğdem (Crocus) cinsinden soğanlı bir kültür bitkisi ve bu bitkiden elde edilen baharat. Bitkinin yaprakları şeritimsi, mor çiçekleri üç tepeciklidir. Çiçeği ve tepecikleri bitkiye bağlayan yaprak sapı da dahil olmak üzere erkek organları kurutularak özellikle gıda boyası ve tat verici olarak kullanılan safran bitkisi daha çok İspanya, Fransa, İtalya ve İran'da yetiştirilir. Türkiye'de ise safran Safranbolu'da üretilmektedir. Anavatanı Güneybatı Asya'dır. Yetiştiriciliğine ilk olarak Yunanistan civarında başlanmıştır. Yarım kilogram safran 80 bin çiçekten çıkarılabilir. Kendi ağırlığının 100 bin katı suyu sarı renge boyar. Safran baharatının keskin bir tadı ve iyodoform ya da saman benzeri bir kokusu vardır. Bunların sebebi bileşiminde bulunan pikrokrosin ve safranal kimyasallarıdır. Aynı zamanda içine konduğu yemeklere altın gibi sarı bir renk katan, krosin adı verilen karotenoit bir boya maddesi de içerir. Bu özellikler safranı dünya çapında çok aranan bir baharat yapar. Ayrıca tıpta da kullanılır.       OSMANLI'NIN ŞİFA KAYNAĞI   17'nci yüzyılda Osmanlı hekimlerinden Salih bin Nasrullah, bir eserinde safranın, tıkanmaları açtığı, karındaki gazları dağıttığı, kabızlığı giderdiği, kalbe kuvvet verdiği ve iştah açtığından söz ediyor. Yani, Osmanlılar'da ve eski Türk mutfağında çok önem verilen safranın değerinin daha o zamanlarda keşfedildiği ve pek çok hastalıkta yüzyıllarca evvel kullanıldığı biliniyor.       ZAHMETLİ BİR BİTKİ   Kokulu safran elde etmek için çiçekler güneş doğana kadar toplanmalı, stilusları kesilip gölgede çabuk kurutulmalıdır. Bitkinin kullanılan kısmı elle kopartılarak toplanır. Ayrılan stigmalar, ince bir tabaka halinde, bir elek üzerine konur ve hafif kömür ateşi üzerinde kurutulur. Safran çok eski çağlardan beri tarımı yapılan bir bitkidir. Teofraste ondan, "Drogların kraliçesi" diye söz etmiştir. Dioskurides'in de tedavi edici olarak kullandığı safran bugün de değerini hiç kaybetmemiştir. Kullanılan kısımları bitkinin çiçeklerinin tekniğine uygun olarak kurutulmuş olmalıdır ve toz halinde kullanılır. 4 bin 320 çiçekten 25 gram safran elde edilmektedir. Amerika da safran satışı açıkta degil market yöneticisinin kasasında muhafaza edilerek peşin ödeme karşılığında yapılmaktadır. Dikimi, bakımı ve toplanması zahmetli olduğu ve üretimde hasatı az olduğu için fiyatı da pahalı olmaktadır.