Deprem, DASK ve konut sigortalarını hatırlattı... Talepler 4 kat arttı!

6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli deprem felaketlerinin ardından geçen bir aylık sürede deprem ve konut sigortalarında yaşanan talep artışı göze çarptı.

İSTANBUL (İGFA) - Kahramanmaraş merkezli olarak yaşanan ve toplamda 11 ilde yıkıcı etkileri görülen deprem felaketlerinin üzerinden 1 ay geçti.

Yaşanan felaketin etkisiyle sigortalanma bilincinin arttığını belirten Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, geçen yıla oranla özellikle Doğu, Akdeniz Bölgesi ve İstanbul’da DASK ve konut sigortalarında 4 kata varan talep artışıyla karşı karşıya kaldıklarını ifade ederek, "Deprem bölgesinde yaşayan bir toplum olarak, bu bilinç düzeyinin yalnızca felaketler sonrasında değil, her zaman devam etmesi gerekiyor" dedi.

Poliçelerde yaşanan bu artışı değerlendiren Gülen, "Beklenen İstanbul depremi göz önüne alındığında ise bu bölgede geçtiğimiz yıla oranla 4 kat artış yaşandığını söyleyebilirim. Yine yaşanan Kahramanmaraş depreminin etkisiyle Akdeniz bölgesinde de DASK ve konut sigortalarında da 4 kata varan talep artışı gerçekleşti. Toplam üretimin ise yüzde 63 gibi ciddi bir oranı yeni poliçelerden gelmekte. Bu da toplum olarak depreme karşı kendini güvence altına alma farkındalığının bir önceki yıllara oranla 3-4 kat arttığını gösteriyor" diye konuştu. 

 

KONUT SİGORTASI DASK’A EK GÜVENCE OLDU

DASK sigortasının gerekli olduğunu ancak bu güvencenin belli bir tutarda olduğunun altını çizen Gülen, DASK poliçesine ek olarak, konut sigortalarında yaşanan artış sigorta bilincinin arttığını gösteren en önemli etkenlerden biri olduğunu ifade etti.

Afetlere yönelik tam güvence sağlanabilmesi için konut sigortası edinilmesinin önemine vurgu yapan Uğur Gülen, "Bu poliçe, DASK’a ek bir teminat olmasının yanı sıra kiracıların da eşyalarını korumak için tercih ettiği bir ürün. Yaşanan afet sonrası elbette toplumsal bir endişe duyuyoruz. Bunun bir sonucu olarak da konut ve DASK sigortalarına oldukça yoğun bir talep olduğunu söylemek mümkün. Deprem bölgesinde yaşayan bir toplum olarak, edinilen bu bilinç düzeyinin yalnızca felaketler sonrasında değil, her zaman devam etmesi gerekiyor" diye konuştu.