Çanakkale Haber

EKG Derneği Başkanı Akgünʹden Miraç Kandili ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı mesajı

YEREL (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 23.04.2017 - 06:39, Güncelleme: 23.04.2017 - 06:39 2812+ kez okundu.
 

EKG Derneği Başkanı Akgünʹden Miraç Kandili ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı mesajı

Üzerinde yaşadığımız cennet vatanımız, atalarımızın bize en büyük emanetidir. Ecdat, Anadolu coğrafyasını vatan kılmak, vatan kıldığı coğrafyayı korumak yönünde,  sadece cephede değil, cephe gerisinde de, dost görünen az bir dünyalık için ihanet sarmalına piyon olan dâhili ve harici bedhahların sinsi emel ve tezgâhlarına karşıda ölüme tebessümle giderken, canıyla, malıyla mücadele etmiş, yedi düvele karşı hürriyet ve istiklalini çiğnetmemiştir. 23 Nisan 1920 tarihi sadece TBMM açılışı değil, bu gün, Aziz Türk Milletinin; İstiklal Harbimizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi, Türkiye Büyük Millet Meclisiʹnin ilk Başkanı Gazi Mustafa Kemal önderliğinde tüm şehit ve gazilerimizin canları pahasına, verdikleri varoluş mücadelesinde yeniden dirilişi, silkinişi, şahlanışıdır. Bu şahlanışla “Hâkimiyet bilâ kaydü şart milletindir.” (Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir) diyerek verdikleri büyük istiklal mücadelesiyle, namusu saydığı vatanını, düşman işgalinden kurtarmış, İla-İ Kelimetullah davasında asırlardan beri hâkim olduğu Anadolu topraklarında, milli egemenliğini korumuş, Türkiye Cumhuriyeti adıyla yeni bir devlet kurmuş ve 29 Ekim 1923 tarihinde de bunu, bütün dünyaya ilân etmiştir. 23 Nisan 1920 de açılan meclis, verilen milli mücadelenin en sıcak anında dahi istişareye verilen öneme işaret eder…   O istişare ki; İslam dini, istişareye büyük önem verir. Yüce Allah, bu konuda Hz. Peygamber (s.a.v.)’e ve bize, şöyle emreder: “İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kerede karar verip azmettin mi, artık Allah’a tevekkül et, (Ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah tevekkül edenleri sever” (Âl-i İmran, 3/159) diyen Allah (c.c) kelamının hayata tatbikidir. Nitekim Hz. Peygamber’in, ashabın ve dört büyük halifenin uygulamaları, hep istişare ile olmuştur. İslam dininde, Allah’ın kesin emir ve yasakları konusunda fikir yürütme veya tartışma söz konusu olamaz. Ancak dünya işlerinin düzene konması, vatan ve millet için yararlı olanların belirlenmesi maksadıyla istişarede bulunulması ve sonucunda da, çoğunluk görüşünün esas alınması, İslam’a en uygun yönetim davranışıdır. Hürriyet ve istiklal hassasiyeti, bu yönde verilen mücadelenin mana derinliğinin en son yaşandığı 15 Temmuz  ve günümüze dek uzanan süreç, ecdadın dün ödediği bedelinin boşa gitmediğine,  istikbalinde de emin ellerde oluşuna delildir. İstikbalden emin olmamızı sağlayan neslin inşası hassasiyetimiz dahilinde;  Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimizin, gecenin bir anında Mekkeʹdeki Mescid-i Haramʹdan Kudüsʹteki Mescid-i Aksaʹya, oradan da göklere seyahat ettirildiği mübarek geceyi idrak edeceğiz. Bu mübarek geçeği, “Miraç Kandili” idrak edeceğimiz bir süreçte; Kandilleri birer fırsat bilmeli, bu müstesna zaman dilimlerinde Allahʹa daha da yakın olmaya çalışılmalıdır. Bilelim ki, Allahʹa yakınlık, Oʹnun emirlerini yerine getirmek, yasak ettiği şeylerden kaçınmakla mümkündür. Bu duygu ve düşünceler dahlinde, idrak ettiğimiz, gönül aydınlığımız olan Miraç Kandilimiz mübarek olsun derken, bir milletin istikbali ile ilgili istişarenin merkezi olan ve Allah’ın ““İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kerede karar verip azmettin mi, artık Allah’a tevekkül et,…” işaretinin hayata geçtiği yerin TBMM’in açılışının bayramı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramımızı en içten dileklerimle kutluyorum.   Metin AKGÜN Maarif Müfettişi Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Başkanı
