Özgür Özel'in Yeni Parti Programı

Geçen CHP'nin yeni parti programını okudum. Ana düşüncemi 21 Kasım'da  X üzerinden paylaştım. Ama yazı olarak ancak bugün kaleme alma fırsatı yakaladım.

CHP programlarının ana hedefi, Atatürk'ün yaşadığı, Kemalizm’in pratiğinin test edildiği yıllarında Türk Milletine ve Türk Milletinin varlığına açıktan açığa ve cesurca hizmetti.

O yılların CHP programlarında Türk Ulus Devleti’nin yüceltilmesine vurgu yapılırken, ne yazık ki  bugün başlayacak CHP kurultayında Özgür Özel'in parti programında Türk Milletinin adı asla zikredilmemektedir.

Türk Milleti demekten ve Türk adını zikretmekten ısrarla kaçınan Özgür Özel ve yönetici kadroları, ne tarafa çekersen o tarafa gidecek adı sanı belli olmayan "ulus" adını telaffuz etmektedir. Bu hali ile Yeni CHP’nin AKP’den hiçbir farkı yoktur. İkisi de isimsiz bir tanımla millet ve ulus kavramlarını aynı anlamada, Türksüz Türkiye halkları için kullanmaktadır.

Özgür Özel’in yeni parti programında zikredilen ulus tanımlamasında ; kim olduğu belli olmayan adeta sarı çizmeli Mehmet ağa gibi kişiliksiz, soyu sopu ve ne idüğü belli olamayan bir milletten bahsetmektedir.

Ama aynı Özgür Özel ve yönetici kadroları, yeni programlarında Kürt, Alevi Roman kimliklerine gönderme yapmaktan  geri durmamaktadır. Neden?

Aslında neden de bellidir. Siyasal derinliği ve Kemalist ideolojik yetersizliği Özgür Özel’in en önemli siyasal kimliğidir. Bu renksiz ulus bilinci Özgür Özel’i  CHP genel başkanı seçilmesine de  sebep olmuştur. Çünkü şimdilerde CHP’yi kontrol altında tutanlar Türklüğe ve Türk Milletine karşı olan ama aynı zamanda Dem siyasasına ve Apo eksenli Türkiye anlayışına da sempati duyan, empatide bulunan şahsiyetler olmalılar. Bu özellikleri CHP yönetici kadrolarını tıpkı bir trenin rayları gibi AKP ile paralel siyasal hedeflere yönlendirmektedir. Türksüz veya Atatürksüz bir Türkiye’yi inşa etmek en büyük iç güdüsel siyasal anlayışlarıdır.

Dolayısı ile de Özgür Özel, bilinçli olarak CHP’yi Türk Milletinin partisi olmaktan ve Türk Milletine hizmetten uzaklaştırmaktadır.  Ama aynı zamanda şark kurnazlığı yaparak, Atatürk'ün arkasına saklayarak, Türklüğü ve Türk ulusunu görünmez kılarken Etnik Kürt kimliğine vurgu yaparken Aleviliği ve Romanlığı da araya çeşni olarak katarak uyanıklık peşindedir.

Oysaki Atatürk’ün yaşadığı dönemde CHP yönetici kadroları Atatürkçülüğün/ Kemalizm’in manifestosu sayılacak 1935 ve 1939 CHP parti programlarında  ismen ve cismen "Türk milletine hizmeti" esas almaktaydı.

Durum gösteriyor ki şimdiki CHP yöneticileri ne yazık ki bu yüksek amaçtan tamamen sapmış gözükmektedir. CHP'ni yeni parti programı anti ulusalcı bir programdır. Yani anti Türk milletçi bir programdır. “NeMutlu Türküm Diyene “ diyemeyen CHP’lilerin kaleme aldığı bir programdır.

Bu programla CHP, etnik Kürtçülüğün tesiri altında siyaset yapanların, Türk Ulus bilincine sahip olanların idare ettiği bir parti hüviyetine kavuşmuş olacaktır.

Sonuç olarak bu program, neoliberal sol zihniyetlilerin kaleme aldığı, anti Türk Milletçisi bir parti programıdır. İkinci açılıma hizmet edecek bir anlayışın programıdır.

Bu program, ikinci açılımın sol ayağıdır. Sol elidir. Önce Türklüğü, sonra da Atatürkçülüğü anayasadan refüze etmeyi hedefleyen siyasal anlayışın arın sol versiyonudur.

Programında satır aralarında CHP-DEM yani CHP’deki Kürtçülerin DEM’li Kürtçülerle kent uzlaşısını daha da güçlendirecek saklı hedefler bulunmaktadır.

Bu hali ile CHP’nin yeni parti programı, etnik Kürtçülük taleplerinin savunucusu Özgür Özel’in Türk ulus bilincini iğdiş etmeye yönelik şaşı Atatürkçü bakışının eseridir.

Bu program sol değerlerle süslenmiş saklı Kürtçü isteklere hizmeti büyük amaç edinmiş bir programdır.

Oysa ki CHP demek Atatürk demektir. Atatürk demekte Türk ve Türk milleti demektir.

Yukarıdaki gerekçeler ışığında bu programda Türklük ve Türk ulusunun olması beklenemez.  

Yeni CHP resmen   AKP, DEM ve hatta Bahçeli ile kol kola “Türkiyeli” ve “Türkiye Milleti” anlayış kervanına katılmıştır.

YENİ CHP bu programla Türkiyeli ve Türkiye Milleti fikrine hizmeti amaçlamaktadır.

Bu program, MHP/Apo/DEM/AKP’nin de arzuladığı yeni Türkiye inşaya hizmet edecek, anayasanın ilk dört maddesinin içini boşaltacak anlayışın programıdır.

CHP’de “ben Türküm” , “Atatürkçüyüm” diyen aklı başında herkes, daha cesur olmalı ve Atatürk’e ve doğal olarak da mensubu oldukları Türk ulusuna sahip çıkma reflekslerini sergilemelidirler.

Eğer başaramayacak kadar ürkeklerse,  durumları tıpkı kasabın bıçağını yalayan kurbanlıktan farkları yoktur.

İş işten geçtikten sonra “aldatıldık, kandırıldık deyip de ortalıkta Atatürkçüyüz Türk ulusundan yanaydık diye ortalıkta gezinmesinler.

Anadolu’da Kemalizm’in ve Türklüğün yok edilmesi BOP’un da ana hedefidir. Kemalizm’i yok etmenin ilk koşul şartı ise Türklüğü Anadolu’dan silmek veya itibarsız kılmaktır.

Türklüğe Türk ulusuna Atatürkçe sahip çıkmak bir vatan borcudur.

Herkes borcuna sadık olmak zorundadır.