Ayvacıkʹtaki pazartesi sabahı Richter ölçeğine göre 5.3ʹlük ilk depremde yıkılan evlerinin enkazından babasını kurtaran 17 yaşındaki Nurcan Köseoğlu, o anları anlatırken gözyaşlarını tutamadı. Nurcan Köseoğlu, babasını kurtarmasını şöyle anlattı:
ˮDeprem anında üstüme taşlar dökülmeye başlayınca uyandım. Sarsıntı şiddetliydi, yıkılmalar başladı. Sarsıntının ardından baktığımda babam enkazın altındaydı. Babam yatak odasından çıkmak isterken enkaz altında kalmıştı. Ensesinde büyükçe bir dirsek taşı vardı. O taşı üzerinden aldım. Sonra kendisini yerden kaldırdım. Sıcağı sıcağına acısını hissetmiyordu. Onu bulunduğu yerden çıkardım. Ardından dış kapıya gittim ancak sıkıştığı için açılmıyordu. Yerdeki keseri alıp, kapıyı zorlayarak açtım. Bu arada kapının arkasına devrilen buzdolabını da kaldırdık. Sonrasında ise kapıyı açarak, kendimizi dışarı attık. Çıktığımızda yollarda ambulanslar falan vardı. Babamı ambulansa bindirdik. Önce Ayvacıkʹa hastaneye götürdüler. Ardından Ezineʹye sevk ettiler. Tedavisinin ardından taburcu olup, köye döndü.ˮ
İlk sarsıntıda harabeye dönen evlerinin ikinci sarsıntıda daha da yıkıldığını anlatan Nurcan Köseoğlu, ˮMağduriyetimiz büyük ama şimdilik yine de iyiyiz. En azından canımızı kurtardık. Artık o eve girmemiz mümkün değil. Şimdilik çadırda kalmaya devam ediyoruz. Konteynerlere taşınacağımız söylendi. Orada bir şekilde yaşamımızı sürdürmeye devam edeceğizˮ diye konuştu.
DHA