Üzerinde yaşadığımız cennet vatanımız, atalarımızın bize en büyük emanetidir. Ecdat, Anadolu coğrafyasını vatan kılmak, vatan kıldığı coğrafyayı korumak yönünde,  sadece cephede değil, cephe gerisinde de, dost görünen az bir dünyalık için ihanet sarmalına piyon olan dâhili ve harici bedhahların sinsi emel ve tezgâhlarına karşıda ölüme tebessümle giderken, canıyla, malıyla mücadele etmiş, yedi düvele karşı hürriyet ve istiklalini çiğnetmemiştir. 23 Nisan 1920 tarihi sadece TBMM açılışı değil, bu gün, Aziz Türk Milletinin; İstiklal Harbimizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi, Türkiye Büyük Millet Meclisiʹnin ilk Başkanı Gazi Mustafa Kemal önderliğinde tüm şehit ve gazilerimizin canları pahasına, verdikleri varoluş mücadelesinde yeniden dirilişi, silkinişi, şahlanışıdır. Bu şahlanışla “Hâkimiyet bilâ kaydü şart milletindir.” (Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir) diyerek verdikleri büyük istiklal mücadelesiyle, namusu saydığı vatanını, düşman işgalinden kurtarmış, İla-İ Kelimetullah davasında asırlardan beri hâkim olduğu Anadolu topraklarında, milli egemenliğini korumuş, Türkiye Cumhuriyeti adıyla yeni bir devlet kurmuş ve 29 Ekim 1923 tarihinde de bunu, bütün dünyaya ilân etmiştir. 23 Nisan 1920 de açılan meclis, verilen milli mücadelenin en sıcak anında dahi istişareye verilen öneme işaret eder…   O istişare ki; İslam dini, istişareye büyük önem verir. Yüce Allah, bu konuda Hz. Peygamber (s.a.v.)’e ve bize, şöyle emreder: “İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kerede karar verip azmettin mi, artık Allah’a tevekkül et, (Ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah tevekkül edenleri sever” (Âl-i İmran, 3/159) diyen Allah (c.c) kelamının hayata tatbikidir. Nitekim Hz. Peygamber’in, ashabın ve dört büyük halifenin uygulamaları, hep istişare ile olmuştur. İslam dininde, Allah’ın kesin emir ve yasakları konusunda fikir yürütme veya tartışma söz konusu olamaz. Ancak dünya işlerinin düzene konması, vatan ve millet için yararlı olanların belirlenmesi maksadıyla istişarede bulunulması ve sonucunda da, çoğunluk görüşünün esas alınması, İslam’a en uygun yönetim davranışıdır. Hürriyet ve istiklal hassasiyeti, bu yönde verilen mücadelenin mana derinliğinin en son yaşandığı 15 Temmuz  ve günümüze dek uzanan süreç, ecdadın dün ödediği bedelinin boşa gitmediğine,  istikbalinde de emin ellerde oluşuna delildir. İstikbalden emin olmamızı sağlayan neslin inşası hassasiyetimiz dahilinde;  Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimizin, gecenin bir anında Mekkeʹdeki Mescid-i Haramʹdan Kudüsʹteki Mescid-i Aksaʹya, oradan da göklere seyahat ettirildiği mübarek geceyi idrak edeceğiz. Bu mübarek geçeği, “Miraç Kandili” idrak edeceğimiz bir süreçte; Kandilleri birer fırsat bilmeli, bu müstesna zaman dilimlerinde Allahʹa daha da yakın olmaya çalışılmalıdır. Bilelim ki, Allahʹa yakınlık, Oʹnun emirlerini yerine getirmek, yasak ettiği şeylerden kaçınmakla mümkündür. Bu duygu ve düşünceler dahlinde, idrak ettiğimiz, gönül aydınlığımız olan Miraç Kandilimiz mübarek olsun derken, bir milletin istikbali ile ilgili istişarenin merkezi olan ve Allah’ın ““İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kerede karar verip azmettin mi, artık Allah’a tevekkül et,…” işaretinin hayata geçtiği yerin TBMM’in açılışının bayramı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramımızı en içten dileklerimle kutluyorum.   Metin AKGÜN Maarif Müfettişi Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Başkanı
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve canakkaleninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.